Beacon traduction Espagnol
350 traduction parallèle
Doğrusu, buranın geceleri Beacon Hill'in gecelerinden çok daha güzel.
Honestamente debo confesar que las noches aquí son más bonitas que en Beacon Hill.
Kıyı feneri 9 üstündeyiz.
Sobre splasher beacon 9, navegante.
Beacon Hill'de çok fazla parti veriliyor değil mi?
Hay tantas fiestas en Beacon Hill, ¿ verdad?
Anlaşıldı, efendim.
Claro, señor. Comuníqueme con Beacon Hill.
Bir hafta içinde babam muayenehanesini kapatıp Meksika Dağları'nda bir misyon kurmak için yola çıktı.
En una semana, mi padre cerró su consultorio de Beacon Hill... y se fue con su misión a las montañas mexicanas.
Banka müdürünün kardeşi Beacon City'deki Con-Sol Petrol'ün yönetim kurulunda.
El hermano del director... esta en la junta directiva de Petroleo Con-Sol, en Beacon City.
Ve şimdi, bayanlar ve baylar, özellikle de siz baylar, Beacon City'nin neşe ve gurur kaynağını iftiharla sunuyoruz.
Y ahora, damas y caballeros, especialmente los caballeros, nos complace presentarles el orgullo y la alegría de Beacon City.
Geçen haftaki Beacon City banka soygununda iki yardakçıyla birlikte, 750,000 dolardan fazlasıyla kaçtılar.
... el asalto de Beacon la semana pasada, donde, con otros dos complices, sustrajeron mas de tres cuartos...
Çift, Beacon City, Teksas'taki, 750,000 doların çalındığı son banka soygunundan aranıyor.
Se les busca por el atraco a un banco de Beacon City, Texas, en el que los ladrones se embolsaron 750.000 dolares.
Richardsville Pike ile Beacon tepesi arası, temiz olan tek yol.
Richardsville Pike hacia Beacon Hill, es la única calle libre.
Beacon tepesindeki eski kiliseye gidin.
Id a la iglesia antigua de Beacon Hill.
Beacon Terra 1alıcısına kilitlendim.
Beacon Terra 1 localizado.
Tito'nun gün doğumunda, seninle birlikte Beacon Sokağı'nda olması gerekiyordu.
Todo lo que se es que se supone Que te enfrentaras con Tito al amanecer, en la esquina Beacon
Beacon Sokağı
Calle Beacon
Beacon Sokağı, doğru
Calle Beacon, correcto!
Beacon Sokağında!
En la calle Beacon!
'" Beacon Sokağı'"
Calle Beacon
Tiyatronun adresi. 234 Beacon sokağı.
La dirección del teatro, 234 de la calle Beacon.
Ben Beacon Tiyatrosun da Parti Sapığını kovalıyorum.
Estoy en el teatro Beacon en la 74, persiguiendo al intruso.
Beacon Hill'deki zenginlere.
Bares finos sobre Beacon Hill.
Newton Beacon ve Whitchurch Hill'in yüksekliğini biliyoruz.
Conocemos la altura de Newton Beacon y Whitchurch Hill.
Sigorta şirketi Blue Beacon'dan geliyorum.
De Blue Beacon, su plan de salud. Autorizo sus admisiones.
Beacon 147 için bir rota ayarla, bir-çeyrek atım... ve nazik ol.
Fije el curso al faro 147, un cuarto de impulso... y sea sutil.
Beacon bir-dört-yedi için rota ayarlanıyor. Bir-çeyrek atım.
Fijando el curso al faro 1-4-7, un cuarto de impulso.
Hemen beacon 147'e gir. Kestirme bir yol.
Sólo llévenos al faro 147.
Beacon'da devam ediyoruz.
Todo estable en el faro.
Yaklaşık bir saatin altında beacon'da olabiliriz.
Podemos llegar al faro en... menos de una hora.
Şu beacon yerçekimini ortaya çıkartıyor.
Ese faro marca un pozo de gravedad.
Konfederasyon uydusu... tanımlanan kimliği beacon bir-dört-yedi.
- Radiofaro 147...
- Ani de Franco, Beacon'daymış.
– Ani de Franco está en el faro.
Beacon Hill'de olmamız ona güç verdi. " Şu pis mağazaya bakın.
Estamos en Beacon Hill, ¡ el gancho perfecto!
- Kabul ediyorum. Sorun Beacon Hill'de bulunması ve senato binasına çok yakın olmasıydı.
¡ Admito que el que estuviera tan cerca del Capitolio me escandalizó!
Beacon Hill üzerine nutuk attı, bu kitapevine öyle olmadığını bildiği bir yafta yapıştırdı. Ve sonra savaş çığlıkları atmaya başladı.
Tomó la dirección de Beacon Hill, expuso a la librería un grito de guerra.
- Ya beacon vericisi?
Y la alarma?
Bu beacon aceleyle takılmış.
Esta alarma fué instalada apresuradamente.
Moya'nın sinir sistemi ile Peacekeeper beacon'u arasındaki bağlantıların taramasını bitirdim.
He completado el trazo entre el punto de conexión de la alarma Pacificadora y el sistema neural de Moya.
Beacon artık yayın yapmıyor!
La alarma ya no está transmitiendo.
- Blue Beacon.
- Blue Beacon.
Max ve Lutetia Fairbanks'in Beacon Hill'deki evleri.
La casa en Beacon Hill de Max y Lutetia FairbanKs.
Böylece varlıklı aile dostlarımızın girişimlerine yatırım yapmalarını sağlayabildin.
- Porque me crié en Beacon Hill. Lo cual te dio la entrada a amigos con dinero... que podían invertir en todos tus negocios arriesgados.
Büyük bir ev. Beacon Hill'de.
Casa grande en Beacon Hill.
- Olur. Beacon Yatırım'ı bıraktığımı duymuşsundur herhâlde.
Yo dejé el COMERCIO de la ALMENARA.
Brooke Windham'ı savunuyoruz. Zengin eşi Beacon Hill'de evlerinde vurulmuş, ölü olarak bulundu.
Estamos defendiendo a Brooke Windham, quien fue encontrada junto a su esposo millonario muerto con un disparo en su mansión en Beacon Hill.
Her neyse bir kez daha benim için HBO zamanı.
¡ Bueno, otra vez, para mi, es hora de la HBO! Hemos vuelto al teatro Beacon, por cierto, por tercera vez consecutiva...
Randi, Blue Beacon'ı bağla.
Randi, llama a Blue Beacon y pásamelo.
Beacon Hill'de yaşıyor.
Vive en Beacon Hill.
First Beacon'dan mı?
¿ Del First Beacon?
Beacon Caddesi'ndeki Washington Square Tavern'a gelin Sox fanatiklerinin takıldığı -
Vengan a la Taberna Washington Square... donde los fans de los Medias -
BEACON TİYATROSU ANI DIFRANCO
TEATRO BEACON
"The Plain Dealer" gazetesi, uçağın saat 12 : 30'da boşaltıldığını bildirdi. Ama buna karşılık, "Akron Beacon" gazetesi, 93 sefer sayılı uçak olması kuvvetle muhtemel olan bir uçağın, saat 11 : 15'te boşaltıldığını bildirir.
El dueño del avión dice que fue evacuado a las 12 : 30 pero el registro del avión dice que fue evacuado a las 11 : 15... y ese debió ser el Vuelo 93.
Açıkça Newton, Beacon zirvelerini görebilmemiz gerekiyor.
Pero para utilizar lo que se llama un taquímetro, tenemos que inspeccionar las cumbres de Newton Beacon y Whitchurch Hill.