Comes traduction Espagnol
3,366 traduction parallèle
O zaman, yemek yememiş halinle çalışmaya mı geldin?
Entonces, si ni siquiera comes... ¿ cómo tendrás energía para trabajar?
Çok fazla yersen şayet...
# Si comes mucho #
Yiyince daha iyi kafa yapıyor. Daha rahatlıyorsun.
Cuando te la comes, se supone que es más suave.
Ebeveynlerin ölmüş olsalar bile, yine de gülebilir ve yemek yiyebilirsin.
Incluso si tus padres fallecen, todavía comes y hay ocasiones para sonreír.
¶ Zamanı geldiğinde hepimiz savaşırız
¶ There comes a time'when every man must fight
- Başka şeyler yerim.
¿ Qué comes? Como otras cosas.
Günlerdir bir şey yemedin.
Hace días que no comes.
Then whatever comes I know we'll take it all in stride
Cuando llegue lo que llegue calmada estare
Bir ısırık alacağım deyip devam ediyorsun.
Con uno solo te comes todo.
Ne yersen osun.
Eres lo que comes.
Pasta yiyince hemen yumuşuyorsun.
Comes pastel y te pones sentimental.
Günde 10 bin kalori almazsan burada 5 dakika dayanamazsın.
Si no comes diez mil calorías hoy no durarás cinco minutos afuera.
Yemek istemiyor musun?
¿ No comes?
Yemek yemezsen o yüzme müsabakalarını nasıl kazanacaksın?
¿ Cómo vas a ganar los torneos de natación si no comes?
- Patates püreni elinle mi yedin?
- ¿ Comes el puré con las manos? - ¿ Quieres en serio...?
Ve cips yediğinde nefesin kokuyor.
Y cuando comes patatas sabor ranch tienes mal aliento.
Bazen ayıyı yersin, Ve bazen, ayı seni yer.
A veces te comes al oso, y a veces el oso te come.
- Hiç yemiyorsun.
- Comes tan lento.
Ne yiyorsun öyle Mingus?
¿ Qué comes, Mingus?
Sen et yemiyorsun.
Tú no comes carne.
Sen böyle şeyleri hiç yemezdin ki.
Nunca te comes cosas como esa.
Uzamışsın Abe ama anlaşılan pek yemek de yemiyorsun.
Estás creciendo, Abe. Aunque parece que aún no comes mucho.
"Etini yemeden önce puding yiyemezsin." değil mi?
¿ Cómo te comes el pudín si no comes la carne?
Ufak hediyesini yemezsen yüzüne tükürmüş olursun.
Y si, uh, no te comes su pequeño regalo, estás escupiendo en su cara.
Hey, Hare Krishna. Sen neden yemiyorsun?
Hare Krishna. ¿ Por qué no comes?
Eğer yediklerin seni susatıyorsa, bunun nedeni fazla aç olmadığındır.
Si lo que comes no te araña, es porque no tenías hambre. "
Sen yemiyorsun. Ama ikiniz için yemelisin, Therese.
No comes, hay que comer por dos.
Tamam, ahbap, şimdi değil... Fasulyelerini yersen, söz dondurma vereceğim.
Está bien, Max, aún no... si comes tus frijoles te doy tu helado, te lo prometo.
Bazen McDonalds yemek yardımcı oluyor.
A veces, ayuda si comes algo de McDonald's.
Teyzeler gibi araba kullanıyorsun, yaşlı kadınlar gibi yemek yiyorsun. Sen bir kızsın.
Conduces como una tía, y comes comida de vieja.
Görünen o ki, bir süredir pizza yemiyorsun.
¡ Parece que hace tiempo que no comes pizza!
Yediğin yerde sıçma.
No cagues donde comes.
Ne kadar acı biber yiyebileceğinden nasıl biri olduğunu söyleyebilir.
Él puede decir qué clase de hombre eres por la cantidad de chiles que comes.
Yemeyecek misin? - Hayır.
No comes?
- Zayıflamışsın. Sana bakmıyorlar mı?
- Te ves delgado. ¿ Comes?
"Yediğin kaba pisleme."
"No cagues en el plato donde comes."
Bir kuş gibi yiyorsun.
A que comes como pajarito.
Yemeğini bitir, seninle bir yürüyüşe çıkalım, ne dersin?
Te comes todo, te levantamos y salimos a dar un paseo. ¿ Qué dices?
Hepsini yemedin, değil mi?
- ¿ No te los comes todos, eh?
- Tek başına mı kahvaltı yapıyorsun?
- ¿ Comes solo?
- Kızarmış ekmek mi yiyorsun?
- ¿ Tú comes tostadas?
İnsanları geceleyin yersin.
Comes gente en la noche.
İnsanları geceleyin yemezsin!
Comes gente en la noche.
Sadece bal mı yiyorsunuz?
¿ Solamente comes miel?
Olmaz, çorba yemediğini söylemiştin.
No, dijiste que no comes sopa.
Buraya geldiğiniz her zaman dondurma yiyorsunuz.
- Tú comes helado cada vez que vienes aquí.
Abi, yemek yerken su içmemelisin.
Hermano, no deberías beber mientras comes.
- Evet. "Bacalao" mu yiyorsun?
¿ Comes bacalao y todo eso?
Niye bu kadar çok ekmek yiyorsun Black?
Comes mucho pan, Negro, tienes que dejarlo.
Bu kadar ekmek yediğin için mantar enfeksiyonu kapacaksın.
Te va a dar una infección con la levadura si comes tanto.
- O kadar cips yersen olacağı bu.
Es lo que ocurre cuando comes muchas papas fritas.