Bilmek zorundayım traduction Espagnol
258 traduction parallèle
Eğer onu korumamı istiyorsan, yenilmezliğinin yara alabileceği tam noktayı bilmek zorundayım!
¡ Si quieres que lo proteja, debo conocer el punto exacto donde el invencible es vulnerable!
"Temize çıkmalısın ~ Şu olanlarla ilgili herşeyi bilmek zorundayım ~"
Para exculparte... debo saber todo lo que sucedió...
Bunu bilmek zorundayım.
Debo saberlo.
Bilmek zorundayım. Her iyi askerin, şapkası için bir ibiğe ihtiyacı vardır.
Debería haber sabido que todo buen soldado necesita una divisa para su gorra,
Ne olursa olsun, bilmek zorundayım.
Debo saberlo, no importa lo que sea.
Ama bilmek zorundayım.
Pero quiero saberlo.
Hepinizin anlamadığı şey şu ki, onun oralarda bir yerlerde olduğunu bilmek zorundayım.
Lo que nadie entiende es que tengo que saber que está cerca.
- Bunu bilmek zorundayım.
¿ Qué diferencia hay ahora?
- George, bir şeyi bilmek zorundayım.
- George, debo saber algo.
Bilmek zorundayım, Paul.
Necesito saberlo, Paul.
-... bilmek zorundayım!
- ¡ Tengo que saber la verdad!
Bilmek zorundayım.
Necesito saber.
Ama bilmek zorundayım.
Debo saberlo.
Bilmek zorundayım.
Debo saberlo.
Ve şimdi bilmek zorundayım.
Y ahora, tengo que saberlo.
Bir karar vermeliyim Profesör. Bilmek zorundayım!
He de tomar una decisión, profesor, necesito saberlo.
Bilmek zorundayım... Ne kadarını ağzımdan kaçırdım?
Se lo ruego, tengo que saberlo.
Lolita, bilmek zorundayım.
Lolita, tengo que saberlo.
Beni neden hor gördüğünü bilmek zorundayım.
Tengo que saber porque me desprecias.
Fakat iyi olduğunu bilmek zorundayım.
Pero tengo que saber si está bien.
Haberler benden sorulur bu yüzden bilmek zorundayım.
Bonito seria que no lo supiera.
Benim için ne yapabileceğini bilmek zorundayım.
Tengo que saber hasta dónde vas a llegar por mí.
Bilmek zorundayım.
Tengo que saber.
Bilmek zorundayım, Lordum
Tendría que saber, Señor
Bilmek zorundayım, Lordum
Tengo que saber, tendría que saber, Señor
Gerçeği bilmek zorundayım.
Yo debo saber. Has de decirme la verdad.
- Bir parti temsilcisi olarak, neler olduğunu bilmek zorundayım.
Como representante del partido debo saber siempre lo que ocurre.
'Bu sorunun cevabı için Barton'un ne olduğunu bilmek zorundayım...'
No puedo responder esa pregunta sin más información. - Tendría que saber lo que Barton...
Kiminle uğraştığımı bilmek zorundayım :
Debe tener muy claro con quién trato :
Bilmek zorundayım.
Tengo que saberlo.
Her yaptığını bilmek zorundayım!
¡ Tengo que saber todo lo que hace!
Ne ile çalışcağımı hemen bilmek zorundayım.
Y tengo que saber de inmediato que clase de tipos voy a entrenar.
Hangi kesici aleti kullandığını bilmek zorundayım. - Bowman da oyma işini incelesin.
Quiero averiguar qué herramienta utilizó para cortar la rama de un árbol y que Bowman estudie un dibujo.
Bu her neyse, dürüst ve bana özel olduğunu bilmek zorundayım.
Tengo que saber si es algo honesto y sólo para mí.
Anlıyorum, ama bilmek zorundayım.
No puedo.
Sanırım, ama niye bilmek zorundayım ki?
Creo que si, ¿ Pero por que debo saberlo?
Bilmek zorundayım. Siz de öyle.
Debo saberlo, y usted también debe saberlo.
Tam olarak bilmek zorundayım.
Tengo que saberlo.
Lütfen, bilmek zorundayım.
Por favor, Emmett, tengo que saberlo.
- Bunu neden bilmek zorundayım?
- Porque quiere que sepa esto?
Bilmek zorundayım. 25.
Debo saberlo. 25.
- Bilmek zorundayım.
- Es por saber.
Bilmek zorundayım.
Mira, tengo que saber.
Bunu bana neden yaptığını bilmek zorundayım!
Solo quiero saber por qué me harías algo así.
Fakat bilmek zorundayım, Tanrı'nın tarafında mısınız?
Pero necesito saber si están del lado del Señor.
Bilmek zorundayım.
Quiero saberlo.
- Yaptıysa bilmek zorundayım.
A mí debes decírmelo todo.
Bilmek zorundayım.
Ya veremos.
Apollo, söylemek zorundayım, senin insan taklidi yapma tarzın çok çarpıcı, ama burada bilmek zorunda olduğum başka şeyler var.
Le confieso, Apolo, que imita el comportamiento humano de una forma increíble, pero hay otras cosas que debo saber :
Yüzbaşı, kaç tane ana gemiyle uğraştığımızı bilmek zorundayız.
Capitán, debemos saber con cuantas bases Cylones estamos luchando.
- Bilmek zorundayım.
¡ Tengo que saber!
zorundayım 57
bilmem 2708
bilmem ki 316
bilmelisin ki 23
bilmek istiyorum 265
bilmez miyim 74
bilmem anlatabildim mi 75
bilmeni isterim ki 45
bilmem gerek 39
bilmelisin 32
bilmem 2708
bilmem ki 316
bilmelisin ki 23
bilmek istiyorum 265
bilmez miyim 74
bilmem anlatabildim mi 75
bilmeni isterim ki 45
bilmem gerek 39
bilmelisin 32
bilmeni istiyorum 26
bilmezsin 18
bilmek ister misin 36
bilmek mi istiyorsun 18
bilmek istiyor musun 23
bilmen gerekir 21
bilmek isterdim 26
bilmek istemezsin 61
bilmenizi isterim ki 40
bilmeni isterim 16
bilmezsin 18
bilmek ister misin 36
bilmek mi istiyorsun 18
bilmek istiyor musun 23
bilmen gerekir 21
bilmek isterdim 26
bilmek istemezsin 61
bilmenizi isterim ki 40
bilmeni isterim 16