Anthony traduction Espagnol
3,872 traduction parallèle
Anthony bunu fark etti, seni klinikte bırakıp geri döndü ve profesörü öldürdü.
Anthony se dio cuenta, lo dejó en la clínica, manejó de regreso y mató al profesor.
Senin kekin, Anthony Farmer'ın çöküşünde çok büyük rol oynadı.
Su torta jugó un papel muy importante en la caída de Anthony Farmer.
Hepsi değilmiş, baksana. "Sonsuza Kadar Öp Beni Yazan : Anthony Bishop"
No todas ellas... mira.
Anthony Bishop'ı çok severdim.
Me encantaba Anthony Bishop.
Bu Anthony Bishop romanı.
Esto es una novela de Anthony Bishop.
Anthony Bishop, yazar annesinin adı Kristieanne'dı.
Anthony Bishop, el autor... el nombre de su madre era Kristieanne.
Pete, bu Anthony Bishop, yazar.
Pete, este es Anthony Bishop, el autor.
James Anthony mi?
¿ James Anthony?
James Anthony'i nerede bulurum?
¿ Dónde encuentro a James Anthony?
Bu James Anthony'i nerede bulabiliriz?
Sí, ¿ dónde encontramos a James Anthony?
Tony adında bir arkadaşı var mıydı biliyor musunuz ya da Anthony?
¿ Sabes si tenía algún amigo llamado Tony? ¿ O Anthony?
Merhaba Anthony. Ben David Whitehead.
Hola, Anthony, soy... soy David Whitehead.
Anthony James,
Anthony James...
Oğlumu senin götürmeni istiyorum, Anthony.
Quiero que te hagas cargo de mi hijo.
Anthony benimle kalabilir.
Anthony puede quedarse.
Asıl daha büyük bir mevzu var. Kraliçe Prens Edward'ın koruyucusu olarak Antony Rivers'i görevlendirdi.
Una mayor preocupación es que la Reina nombre a Anthony Rivers protector del príncipe.
Anthony, baş konuğumuzu koruyalım.
Anthony, escoltemos a nuestra huésped a arriba.
Sanırım köstebek kimseyle irtibata geçmediğimizi garantiye almak istedi.
El espía no quiere que nos contactemos con nadie. Tienes razón, Anthony.
Anthony köstebek olduğumu düşünüyor.
Anthony piensa que soy el espía.
Aziz Anthony'ye şükranlarını sunduğuna emin ol.
Acuérdese de darle las gracias a San Antonio.
Bea Carter oğlu Anthony'nin seninle karşılaştığını söylüyor
Bea Carter dice que su hijo Anthony se encontró casualmente contigo.
Anthony, beni dinle.
Anthony, escúchame.
Anthony Tetiği senin çekmediğine oldukça eminim.. Ve adamı senin vurmadığına.
Anthony, estoy casi seguro de que no apretaste el gatillo y disparaste a ese poli.
Anthony Lambardo'nun konuştuğu bütün ailesini, üyelerini, arkadaşlarını eski ilişkilerini istiyorum.
Quiero que habléis con todos los familiares, amigos, todos los antiguos socios, co-acusados de Anthony Lombardo.
Arabayı bulduk. Anthony
Tenemos el coche, Anthony.
Ne olacak Anthony?
¿ Qué va a ser, Anthony?
Bana çok fazla kredi veriyorsun Anthony
Nos das mucho crédito, Anthony.
6 ay önce Anthony'yi kovmuşlar. İşe gelmeyi bırakınca.
Despidieron a Anthony hace seis meses cuando dejó de ir a trabajar.
Anthony, buradayken herkes kendi başınadır.
Anthony, cuando estás aquí, cada uno está por su cuenta.
Ama daha fazla yaln yok. Anthony
Pero no más mentiras, Antonhy.
Seninle oynadılar Anthony.
Te la han jugado, Anthony.
Anthony'nin ifadesi artı Blaylock'ın destekleyici ifadesi bize bu iki adam hakkında kaya gibi sağlam cinayet dosyası verir.
La declaración de Anthony más la corroboración de Blaylock nos da un caso sólido de asesinato contra los dos.
Bunu aklından çıkarsan iyi olur çünkü iki saat sonra Bayan Anthony Lombardo olacaksın.
Será mejor que saques eso de tu sistema, porque en dos horas, vas a ser... la señora de Anthony Lombardo.
Anthony.
Anthony.
Hal. Aah! Anthony, git!
Hal.
- Merhaba, Peder Anthony Gonzalez.
- Hola, padre Anthony Gonzalez.
Anthony de Donanma Amirali ve Lionel de her zaman istediği gibi piskopos olacak.
Y Anthony tiene el almirantazgo de la flota... y Lionel será obispo como siempre ha querido.
- Anthony!
- ¡ Anthony!
Hayır, Anthony.
¡ No, Anthony!
Doğru olmadığını söyle, Anthony!
¡ Dime que no es verdad, Anthony!
Anthony ve Richard kuzeye, Warwick'e karşı istilaya gittiler.
Anthony y Richard han cabalgado al norte para probar el apoyo de Warwick.
- Hayır, sağ ol, Anthony.
- No, gracias, Anthony.
Anthony, İtalya'ya yapacağı geziden bahsediyordu...
Anthony ha estado hablando sobre su viaje a Italia...
Anthony onları durdurmak için gitti ama zamanında yetişemeyebilir.
Anthony ha cabalgado para intentar detenerlos pero puede que no lo logre.
Anthony Rivers deli gibi sürüp Southampton'daki donanmamızı yakalamış.
Anthony Rivers cabalgó como un loco y capturó a nuestra flota en Southampton.
Endişeli bir vatandaş olarak Anthony'den okula kadar sana eşlik etmesini isteyeceğim.
Pero como ciudadana preocupada, voy a pedirle a Anthony que te acompañe a la escuela. La escuela terminó hace media hora.
- Önden sen git, Anthony.
Empieza el baile, Anthony.
Bu konuda haklısın Anthony. - Bana ihtiyacınız olursa revirde olacağım.
Estaré en la enfermería, si me necesitan.
Anthony.
Anthony. Ben.
Sağ ol, Anthony.
Gracias, Anthony.
- Tamam Anthony, patlayıcıları yerleştir.
Muy bien, Anthony, pon las cargas.