Bana bir iyilik yapar mısınız traduction Espagnol
107 traduction parallèle
- Bana bir iyilik yapar mısınız?
- ¿ Me haría un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
Miren, me pueden hacer un favor.
Şu işi bırakıp bana bir iyilik yapar mısınız?
¿ Podéis dejar esas taltuzas y hacerme un favor?
- Bana bir iyilik yapar mısınız?
- ¿ Me haría un pequeño favor?
Hemşire hanım. Hemşire hanım, bana bir iyilik yapar mısınız?
Enfermera, ¿ podría hacerme un favor?
Evet. Bana bir iyilik yapar mısınız?
Sí. ¿ Podría hacerme un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
Hágame un favor.
Bana bir iyilik yapar mısınız? Sizinle konuşabilir miyiz?
Desearía hablar con usted.
Bana bir iyilik yapar mısınız?
¿ Puede hacerme un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız, hanımefendi?
Hágame un favor, ¿ eh?
Bay Ruddle, bana bir iyilik yapar mısınız?
Señor Ruddle, ¿ me haría un pequeño favor?
- Karşılığında bana bir iyilik yapar mısınız?
- ¿ Puede hacerme un favor a cambio?
Gitmeden bana bir iyilik yapar mısınız?
Antes de marcharse, ¿ me hace un favor?
" Bayan Jelkes, bana bir iyilik yapar mısınız?
" Srta. Jelkes, ¿ me haría un favor?
Hanfendi, bana bir iyilik yapar mısınız... şu hedefi değiştirir misiniz?
Señorita, si pudiera hacerme un favor... ¿ Sería tan amable de cambiar la diana?
Bana bir iyilik yapar mısınız, efendim?
¿ Me haría un favor, Señor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
- ¿ Me harían un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
¿ Me haría un favor?
Oh, efendim, bana bir iyilik yapar mısınız?
Señor, ¿ me haría un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız, efendim?
Me podría hacer un favor, señor?
Bakar mısınız bayan? Bana bir iyilik yapar mısınız?
Disculpe, señorita, ¿ me hace un favor?
- Bana bir iyilik yapar mısınız?
- ¿ Puede hacerme un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız, efendim? Evet, efendim.
¿ Le hazme un favor, señor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
¿ Bien, podría hacerme un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
¿ Me harías un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız lütfen?
Por favor, puedes hacerme un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
¿ Me haría un favor? ¿ Ve esta señora?
Bay Giles, çok zekisiniz! Bana bir iyilik yapar mısınız?
- Sr. Giles, usted es realmente inteligente. ¿ Me puede hacer un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
- ¿ Puede hacerme un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
¿ Me pueden hacer un favor, muchachos?
- O zaman bana bir iyilik yapar mısınız?
¿ Me haría un favor entonces?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
Me daría un momento?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
- ¿ Me harás un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
Hazme un favor, ¿ quieres, Reg?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
¿ Me haces un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
¿ Podéis hacerme un favor?
Acaba bana bir iyilik yapar mısınız?
Yo... - ¿ Podría hacerme un favor?
- Bana bir iyilik yapar mısınız?
- ¿ Podría hacerme un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
¿ Te puedo pedir un favor?
Biliyorum, uçağa yetişeceksiniz. Ama bana bir iyilik yapar mısınız?
Sé que tienes que tomar un avión pero, ¿ Podrías hacerme un pequeño favor?
Bay Cahill. Bana bir iyilik yapar mısınız?
Sr. Cahill. ¿ Me puede hacer un favor?
Şey, bana bir iyilik yapar mısınız? Bir doları bozdururken eşyalarıma göz kulak olur musunuz? Tabi.
¿ Podría hacerme el favor de vigilar mis cosas mientras yo voy a buscar cambio?
bir rapor hazırlamak zorundayım. bana bir iyilik yapar mısınız?
Si me puede hacer un favor, voy a tener que hacer un informe.
Arkadaşlar, bana bir iyilik yapar mısınız?
¡ Chicos! ¿ Quieren hacerme un favor?
Bana bir iyilik yapar mısınız?
¿ Me hace un favor?
Bana bakın Bayan Ralston, bana büyük bir iyilik yapar mısınız?
Ahora, mire, señorita Ralston, ¿ me haría un gran favor?
Dinle, bana bir iyilik yapar mısın? İçeri dön, Kaplan Pençesi yap Turna kuşu duruşu, Tavuk kanadı hatta bildiğin bütün zırvaları yap. Çünkü dışarısı tehlikeli.
Hazme el favor de irte allí y hacer el Tigre, la Grulla, el Pollito y todas esas tonterías en una esquina.
Onunla konuşmanızı istiyorum. Benim için bunu yapar mısınız lütfen. Bana bir iyilik yapın.
Quiero que hable con él. ¿ Puede hacerlo como un favor personal?
Bana bir iyilik yapar mısın? Arkamdan yürü böylece çarpışmayız.
Hazme un favor, anda detrás de mí para que no nos crucemos.
Bana bir iyilik yapar mısın? Bunu barış yoluyla yapacağız.
Vamos a mostrarle a ese Stockwell de mierda que somos ciudadanos de los jodidos Estados Unidos de América.
Bana bir iyilik yapar mısın kızım?
Podria hacerme un favor, hija mia? Si.