Cleopatra traduction Espagnol
493 traduction parallèle
Şu Kleopatra karısı... Benim Hans'ım...
Esa tal Cleopatra... y mi Hans...
Kleopatra bizden biri değil.
Cleopatra no es una de nosotros.
Kleopatra havadaki kraliçe, bir ciceyle evleniyor.
Cleopatra, la reina del aire, casada con un "eneno".
Eğer Kazanova aniden, Cleopatra'ya dönüşebilecek olan... Juliet ile yemek yiyen...
Si Casanova de repente se convierte en Romeo... cenando con Julieta, que podría convertirse en Cleopatra...
# Kleopatra'nın aşkı süründürmezdi insanı #
Cleopatra era una hermosa tentación
"Beni deliye çeviriyor" dediğinde Brütüs da ona aynı bu cevabı vermiş.
"Bruto, acabo de conocer a una egipcia llamada Cleopatra". "Y me está volviendo loco".
Haklısın sevgili dostum, ama Kleopatra Meleğim değildi.
Exacto. Pero Cleopatra no era Ángel.
Bir altın madeni için, Kleopatra olabilirim..
Por una mina de oro, puedo ser Cleopatra.
Bu küre, Firavunlar döneminde İsis ve Osiris rahiplerinin kullandığı gerçek, otantik sihirli kristal kürenin ta kendisidir. Kleopatra Sezar'ın ve Antonius'un gelişini bunda görmüştür.
Ésta es la auténtica y genuina bola de cristal que utilizaban Ios sacerdotes de Isis y Osiris en los tiempos de los faraones y en la que Cleopatra vio acercarse a Julio César y a Marco Antonio.
Kleopatra hakkında bir şey öğrenmek istiyorum.
Quiero averiguar algo sobre Cleopatra.
- Kleopatra mı?
- ¿ Cleopatra?
Kleopatra nasıl öldü...
Cleopatra murió...
Kleopatra, Mısır kraliçesi, 13. Ptolemaios'un kızı, M.Ö 69'da doğdu.
Cleopatra, reina de Egipto, hija de Ptolomeo XIII, nacida en 69 a.
Kleopatra. Bu da senin.
Cleopatra.
Cleopatra ve DuBarry Kendi gösterisini yapıyor
Las Cleopatras y las DuBarrys Se entregan al espectáculo
Cleopatra'dan bu yana en sansasyonel kızılı görmek istiyorsanız Brooklyn'deki Danny McGuire'ın dansçısı Rusty Parker'ı kaçırmayın.
Si desea ver la pelirroja más sensacional desde Cleopatra no se pierda a Rusty Parker en Danny McGuire's de Brooklyn.
O, Nil Nehridir ve Cleopatra'nın kayığı üzerinde yol almaktadır.
Está el Nilo y por él pasa flotando la barcaza de Cleopatra.
Caesar ve Cleopatra.
Cesar y Cleopatra.
Kleopatra'nın Roma'yı ziyaret ettiği zamandaydı.
Eso fue cuando Cleopatra visitó Roma.
Kocasının Kleopatra'ya olan hayranlığını paylaşmıyordu.
No compartía la admiración de su esposo por Cleopatra.
- Cleopatra's Needle'a gidelim
- Vayamos a la Aguja de Cleopatra
İşte, nehirden aşağı gidiyoruz, Mavnadaki Anton ve Kleopatra'dan hiç farkımız yok.
Aquí estamos, navegando río abajo, como Marco Antonio y Cleopatra en su barcaza.
Umarım Cleopatra kadar sevilirim.
Oh, espero ser amada tanto como Cleopatra.
Cleopatra gibi gösterişli sevilmekten hoşlanmam.
No me gustaría ser amada tan escandalosamente como Cleopatra.
Kleopatra'nın ölümüne sebep olan yüze. "
"que hizo morir a Cleopatra".
Kleopatra'nın kendini neden öldürdüğünü şimdi anlıyorum.
Ahora sé por qué se suicidó Cleopatra.
Kleopatra'dan doğruca sana gelen.
Desde Cleopatra hasta ti.
Kleopatra doğurmuş mudur?
¿ Cleopatra tuvo hijos?
seninle yarım mil gitmek, Kleopatra ile 50 fersah gitmek gibidir.
Un breve trayecto con usted equivale a 240 kilómetros con Cleopatra.
- Antonius ve Kleopatra. - Doğru.
- Antonio y Cleopatra.
Cleopatra, Mısır Tanrısı, ve Mark Antony.
Cleopatra, reina de Egipto, y Marco Antonio.
Hatırlayacaksınız, Antony, Cleopatra'nın öldüğüne inanıp... kendini de kılıcıyla öldürmüştü.
Recordarán que Antonio, creyendo que Cleopatra estaba muerta se mató con su propia espada.
Cleopatra ne olduğunu anladığında, çabucak sevgilisini izledi.
Cuando Cleopatra descubrió qué había pasado, siguió a su amante.
Ve siz, dostlarım... Cleopatra, Mark Antony, Lincoln, Joan of Arc, hepiniz.
Y Uds., amigos míos Cleopatra, Marco Antonio, Lincoln, Juana de Arco, todos Uds.
Son nefesinde, bana dedi ki bu, Cleopatra'yı ısıran yılandır.
Con su último aliento, me dijo que éste era el áspid que Cleopatra llevaba tan cerca de su pecho. Un mordisco, dos, y ella murió.
Ama bu sefer ki Cleopatra'yı ısıran yılan olmasın, olur mu?
La que tienes ahora estará harta de morderle a Cleopatra.
Yapacağın hiçbir teklif de bu kararımı değiştiremez.
Ni aunque me sirvieras a Cleopatra en bandeja.
Cleopatra'nın Caesar'a gösterdiği kadar bile bir direniş görmedik.
- Toda. Se rindieron sin oponer resistencia, como César ante Cleopatra.
Kendini Cleopatra olarak hayal edemiyor musun?
¿ No puedes imaginar a Cleopatra hablándole a un áspide?
Evelyn bize Cleopatra'nın tiradını okuyordu.
Evelyn nos estaba leyendo Cleopatra.
Sen Kleopatra, Daide, hangi şeytani ruhsan çek git!
¿ El espíritu de Cleopatra o Daida?
Seni bu kadar az görmek beni sinirlendiriyor. Kleopatram...
Me disgusta verte tan poco, mi Cleopatra...
"Cleopatra'nın sesi kısılmış"
"Cleo ha perdido su voz"
"Cleopatra, sana saygı duyuyorum"
Cleopatra, soy quien os idolatra
Ama bana Cleo derler, Cleopatra'nın kısaltılmışı.
Me llaman Cleo, por Cleopatra.
Kleopatra, Mısır, Sfenks... yılan... kaplan...
Cleopatra es Egipto, la esfinge... la cobra... la tigresa...
Seninle Kleopatra'nın gemisine bile binmem.
No quiero subir al barco de cleopatra contigo.
Hey Cleopatra, resmimi çeker misin?
¡ Eh, Cleopatra! ¿ Me fotografiabas a mí?
Hoşça kal, Cleopatra!
Adios, Cleopatra.
Cleopatra?
¿ Cleopatra?
Selam, Cleopatra!
Hola, Cleopatra.