Bisikletim traduction Espagnol
284 traduction parallèle
Bisikletim. İki boş sandelyeniz var mı?
Mi bicicleta. ¿ Tiene 2 sitios libres?
Bisikletim var!
¡ yo tengo una bicicleta!
Bisikletim olacak.
No se preocupe. tendré la bicicleta.
Gördünüz, bu benim bisikletim.
Viste, la bicicleta és mía.
Bir düşün, eğer bisikletim olsaydı ne kadar kazanacaktım. Yeniden güzel yaşayabilecektik.
Pensando bien, si tuviera mi bicicleta,... cuanto ganaría.
Yapmak zorunda olduğum bir sürü işim var. Bisikletim nerede? Arkanızı dönün.
Tengo que acabar mi ruta.
Bisikletim!
¡ Mi bicicleta!
Bisikletim çok işime yarıyor, Fakat boş bir mideyle, baygınlık hissetmeden yokuş çıkamıyorum.
Mi bicicleta me es muy útil, aunque subir cuestas me produce un horrible malestar.
Sadece bir bisikletim, birkaç müşterim ve yakıcı güneşim var.
Tengo la bici, algunos clientes y el sol caliente.
Söylemeye çalıştığım balık otomobil olacak, şoförün olan otomobil, balıkta bisikletim.
Quiero decir que el pez se convertirá en coche, el coche del chófer, el pez que era mi bici.
Nefes alamayacaksın ve bisikletim balıklı olacak.
No podrá respirar y mi bici olerá a pescado.
- Bisikletim size fazla geldi öyle mi?
Vaya, para usted no hay obstáculos.
- Evet, bir bisikletim var.
- Sí, tengo una bicicleta.
- Bisikletim lütfen.
Mi bicicleta, por favor.
Ayakkabılarım, bisikletim...
Es la tercera vez.
- Benim bir yarış bisikletim var.
- Yo tengo una bicicleta de carreras.
Lanet olasıca bisikletim.
¡ Mi puñetera bici!
Saçlarım dümdüzdü bisikletim de mavi değil, siyahtı.
Siempre he tenido el pelo liso y una bicicleta negra.
Yapma. Bisikletim. Bisikletimi mahvettin.
¡ La bicicleta, está rota!
Bisikletim bozuldu!
Mi moto está estropeada.
- Bisikletim için gelmiştim.
Esa de allí.
- Aslında, bisikletim arızalandı.
Es que... se averió mi bicicleta.
- Bisikletim?
- ¿ Y mi bicicleta?
- Bi-bisikletim çalındı.
- Me han burlado...
Bisikletim var. Teşekkürler.
De todos modos gracias.
- Bisikletim yok.
- No tengo bicicleta.
- Bisikletim!
- ¡ Mi bicicleta!
Bisikletim! - Borcum olsun.
- Te debo un favor.
Bisikletimi aldı! Bisikletim!
¡ Tiene mi bicicleta!
Bisiklet. Bisikletim olsun isterdim.
Seguro me gustaría tener una bicicleta.
Bisikletim benim herşeyim.
Mi bici lo es todo para mi.
Bisikletim ve ben.
Mi bici y yo.
Burada sadece ben varım. Bisikletim yok!
Solo estoy yo. ¡ Sin mi bici!
Bisikletim!
¡ Mi bici!
Yalnızca bisikletim var.
- Tengo una bicicleta. - Ah.
Benim de bisikletim var.
Yo... Yo tengo una bicicleta también.
O, benim bisikletim.
Esa es mi bicicleta.
Yeni bir bisikletim var.
Tengo una bicicleta nueva.
Başka bisikletim yok!
¡ No tengo otra bicicleta!
Bir bisikletim olsun istedim, ama babamın gücü yetmedi.
Yo quería una bicicleta pero mi padre no me la podía comprar.
"Bu benim bisikletim," diyeceğim ona.
"Es mi bicicleta," le contestaré.
Kendi bisikletim olsun bir sürü çizgi romanım, kızağım.
Con mi bicicleta, mi historietas y un trineo.
Burada duran da çocukken bindiğim bisikletim. Bisikleti gördün mü?
Aquí está la bicicleta en la que iba. ¿ La ves?
Hey, o benim bisikletim!
¡ Eh! ¡ Mi bicicleta!
"Hey, o benim bisikletim!"
Eh, esa bicicleta es mía.
Bisikletim hurda oldu.
Hice pedazos mi "bici".
Ayrıca, eski bisikletim işimi görürdü.
será un gasto innecesario. Además, mi viejo ciclo será suficiente.
Bisikletim orada!
¡ Ahí está mi bicicleta!
Bisikletim!
¡ ¡ Es mi bicicleta!
Gitarım, bisikletim ve kadınım. Bu dünyadaki bütün varlığım bu.
Tengo mi guitarra, mi motocicleta y mi mujer.
Ama bisikletim?
- ¿ Y mi bici?