Azizim traduction Espagnol
190 traduction parallèle
" Evet, evet azizim,
- Sí, si, ya.
Nasılsınız azizim?
¿ Cómo está amigo?
Azizim Guidon nasıl? Her zamanki gibi sevimli mi?
¿ Cómo está el queridísimo Guidon?
Ah, azizim, düğünüm berbat oldu.
Oh, cariño, mi boda se ha estropeado.
Oturun Bay Muckle, lütfen, azizim.
¡ Siéntese, Sr. Muckle! ¡ Por favor, querido!
Doğrusu azizim, siz de genç bir kız ruhu var.
Teneis el instinto de una dependienta.
Yanılıyorsunuz azizim Gurkakoff.
Está equivocado, Gurkakoff.
- Azizim.
- Querida.
- Tamam, azizim.
- Anda, muchacho.
Ah azizim, şimdi duvarımda kurşun delikleri var.
¡ Oh Cielo Santo! ¡ Ahora tenemos un agujero de bala en la pared!
- Dimitrios mu? Evet, azizim Bay Leyden, Dimitrios.
Sí, querido Sr. Leyden, Dimitrios.
Buna param çıkışmaz. Azizim Bulic, az önce 20,000 dinar kazandığınızı unutuyorsun. Bu daha işin başlangıcı!
Mi querido Bulic, olvida que acaba de ganar 20.000 dinares,... y esto es sólo el principio.
Azizim Bulic, bir veya iki yüz Dinar kaybetsen ne olur?
Oh, mi querido Bulic, suponga que pierde unos pocos cientos de dinares.
Ne feci! Azizim Leyden, Bulic vatanına ihanet etmişti.
Mi querido Leyden, Bulic era un traidor.
Büyük gelişme. Azizim Leyden, sizi gördüğüme ne kadar sevindim, anlatamam.
Mi querido Sr. Leyden, no puedo decirle lo agradecido que estoy por verle.
Güzel azizim!
¡ Mi bello santo!
Azizim, bana refakat etmeniz, benim seçimim değildi. Uyumak istiyorsanız, allah aşkına, bunu sessiz kalma nezaketini göstererek yapınız.
Caballeros, yo no he pedido disfrutar de su compañía... por tanto, háganme el favor de dormir en silencio.
Ne yaptığını sanıyordun, azizim?
¿ Qué tocabas, querida?
110 gulden azizim.
110 florines, amigo mío.
Bir düşün azizim... Polis tarafından... Sophie'nin dans kursundanmış gibi görünmek için kiralanmıştılar.
Imagínese, amigo mío, fueron contratadas por la policía... para hacerse pasar por miembros de la academia de danza de Sophie.
Hâlâ fiyatını tartışabiliriz, öyle mi azizim?
De todas formas siempre podemos negociar el precio, ¿ no es así, amigo mío?
Savaş öncesi Varşova bu işin merkeziydi azizim.
Warsaw fue el centro de todo eso, amigo mío, antes de la guerra.
Olmuş şeylerden bahsediyorum azizim, bir tanesi savaş sırasında bulundu.
Ocurrió, amigo mío, que una de ellas apareció por aquí durante la guerra.
Azizim, yemin ederim ki... ne baronesin nerede olduğunu... ne de şu an ne hâlde olduğunu biliyorum.
Amigo mío, le prometo con todo mi corazón que... no tengo ni la más remota idea de dónde está la baronesa... o qué ha ocurrido con ella.
Azizim.
¡ Un médico! ¡ Rápido!
Azizim Kont Batthyani,
Mi querido conde Batthyani,
Azizim Kont Zettor, İtalyanlar Macarlara benzemez.
Mi querido conde Zettor, los italianos no son húngaros.
- Oturunuz azizim.
Quiero proponeros algo.
Açıkçası, azizim Tavernier, beni sık sık bekletiyorsunuz.
Realmente, Tavernier, otra vez tarde.
Takdire şayan birisiniz, azizim Tavernier.
Ud. es un hombre admirable, Tavernier,
Azizim Bay Tavernier, misafirimsiniz.
Mi querido Tavernier, es mi invitado.
Görüyorsunuz ya, azizim Tavernier savaş sadece korkunç değil, vakit kaybıdır üstelik.
Ve, mi querido Tavernier. La guerra no sólo es horrible, es una pérdida de tiempo.
Azizim Bay Tavernier - ki isminiz Tavernier değil ve hiç askerlik yapmadınız - lütfen hastalanmayın.
Ah, mi querido Tavernier. ... de quien su nombre no es Tavernier, y quien nunca ha sido soldado. ... no se sienta mal.
Buna güvenmeyin azizim.
Ni lo pienses, querido.
Acelesi yok azizim.
¡ Válgame Dios! No hay prisa.
Azizim Dave, önce sana büyülü bir martini doldurayım.
- Querido Dave, primero voy a prepararte un Martini que es magia pura.
Düzeyimi kalmış artık azizim!
Esa altura está superada.
Kendisi burada, azizim, ilgisi yok.
No tiene ninguna relación con su presencia aquí.
- Ya siz, azizim?
- ¿ Para usted, reverendo?
Hiç bir sorun yok, azizim Philippe.
No pasará nada, Philippe.
Benim iki favori azizim.
Mis dos santos favoritos.
Tam bir azizim.
Soy un santo.
Azizim Dr. Hathaway, size çok hak veriyorum.
Estimado Dr. Hathaway, mi más sentido pésame.
Sevgili azizim, muhtemelen onlarla oyun oynadı.
Jugaría, digo yo.
Biraz buz, azizim!
- Gracias. - Hielo, querida.
Azizim Brett, tekrar görüşmek çok sevindirdi.
Mi querido Brett, es maravilloso verte de nuevo.
Azizim Pierre, bu esrarengizlik sizi rahatsız etmiş olmalı ama açıklaması çok basit.
Mi querido Pierre, sé que todo este misterio te incomoda sin embargo la explicación es muy sencilla
Hoşça kalın azizim Pierre.
Adiós, querido Pierre.
Azizim Leyden, kurşunu sıkan Dimitrios'un kendisi olmuyor.
Estimado amigo,... Dimitrios no tenía relación con el asesinato en sí.
Azizim Holland, aklını kullansana...
Oh, mi querido Holland, use su inteligencia ;
Azizim, korkarım ki öyle.
Sin embargo lo estamos permitiendo.