Bloomingdale traduction Espagnol
120 traduction parallèle
Merhaba, Bloomingdales?
¿ Es de Bloomingdale?
Bloomingdales?
¿ Bloomingdale?
Bloomingdale'dan gidin ve ordan sola dönüp Wood'a ilerleyin.
Tomen el callejón a Bloomingdale, y hacia la izquierda en Wood.
Şehirde Bloomingdale adında kaç dükkan var?
¿ Cuántas tiendas Bloomingdale's hay en la ciudad?
Bu mal teslimi değilse, açık Bloomingdale çeki veririm.
Si eso no es una entrega, te doy un vale de Bloomingdale's.
Bloomingdale'in cankurtaranıydım.
Fui socorrista en Bloomingdale.
Bloomingdale'de tanıştım. Allahım...
La conocí en Bloomingdale's, por amor de Dios.
- Bloomingdales. Sen New York'u biliyor musun ki?
Bloomingdale's. Y, ¿ qué sabrá usted de Nueva York?
Yarın şehre gidip bakarım.
Mañana iremos al centro. Probaré en Bloomingdale's y Bendel's.
American Ekspres ve Bloomingdale kartlarım. Çek defterim.
Mi American Express, mis tarjetas mi chequera.
Bloomingdale'de kayıt yaptırdım.
Me registré en Bloomingdale's.
Mağazanın tam ortasındayız. Biri bizi görebilir.
Estamos en Bloomingdale y alguien nos va a ver.
Bu düşünce bile beni Bloomingdale'deki mağazaların önünde gaazete satan çocuklar gibi yapıyor.
Me convertiré en uno de esos vendedores de comics fuera de Bloomingdale.
Bloomingdale mağazasına. Marilyn ile buluşacağım.
A Bloomingdale's. Me voy a ver con Marilyn.
Geçen Bloomingdale'de güzel halılar vardı.
En Bloomingdale's el otro día
Bloomingdale's'de alışveriş yapmak için yarım saatiniz var.
Sólo tenéis 30 minutos para comprar en Bloomingdale's.
Bloomingdale's'de bunu hoş karşılamayız, sen de buranın düzeninden sorumlusun.
Eso no nos gusta que pase en Bloomingdale's, y el orden es cosa suya.
Ben Kaity Tong, Bloomingdale's'de Amerikan Sovyet ilişkileri açısından bir dram yaşanıyor.
Kaity Tong con un drama en las relaciones soviético-americanas.
New York'ta gösteri yapan Rus sirk grubunun bir üyesi... tam da Bloomie's'de iltica etmeye karar vermiş.
Al parecer, un miembro del circo ruso que actúa en Nueva York... ha decidido desertar en Bloomingdale's, ni más ni menos.
... New York'ta gösteri yapan Rus sirk grubunun bir üyesi... tam da Bloomie's'de iltica etmeye karar vermiş.
... un miembro del circo ruso que actúa en Nueva York, ha decidido... desertar en Bloomingdale's, ni más ni menos.
Bloomingdale's'de.
En Bloomingdale's.?
Nerdeyse, Bloomingdale'deki yürüyen merdivende bile kusuyorsun.Tanrı aşkına.
¡ Casi vomitas al subir la escalera mecánica de Bloomingdale " s!
Bloomingdale's mağazasında bulunur.
Merodea en Bloomingdale.
Bloomingdale's.
Bloomingdale's.
Anne Klein Koleksiyonu New York'ta.
La colección Anne Klein en venta en Nueva York, en Bloomingdale's.
- Bloomingdale's?
- ¿ Bloomingdale's?
- Bloomingdale's.
¿ Dónde? - Bloomingdale's.
- Bloomingdale's harika. Sağ ol.
Bloomingdale's. Fantástico.
Linda Howard Bloomingdale'da iş buldu. Şimdi ilk çocuklarını bekliyor.
Linda consiguió trabajo en Bloomingdale's. Ahora esperan su primer hijo.
Bloomingdale'de, suyun ısınmasını bekliyordum.
Estaba en Bloomingdale's, esperando que saliera el agua caliente.
Aniden, büyük koyu gözlüklü, güzel çantalı bu kadın hattın öbür tarafına geçiyor.
De repente una mujer con grandes y oscuras lentes y cartera de Bloomingdale... empieza a atravesar las cuerdas.
Bloomingdale's in alıcısı.
- Compradora en Bloomingdale's.
- Bloomingdale cumartesi, koca oğlan.
Bloomingdale's el sàbado, machote.
Bloomingdale kataloğu.
Del catálogo de Bloomingdale's.
Bloomingdale'den. Camı kırdım ve küçük beyaz adamdan aldım.
De Bloomingdale's. Rompí la ventana y se lo quité a un maniquí.
Dinleyin, Bloomingdale'de işten ayrılmak üzere olan bir arkadaşım var. ... bütün indirimini kullanmak istiyor.
Tengo un amigo en Bloomingdale's que va a renunciar y quiere abusar del descuento.
- Bloomingdale'e Julie ile gitmek?
- ¿ Bloomingdale's con Julie?
Bloomingdale'e onunla beraber gittin mi?
¿ Fuiste a Bloomingdale's con ella?
Vicki Morgan, Alfred Bloomingdale'nin metresiydi...
Sr. Juez, Vicki Morgan era amante de Alfred Bloomingdale. Permítame. Está bien.
Bloomingdale'den olan hani? Onu delice kıskanıyordun.
El de Bloomingdale's - Estabas loco de celos por él.
- O adam, Mark... ... Bloomingdale'den olan. Ona iyi davrandığını sanıyor.
- Con el tal Mark de Bloomingdale's. Ella cree que él está siendo amable con ella.
Ben Bloomingdale's de çalışıyorum.
Trabajo en Bloomingdale's.
Monica'nın işyerinde öğle yemeği yiyordum bir adamla tanıştım Bloomingdale's de satın almada çalışıyor.
Estaba almorzando con Mónica y un tipo me habló. Trabaja para Bloomingdale's.
Mon, bir sorum var! Sence bu kıyafet Bloomingdale'in satın alma...
- ¿ Cómo se verá en una asistente...?
Sence bu kıyafet Bloomingdale'in satın alma yardımcısına nasıl olur?
¿ Cómo se verá este traje en una asistente de compras?
Jerry, Bloomingdale'in idareci eğitim programı hakkında çok iyi şeyler duyduk
Sabes, he oído maravillas sobre los cursos para ejecutivos en Bloomingdale.
Şu Bloomingdale işi yeni bir dalga olabilir.
En cambio, esto de Bloomingdale podría ser la nueva onda.
Bence Bloomingdale'in yönetici programına katılmalı.
Me gusta el programa ejecutivo de Bloomingdale para él.
- Bloomingdale's.
- Bloomingdale's.
Önce Bloomingdale's adında bir yerde vitrin süsü görevinde bulundum.
Primero, decoré el aparador de una tienda, "Bloomingdales".
Bloomingdale'da gömlek alırken aşık oldu.
Estaba comprando una camisa en Bloomingdale's y se enamoró.