Copa traduction Espagnol
12,332 traduction parallèle
Bardak kırma kısmı en sevdiğim bölümdür.
Mi parte favorita es cuando pisan la copa.
Bugün doldurulmuş fırında patates ile brokoli pirinç ve meyve tabağı ile servis edilen haşlanmış kalkan ve patates kızartması ile biftek sandviç var.
Hoy tenemos... patata horneada rellena con brócoli al costado, halibut a la sartén servido con arroz y una copa de fruta, y un sándwich de carne que viene con patatas fritas.
Kızartma istemiyorum, meyve tabağı alabilir miyim yerine?
¿ Si no quiero las patatas fritas, podría ser con la copa de fruta?
Göğüslerimi küçültürsem daha fazla iş kaparım sanıyordum.
Bueno, creí que tendría más trabajo... si me reducía una talla de copa. Así me vería más recta.
Birer içki için.
Tomen una copa. Siéntense.
Gel de bizimle iç.
Tómate una copa con nosotros.
Restorandaki adamlarla bir şeyler içmek için dışarı çıktım. Meraklanmanı istemedim.
Salí a tomar una copa con esos tipos del restaurant, y no quiero que te preocupes.
- Sana bir içki daha getireyim.
- Déjame buscarte otra copa.
- Olur. Şampanya alayım.
Sí, una copa de champagne.
- Bir bardak şampanya için çok mu erken?
¿ Muy temprano para una copa de champagne?
- Bir tas getir.
- Agarra una copa.
- Ah, dokor, sizi içecek birşey getireyim mi?
¿ Doctora, puedo traerle una copa?
Bir içki daha almaz mısın?
¿ Quieres otra copa?
Sanırım onlarla beraber içmemizi istiyor.
Creo que él quiere compartir una copa.
Bir içki sadece.
Una copa.
- Kabın içindesin.
- Estás en una copa.
Bana bir içki ısmarlamak ister misin? Tabii.
¿ Aún quieres invitarme una copa?
Bir içki ısmarla mesela?
No sé, ¿ invítame una copa?
Yarın akşam bir içki nasıl olur?
¿ Qué tal una copa mañana?
Bir içkiyi hak ettik! Kadeh kaldıralım.
Esto amerita una copa.
- Peki yarın ne yapıyorsun? - Kapa çeneni. Ödüm patladı.
Una copa de Chianti y una mariscada.
Bana bir içki söyle, aşkım.
Cómprame una copa, mi amor.
Hadi, bir içki içelim Naomi.
Vamos, tómate una copa.
- Bir şeyler içmeye geldim.
Pensé que podría tomarme una copa.
Sana içki alayım.
Te traeré una copa.
Size bir içki alabilir miyim?
¿ Le traigo una copa?
- İçki içmem lazım.
- Necesito una copa.
Buraya gel. Bir içki içelim.
Vamos, tomemos una copa.
Al bakalım.
Sólo una copa.
Arada sırada, akşam yemeğimle birlikte... ikinci kadeh şarap içmişliğim olmuştur.
Bebo una segunda copa de vino con mi cena... de vez en cuando.
Bize birkaç içki getirmek istiyorsa birak getirsin.
Si quiere traernos una copa, déjalo.
- Bir seyler içebilir miyiz?
¿ Puedo ofrecerte una copa?
Evet. Evet, bir seyler içmeyi çok isterim.
Sí, me gustaría tomar una copa.
Bir seyler vereyim size.
¿ Una copa? ¿ Rémy?
Barda ilk sürahiyi ben alacağım.
Invitaré a la primera copa.
- Gerçek bir içki! - Evet, evet.
- ¡ Una copa de verdad!
Adamım bana sadece bir içki ver.
Solo quiero una copa.
Drink my cup
Bebe de mi copa
Ve beyaz bir kadeh şarap?
¿ Y una copa de vino blanco?
- İçki ister misin?
- ¿ Quieres una copa?
- kıza içki getir!
- ¡ Trae una copa a la chica!
- Şarap ister misin? - Evet. Gündemime anarşinin yaklaştığını yazdım.
- ¿ Quieres una copa de vino?
Ben hep bu bardağı kullanıyorum.
Siempre tomo en esta copa.
Bana bir içki lazım.
Necesito una copa.
Hadi içelim!
¡ Tomemos una copa!
hadi gidip içelim.
Vamos por una copa.
Körkütük sarhoş olana kadar içtim.
Bebí hasta que no podía levantar la copa.
Kadehini doldurun.
Llénale la copa.
Gece yarısı gösterimine yetişiriz, Thornton'dan içecek alırız.
Veremos la función de medianoche, tomaremos una copa en Thornton's...
İçeceğiz sadece.
Solo una copa.
Bir de yanındaki adam işte. Sahneye alalım sizi. Aman Tanrım!
Oh, lo siento, ¿ quiere una copa de vino?