Dcs traduction Espagnol
53 traduction parallèle
Öyle ki, DCS'nin genel müdürü... Jeffrey Barlow'a bu memorandumu yazdırdı.
Suficiente para causar el siguiente memo... de Jeffrey Barlow, CEO de DCS.
Ben DCS Molloy. Bu da DS Jobson.
Soy el DCS Molloy, este es el DS Jobson.
Pekala, senin için sabah ilk iş Baş Müfettiş Molloy ile birebir görüşme ayarlayacağım.
Bien. Te arreglaré una exclusiva a primera hora de la mañana con DCS Molloy.
- DCS John Nolan, 20 yıllık deneyimi var, benimle iki kez çalıştı.
Comisario en jefe John Nolan 20 años de experiencia, hizo dos tours conmigo.
Eğer DCS ofisini yapabileceği bir şey varsa ben desteğimi bırakırım.
Si hay algo que la D.C.S pueda hacer. Con esto concluyo mi caso.
Biliyorum. Teşkilat torpil yaptı.
Lo hago ahora, cortesía del DCS.
Demek DCS, birimimin biraz CIA elemanı gerektiği sonucuna varmış.
Así que el DCS decidió que mi división... necesita una dosis de realeza de la C.I.A.
Doğrusu, birimdeki atamalar konusunda hala belirsizlikler var.
Honestamente, sigo teniendo problemas... con que el DCS lo haya instalado en mi división... sin mi permiso.
DCS'nin senin iznine ihtiyacı yok.
El DCS no necesita tu permiso.
Diğer konularla birlikte bunu da D.C.S.'e bırakın.
Lleva esto al DCS con los otros historial
Eğer DCS'in eski başkanıysan ve sen görevdeyken en dikkat çekici şey soğuk savaştan beri en fazla gizli operasyon istatistiği ise elbette biraz yorum da olacak.
Bueno, puesto que eres el anterior DCS, y tu estadística más notable es que dirigiste... más operaciones secretas que cualquier otro desde la guerra fría, va a haber algunos comentarios.
DCS hala benim.
Aún soy el DCS.
Eski patronunun yardımı gereken bir DCS.
El DCS que necesita una pequeña ayuda de su antiguo jefe.
Herhalde DCS'e çağrıldı.
Creo que fue llamado por el DCS.
DCS mi?
¿ El DCS?
Varsayalım, güvenlik komitesi DCS'in başkanı olarak sana geldi.
hipoteticamente, si fue acercado Por la comisión investigación de antecedentes para hacerse cargo del DCS,
Direktör ve Genel Konsey şimdiden senin DCS olarak yerine aday arıyor.
El director y el consejero general Ya estan buscando tu reemplazo como el DCS.
DCS görevini, kabul etmelisin.
El trabajo de DCS, tienes que tomarlo.
Evde yalnızken kafasını çarptı, Tıpkı polise, dedektiflere ve amirlerimize anlattığımız gibi oldu.
Se golpeo la cabeza, estando sola en casa, eso fue lo que le dijimos a la policia y al DCS y a nuestros supervisores.
Teşkilattaki 10 yılımda sizin bölümden randevu bile alamamıştım.
Diez años en la agencia Yo nunca podría tener una reunión con el DCS y ahora..
DCS yolda.
La DCS está en camino.
Bana haber vermeden, personel daire başkanının yanına sürüklemek gibi mi?
¿ Cómo arrastrarme sin avisar delante del DCS?
Başkanın oğlu eğitimini tamamlamış geliyordu.
El hijo de un DCS venía de la granja.
DCS konuşmanın kaydını talep etti.
El servicio de defensa clandestina requirió la grabación.
Ben de şimdi raporumu DCS'e götürmek üzereydim.
Estoy llevando mi informe al D.C.S ahora mismo.
Söylentiler DCS'in bundan haberi olduğu yönünde.
Hay un rumor que dice que el DCS estaba incluido en esto.
DCS'in Lestrade'ı görevden alıp soruşturmayı askıya almaktan başka çaresi kalmadı.
DCS no tuvo opción más que suspender a Lestrade, en espera de una investigación.
Az önce DCS herkesi konferans salonuna toplantıya çağırdı.
DCS acaba de llamarnos a todos a la burbuja para una reunión conjunta.
Sen de Gizli Servis başkanlığı için gelmişsin.
Tú también te estás preparando para el trabajo del DCS.
Gizli Servis başkanı olan ilk kadınla çalışmanın ne kadar büyük bir onur olduğunu söyleyebilir miyim?
¿ Puedo decir que es un gran honor trabajar para la primera mujer DCS?
Şimdi de CIA özellikle seni arıyor. Karakol amirinden eski gizli ajan Henry Wilcox'a kadar.
Y ahora la CIA te está persiguiendo específicamente a ti, desde el jefe de la comisaría local hasta un ex-DCS, un hombre llamado Henry Wilcox.
Eric, başkanlık görevini senin değil de benim aldığımı sindirmek için biraz zamana ihtiyacın varsa...
Eric, si necesitas un poco de tiempo para procesar el hecho de que conseguí el trabajo de DCS y tú no...
Bay Anderson tam burada ve Joan Campbell'ın başkanlık görevinde seni sahanın dışına itmesini dengelemek için beni ya da çalışanlarımı aşağılamandan keyif almıyorum.
El Sr. Anderson está justo aquí, y no me gusta que amenaces con dejar caer tu martillo sobre mí o mi gente para compensar el hecho de que Joan Campbell te dejara fuera para el trabajo del DCS.
Sen Gizli Savunma Servisi görevi için gelmişsin.
Te estás preparando para el trabajo del DCS también.
Yerel karakol şefinden eski Gizli Sevis çalışanı Henry Wilcox'a kadar.
Cada hombre desde la estación local hasta el ex-DCS, un hombre llamado Henry Wilcox
Gizli Servis Başkanı olan ilk kadın için çalışmanın ne denli büyük bir onu olduğunu söyleyebilir miyim acaba?
¿ Puedo decir que es un gran honor trabajar con la primera mujer de DCS?
Söyletiniye göre seni Arthur'un yerine Gizli Servisler'in başına getirmek istiyor.
Se rumorea que esta golpeando el tambor para tenerte a ti como remplazo de Arthur como DCS.
Ben Arthur Campbell, CIA'de eski başkan ve emekli denizci.
Soy Arthur Campbell, ex DCS de la CIA y un hombre de la Marina.
Eski CIA müdürü neden bizim güvenli evlerimizin birisinde?
¿ Por qué un ex DCS de la CIA está en una de nuestras casas francas?
Benim mi DCS olmamı istiyorsunuz?
¿ Me quieres como D.C.S.?
Senin DCS olarak görevine devam etmeni istiyor, Calder ve Joan seni de tekrar DPD'nin başına atadı.
Él ha decidido que te quedes, Calder, ocupando tu actual puesto como D.C.S., y ponerte a ti, Joan, de nuevo a la cabeza del D.P.D.
DCS olarak gayet iyi iş çıkarıyorsun ama senin işin henüz resmi değil.
Mira, has estado haciendo de D.C.S. realmente bien, pero aún no es oficial.
DCS işini Calder'a verdiler.
Le dio el puesto de D.C.S. a Calder.
DCS'i Joan'a vermediklerini duydum.
Oí que Joan pasará a ser de nuevo D.C.S.
Hey, bir sorum var DCS iken Annie Walker adında bir ajanla çalıştın mı?
Oye, una pregunta... cuando estabas en el D.C.S., ¿ trabajaste con un operativo llamada Annie Walker?
Sen DCS'deyken aramızda bir sürü sır vardı ama farklı hissettiriyordu, çünkü aynı çatının altında, aynı insanlarla çalışıyorduk.
Cuando tú eras Director del servicio clandestino, teníamos un montón de secretos entre nosotros. Pero era diferente, porque trabajábamos bajo el mismo techo, para las mismas personas.
Tamam, herkes ateş etmeye hazır olsun.
Todos estén atentos de cabezas calientes y DCs.
Hırsız mı?
- ¿ Merodeadores? - ¿ DCs?
Hayır, Grs falan da değiliz.
¿ DCs? No, no somos DCs.
Grs?
¿ DCs?
Uh, grs haydut..
DCs, descarriados.