English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ D ] / Dachau

Dachau traduction Espagnol

103 traduction parallèle
Struthof, Oranienburg, Auschwitz Neuengamme, Belsen, Ravensbruck, Dachau -
Struthof, Oranienburg, Auschwitz, Neuengamme, Belsen, Ravensbruck, Dachau.
İşte, hepsi bu kadar.
En Dachau.
Dachau "
Dachau "
Annesinin ismini Dachau listesinde buldu, iki küçük kardeşiyle.
Encontró los nombres de su madre y de sus hermanos en la lista de Dachau.
Örneğin buradan fazla uzak olmayan Dachau adında bir yer vardı.
Por ejemplo, hay un lugar llamado Dachau no muy lejos de aquí.
- Dachau ve Belsen'de miydiniz? - Evet.
- ¿ Estuvo en Dachau y en Belsen?
Kamyon kasalarında gelenlerin resimleri havasızlık ve susuzluk yüzünden. Dachau yolculuğuna dayanamamışlar.
Los cadáveres de aquellos que habían llegado en vagones, sin comida y sin aire, que no habían sobrevivido al viaje hasta Dachau.
Dachau'daki idamlara şahit olan birisi şöyle diyor :
Un testigo de una ejecución en Dachau dio la siguiente descripción :...
Ya gecenin bir yarısında komşularımız Dachau'ya sürüklenirken neredeydik?
¿ Cuando arrastraron a nuestros vecinos en mitad de la noche hacia Dachau?
Sen Dachau'ya giderken, ben de oradaydım.
Cuando tú entraste en Dachau, yo estaba allí también.
Tabii onlar Dachau ya da Mauthausen'deki kampa gidenler kadar zayıf değillerdi.
Claro está, no estaban tan flacos como en los campos... en Dachau... o en Mathaüsen.
Stutthof, Oranienburg, Auschwitz Neuengamme, Belsen, Ravensbruck, Dachau...
Struthof, Oranienburg, Auschwitz... Neuengamme, Belsen, Ravensbrück, Dachau...
Bize "Nazi" diyenler... bazılarımızın Dachau ve Buchenwald'tan sağ kalanlar olduğunu bilmiyorlar.
Aquellos que nos llaman Nazis no saben que entre nosotros hay supervivientes de Dachau y Buchenwald.
Dachau'ya.
A Dachau.
Almanlara her mahkûmu eli kolu bağlı verecek kadar alçalan Avrupa'daki tek kurum.
Escapé el 25 de Agosto de 1944. El tren llegó a Dachau el 27.
25 Ağustos 1944'te firar ettim. Tren Dachau'a ayın 27'sinde vardım. Ailemin orada olduğunu o zaman öğrendim.
Lurs, Argèles, Rivesaltes, Fortbarreau, Drancy, y muchos otros.
Dachau'ya konuldum.
Me lo han hecho en Dachau.
İtalya'da Dachau'dan bahsediliyor mu?
¿ Se habla de Dachau en Italia?
Neymiş bu Dachau?
¿ Qué es Dachau?
Dachau'nun konukları ; Yahudiler, Komünistler benim gibi Sosyalistler, ve her çeşit karşı görüşlüler.
Los invitados a Dachau son judíos, comunistas socialistas como yo, opositores de varios colores.
Mahzende mi?
¿ En Dachau?
"Çalışmak özgürleştirir." Dachau'daki örnek toplama kampında böyle yazıyordu.
"El trabajo te hace libre" en las puertas de Dachau, un campo de concentración modelo.
İşgâl altındaki Avrupa'da, Dachau'daki kampın örnek olarak alındığı bir toplama kampı sistemi mevcuttu.
Toda la Europa ocupada tenía un sistema de campos de concentración basado en el modelo de campo, Dachau.
Burası Dachau ya da Ravensbruck değil.
Esto no es Dachau, ni Ravensbruck.
Trausteiner! Dachau'da Komutan Yardımcısı!
Trausteiner, ayudante del comandante de Dachau.
Annemi ziyaret etmek için hastaneye gitmiştik yanına gittim ve tıpkı Auschwitz veya Dachau'dan sağ çıkabilmiş olanlara benziyordu.
Fuimos a verla al hospital, entré a verla... y me recordó a un superviviente de Auschwitz o Dachau.
Orası buradan çok daha güzeldi.
Dachau era mucho más lindo que Auschwitz.
Bu Dachau'daki yüzme havuzu.
Esta es la piscina en Dachau.
Treblinka'mız da vardı, Dachau, Aushwitz ve Majdanek, Biliyorum.
Tambien tuvimos Treblinka Dachau, Auschwitz y Majdanek,
O parlak fikirlerini al, giderken yanında Dachau'ya götür.
Lleve consigo ese brillante pensamiento... Cuando vaya de nuevo a Dachau.
Zaten olayları bildiğimden Dachau'ya kaçıyordum.
Si yo supiera, estaba huyendo de Dachau.
Dachau.
Dachau.
Münih'in eteklerindeki bir toplama kampından geriye kalanlara göz atayım dedim. Dachau.
Decidí visitar los restos de un campo de concentración en las afueras de Munich,
Tura katılıyorsun.
Dachau
Bu Dachau'dan, ve bunu Dora kampinda buldum.
Esto es de Dachau, y me encontré con este en el campo de Dora.
Dogunun liderlerini hayatlarini... Dachau da gecirmekle sucluyorum.
Yo acuso a los líderes del Este... de haber pasado su vida en Dachau.
Dachau toplama kampında görüp kaydettikleri... kolay unutulacak cinsten değildi.
Al campo de concentración de Dachau, el cual vieron, filmaron y no podrían volver a olvidar.
Yıllar süren dehşet ve aşağılanmadan sonra... Dachau'da ilk dinsel törene sıra gelmişti.
Tras años de horror y degradación era hora para el primer servicio religioso en el campo de Dachau.
Dachau'nun kurtarılmasından 10 gün sonra, 8 mayısta... dünyanın uzun zamandır beklediği haber geldi.
El 8 de mayo, 10 días después de la liberación de Dachau llegaron las noticias que todo el mundo había esperado durante tanto tiempo.
Ivan Moffat bana 1945 mayısında yaşadıkları bir günden söz etti. Dachau'daki toplama kampından ayrılmışlar.
Ivan Moffat me contó que aquel día de mayo de 1945 cuando dejaron atrás el campo de concentración de Dachau.
Bu, Dachau postanesinde mektupların damgalandığı bir mühür.
Este es el sello usado para marcar las cartas en aquella oficina de Dachau.
— Büyük ihtimalle Dachau'ya.
- Probablemente Dachau.
Havandan geçilmiyordu ben de dedim ki ; "Bir gün bu adamla Dochau'da taş taşıyor olacağım."
Andabas relajándote... Y me dije, "Algún día estaré en Dachau con ese chico, moviendo piedras."
Dachau'da Nazilerin eczacılık kimya dalındaki tıbbi deneylere karışmıştı.
Estuvo involucrado en experimentos médicos en Dachau... algo relacionado con la Sección de... Química Farmacéutica de los nazis.
Dachau'da aşılandığını söylüyor.
Según él, le inocularon algo en Dachau.
Bay Pachelogg, Dachau kampında mahkum iken, tıbbi deneylerde çalışmanız istendi mi?
Señor Pachelogg, mientras estuvo preso en Dachau... ¿ le fue pedido tomar parte de un experimento médico?
Dachau'da, Walter Rosenblum çekemeyecek kadar şok içindeydi.
En Dachau, Walter Rosenblum estaba demasiado impactado para fotografiar.
- Karısını ve metresini Dachau'ya yolladı.
- Mandó a su mujer y a su amante a Dachau.
Dachau'da belimi kırdılar.
En Dachau me rompieron la espalda.
Dachau'da.
- Si.
Dachau'da.
En Dachau.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]