Denis traduction Espagnol
498 traduction parallèle
- Denis hasta mı?
- ¿ Denise está enferma?
Denis'de olamaz.
Denise no es capaz de eso.
Kabullenmemek için size saldırmış ve sevgilin olan Denis.
Se cebó en ud., que no respondía a sus insinuaciones... y Denise que era su amante.
Francis ve Denis, tango virtüözleri.
Francis y Denis, los virtuosos de tango.
Şimdi de herkesi, Francis ve Denis ile İspanya'ya davet ediyoruz.
Y ahora, todos a España con Francis y Denis.
Paris'in Saint-Denis bölgesinden Milletvekili başkanı.
Diputado Chambris, del distrito parisino de Saint-Denis.
Saint-Denis bölgesi milletvekili... devamlı olarak, bu mecliste bulunmayacak...
Sr. Presidente, el diputado del distrito de Saint-Denis... se ausentará de esta asamblea. De modo permanente.
Sayın Başkan, size Saint-Denis bölgesinden yeni milletvekilini tanıştırabilir miyim?
Sr. Presidente, ¿ puedo presentar al nuevo diputado de Saint-Denis?
- Denis.
- Denis.
Ben Denis Archer, valinin yardımcısı.
Soy Denis Archer, el asesor del gobernador.
Denis Bon Marche eczanesinde çalıştığınızı söyledi.
Denis me dice que trabaja en la farmacia Bon Marche.
- Denis?
- ¿ Denis?
- Denis Archer, yardımcım.
- Denis Archer, mi ayuda de campo.
- Senin fikrin ne, Denis?
- ¿ Qué opinas, Denis?
Yani, Denis Archer, Margot ile ;
Digo, Denis Archer se casa con Margot.
Bloomsbury'deki kokteyl partide Margot'a bakan adam... Ya da bir çağ davetinde- - Denis Archer'ı kıskanırlardı.
Quizá los hombres que verán a Margot... en un coctel en Bloomsbury... o en un té literario... envidiarán a Denis Archer.
Ama yatan arkadaşlarım var.
Me dijeron... que si quería, tenía que ir a la calle St-Denis.
St. Denis kilisesine hangi silahları koydun?
¿ Qué armas mostró en la iglesia de Saint Denis?
Yaralanmasına rağmen, zırhını kutsal bir emanet olarak gösterdi.
En Saint Denis, expuso su armadura..... a ser adorada como una reliquia.
Fransa temsilcisi, Doktor Denis Leveque, söz istiyorlar.
Tiene la palabra el dr. Dennis Laveque, representante de Francia.
Geçen gün havaalanından dönerken, arabam Saint Denis yolunda arızalandı.
No le he contado lo que me sucedió el otro día después de... haberlo acompañado a Orly. Como por casualidad, mi coche sufrió una avería en la calle St.
Rue St. Denis'e gitmek istemem.
Lo que sea con tal de salir de la Rue St. Denis.
Almanlar Saint-Denis ve Duniere'de polis karakollarını silâhsızlândırdılar.
Los alemanes han desarmado las comisarías... de Saint Denis y Asnières.
- Denis Law'musunuz?
- ¿ Va a hacer de Denis Law, de delantero?
Her neyse, Denis Law bu hafta yıkanıyor.
Bueno, Denis Law está lesionado esta semana.
Bence hayatta nereye giderseniz gidin insanlar sık sık kaybedecek neleri olduğunu düşünürler.
Denis Rake era un niño. Actualmente, es más viejo que yo.
Diğer pek çok Maquis grubu gibi "The Mont-Mouchet" merkezi Auvergne olan, zorla çalıştırılan grup üyelerinden oluşuyordu.
Los alemanes hicieron un ataque total y Denis Rake aterrizó justo en medio de la batalla.
Bilmediğimiz şey Denis Rake'in Fransa'ya vardığı gece Almanların ani bir saldırı yaptığı ve Denis Rake'in savaşın ortasına balıklama daldığıydı.
Pasó la noche en el árbol, del que bajó al día siguiente para enviarnos un mensaje diciendo había llegado de forma algo inesperada y que todo estaba bien. Gaspard estaba a cargo de los Maquis. Debo decir que estoy muy orgulloso de mi seudónimo "Gaspard"
Merhaba, ben Denis Compton.
Hola. Soy Denis Compton.
Sanırım, St. Dennis'te bir İngiliz kampında.
Hay un campo en Saint Denis para los ingleses, creo.
St. Denis civarında iş tutan bir fahişe.
Se vende por Strasbourg Saint Denis.
St. Denis'deki fabrikaya gitmemiz gerekiyordu.
Teníamos que ir a ver la fábrica del llano Saint Denis.
Benim için bu Saint-Denis, Boulon.
Para mí es Saint-Denis, Boulon.
Saint-Denis'e git.
Tienes la oportunidad de Saint-Denis.
Denis, hokeyin ince noktalarını kimi izleyicimizin bilmediği malum.
Denis, algunos de los oyentes no conocen el hockey sobre hielo.
Hey, Denis.
Hola, Denis.
"Yeni kaleci Denis Lemieux, Chiefs'le ilk muhteşem sezonunu sürdürüyor..."
"El portero Denis Lemieux sigue su brillante temporada con los Chiefs..."
Gidelim Denis.
- Palos. Vamos, Denis.
Denis, sözleşmeni bana devredersen, kayıplarını karşılarım.
Denis, si me cedes tu contrato, prorratearé tus pérdidas.
Andrea Denis'in yaptığı kocaman pasta var. Ayrıca Lin'in yarışmaya katıldığı şu pastayı da unutma.
Y en la gran boda, varias acompañantes de la novia entreteniendo.
Ben yaparım, Denis.
Ya contesto yo, Denis.
Denis ve ben sizinle görüşmeyi çok istiyoruz.
Denis y yo estamos deseando conocerle.
Sir Denis Eton-Hogg'la tanışmanızı istiyorum.
Quiero presentarles a sir Denis Eton-Hogg.
Denis, buraya gel! Buraya gel.
Denis, ven acá.
- Çok memnun oldum.
Chicos, sir Denis Eton-Hogg.
Silahlarımızla St. Denis sokağını kontrol edebiliriz.
Controlaremos toda Saint-Denis. No se acercarán.
Demişlerdi ki çok istiyorsan eğer, St-Denis sokağına git.
Así que fui... y le pregunté a algunas chicas,
St Martin yolu değil, St Denis.
Vamos a ver, ¿ qué ibas a hacer en la calle St. Martín? St Martín no, St.
Denis Rake bir çocuktu.
Era asombrosamente valiente.
Biz de Denis Rake'i bir telsiz operatörü olarak gönderdik.
Lo que no sabíamos era que en la noche que Denis Rake llegó a Francia,
Doğum yeri Bobigny Seine St. Denis.
Seine St. Denis.