Capo traduction Espagnol
358 traduction parallèle
Ne kadar büyük bir suç ustası olursan ol, bir şeyden kaçamazsın.
Hay una cosa de la que nadie puede escapar, no importa que seas un gran capo.
Big Boy'dan bir mesaj getirdim.
Un mensaje del Capo.
- Big Boy diyor ki...
- El Capo dice...
Big Boy, önümüzdeki birkaç ay için gorillerinizi zincirlemenizi söylememi istedi.
El Capo quiere que les pida que encadenen a sus gorilas por algunos meses.
Big Boy'un ulaşamayacağı kimse yoktur.
No conozco a nadie que el Capo no pueda arreglar.
O yüzden adı Big Boy.
Por eso es el Capo.
Big Boy bile.
Ni siquiera el Capo.
Big Boy bu yanlışımızı affetmez.
El Capo no se alegrará esta vez.
Şimdiye kadar hiçbirimiz Big Boy'un mekanına yemeğe davet edilmedik.
Ninguno de nosotros fue invitado jamás a casa del Capo.
Big Boy'un, senin klas biri olmadığını düşünmesini istemezsin.
No querrás que el Capo crea que no tienes clase para vestir.
- Merhaba, Big Boy.
- Hola, Capo.
İşi biten sadece Pete Montana değil, Big Boy'un kendisi de bitti.
Pete Montana no es el único que está acabado, el Capo también.
Big Boy, tüm Kuzey bölgesini bana verdi ama orası tek bir kişi için fazla büyük.
El Capo me dio el control del Lado Norte pero es mucho para un solo hombre.
Merhaba, Big Boy.
Hola, Capo.
Tamam, hoşça kal, Big Boy.
Está bien, adiós, Capo.
T.. aklarını kesicem onun!
- ¿ Ese chico? - Yo capo al cabrón ese.
Acitrezza'nın balık toptancıları her zaman olduğu gibi erkenden ayaktalar. Güneş Capo Mulini'nin üzerinde doğmadan onlar rıhtımda olurlar.
Como siempre, los primeros en comenzar su jornada en Trezza... son los comerciantes de pescado... los que, incluso antes del alba... están esperando en la orilla el regreso de las barcas.
Nerede olursanız olun, bu hep böyledir. - Trezza, Castello, Capo Mulini... - Dayanamayacağım!
Siempre ha sido así, tanto como puedo recordar.
Kayıklar Capo Mulini'den dönene kadar ağlar bükülerek ve düzelerek gelip gidiyorlar.
A lo largo de la noche continúa el intenso trabajo. Las redes van abajo y arriba... arriba y abajo... hasta que rompe el amanecer sobre las colinas.
Doğru, ama Capo Mulini'nin ötesinde denizde öldü o.
Es cierto, y se ahogó en el mar... siempre trabajando, nunca quejándose.
Valastrolar'dan herkes umudu kesmişti.
Y así, un día, dando la vuelta al Capo dei Mulini... la barca de los Valastro regresa... a los cuales casi todos habían olvidado.
Capo Verde'den uzaklaşmak istemiyorum.
No deseo permanecer en aguas de Cabo Verde.
Capo rejimi altında, Peter Clemenza'ya, Baba olarak bilinen Vito Corleone'ye hizmet ettiniz mi?
¿ Sirvió con el régimen de Peter Clemenza bajo Vito Corleone, también conocido como el Padrino?
- Capo onu hastaneye gönderdi.
- El Kapo lo mandó al hospital.
Neticede patron değilim.
No soy un capo.
Tokyo'ya gittiği zaman Takeshita da oraya transfer edildi.
Es un capo de la droga. Para cuando vino a Tokio a Takeshita lo habían destinado allí también.
Ve bende bir mafya bebeğiyim
Así que yo soy la chica de un capo.
Onu buradan çıkar.
- Cambia por el capo. - Llévenselo de aquí.
Paul, adeta gerçekten marstan gelmiş bir mafyaydı.
Paul fue un verdadero capo de la mafia en la broma de los marcianos.
Capo rejimi altında, Peter Clemenza'ya, Baba olarak bilinen Vito Corleone'ye hizmet ettiniz mi?
¿ Estuvo a las órdenes de Peter Clemenza y a las de Vito Corleone, conocido como el Padrino?
Uyuşturucu kralının kız arkadaşıyla yatmak?
¿ Follarte a la novia de un capo de la droga?
O topluluğun patronu, sizin patronunuz.
Es el capo de la comunidad, tu jefe.
Frank beni 10 dakika oyalamakta ısrar etti.
Y Frank insistió en mirar Bajo el capo Por 10 minutos
Yeni tutti furitti şeflerinin hayatını tehlikeye atacak bir şey yapmazlar tabii dünkü gazetede yazdığı gibi dostunu 30. kattan aşağı attığını öğrenmezlerse.
Ellos no pondrían en peligro la vida del nuevo capo di tutti-frutti a menos que se enteraran de que lanzaste a tu amigo por la ventana...
O yaşlı adam Batı Yakası'nın en büyük mafya babası.
Ese viejo es un importante capo del crimen.
ERP'nin liderlerinden biri.
Un capo del ERP.
Bu arada, Campania hapishanesinden kaçanların takibi devam ediyor.
En Campania siguen buscando al "capo" fugado del manicomio.
Bu adam birkaç yıl önce Marangano'nun kaposu değil miydi?
¿ Este tío no le hacía de capo a Marangano hace unos años?
Haliyle, Capo Ferro ile saldırmayı umuyorsundur.
Naturalmente. ¡ Y Ud. espera que yo lo ataque con capo ferro!
Haliyle, ama Thibault'ın Capo Ferro'nun etkisini yok ettiğini fark ettim.
Naturalmente, pero he encontrado que Thibault cancela a capo ferro. ¿ No lo cree?
Kaputu aç da bir bakalım.
Abre el capo, vamos a comprobarlo.
Mafya patronu, Cordell tarafından öldürüldü.
CORDELL MATA A UN CAPO DE LA mafia
Ve kısa zaman önce, uyuşturucu lordu Kral Willie köşedeki boş sokakların birinde kafası kesilmiş ve omuriliği sökülmüş olarak bulundu.
Y, recientemente, King Willie, el capo de la droga, fue encontrado en un callejon a la vuelta de esta esquina, decapitado y con la columna vertebral arrancada.
- Capo - ne?
Capo... ¿ qué?
Rodos Adası büyüklüğündeki özel çiftliklerinde kokain yetiştirirler ve oranın uyuşturucu kralı Ramon Cota iade edilme korkusu olmaksızın doğulu bir hükümdar gibi yaşamaktadır ve Başkan Alcazar askeri darbe korkusu yüzünden bu konuda hiçbir şey yapamamaktadır.
cultiva coca en una granja particular del tamaño de Rhode Island, donde un capo de la droga como Ramón Cota puede vivir como un potentado oriental sin miedo a la extradición, y donde el presidente Alcázar teme hacer nada por miedo a un golpe de estado.
Tommy nişan almış birini öldürmüştü.
Tommy mató a un capo de la mafia.
Nişan almış birine dokunman için çok iyi bir nedenin olmalıydı.
Para matar a un capo de la mafia necesitabas una buena razón.
Paulie sana nişan mı verecek?
¿ Paulie te va a hacer capo?
Nişan verilecek ona.
Va a ser un capo.
Batts nişan almış biriydi, Tommy ise değildi.
Batts era un capo, Tommy no.
Şebekenin patronu kim o zaman? the capo di tutti capi?
¿ Entonces quién es el mandamás, el capo di tutti capi?