Dostlarımız traduction Espagnol
1,832 traduction parallèle
Dostlarımız olsalardı Martin, ben kim olduklarını bilirdim.
- Si fueran nuestros, Martijn... - yo los conocería.
Lütfen yaşlı dostlarımıza yardım edin ve onları yalnız bırakmayın.
Por favor, ayuden a nuestros vecinos ancianos a disfrutar el placer de la lectura.
Dostlarımız için müzik, lütfen.
Una'pavana'para nuestros amigos, por favor.
Kolej çocukları, yetişkin dostlarımız, tecrübeli erkekler.
Chicos universitarios, compañeros mayores, hombres con experiencia.
Tüm dostlarımız geliyor ve şey gibi görünmesini istemiyorum.
Todos sus amigos van a venir, y no dejaré que ella se vea como una...
Küçük dostlarımız, arılar.
Nuestras amiguitas, las abejas.
Dostlarımız.
Ambos amigos.
Evet, şey, gerçekten de dostlarımız kimmiş öğrendik.
Bueno, ciertamente descubrimos quiénes son nuestros amigos.
Kendi dostlarımız ve kendi çiftçilerimiz bundan korkuyor.
¿ Lo has hecho? Nuestros propios tíos tienen miedo de estas cosas.
Bu bülteni size değerli dostlarımız Peterson Tarım Ürünleri şirketinin katkılarıyla sunuyoruz.
¿ Qué te trae nuestro patrocinador Viveros Peterson.
Bu yasalar hayvanları korumak için var, ama şerifin elindeki gücü yanlış kullanması ne yazık ki sadık dostlarımızın özgürlüğünün kısıtlanmasıyla sonuçlanabilir.
La ley fue creada para proteger a los animales pero que el sheriff que utilizar la fuerza para acortar la vida de nuestros simpáticos animales.
Eski dostlarımızın öyle bir yola girmesine izin vermeyiz, doğru mu?
No podemos dejar que viejas amistades se interpongan entre nosotros, no?
Gerçek şu ki, bu dostlarımızın hiçbişeyden çaktığı yok
La verdad es que Buddy no distingue la ficción de la realidad.
Bulabileceğimiz bütün dostlarımıza ihtiyacımız var bunun için Napoli Kralı Federico'ya yatırım yapıyoruz.
Tenemos como número de aliados. Y es por eso que invertimos El rey Federico de Nápoles.
Bizimle gelen dostlarımız ve kardeşlerimizi orada bırakıp gidemeyiz!
Amigos y hermanos que vinieron con nosotros. No podemos dejarles allí.
Anlaşıldı mı? Ve Sovyet dostlarımızı "Khrushchev'i de becer." gibi laflarla aşağılamayacaksın.
Y no insultamos a nuestros amigos soviéticos con frases tipo "joder a Jrushchov".
Tüylü dostlarımız bu soğuğa dayanıyorsa ben de dayanırım.
Si nuestros amigos emplumados soportan el frío, entonces yo también puedo
Tüm dostlarımız, sevdiklerimiz...
Nuestros amigos...
Gerçek olsa da olmasa da dostlarımız bu parayı almaya gelecek.
Falso o no, nuestros amigos volverán por él.
Evet. Laboratuarımız buradaki dostlarımızla anlaşma yaptığımızdan beri çalkalanıp duruyor.
Sí, nuestro laboratorio ha estado trabajando en eso desde que llegamos a un acuerdo con estos amigos.
Dostlarımızın neden öldürüldüğünü öğrenmek istiyoruz. Ronon...
Quiero saber por qué fueron asesinados mis amigos.
Her neyse, düğünümde tam da rahibin ve dostlarımızın önüne çıkmıştım ki sara nöbetim tuttu ve mihrabın... önünde alabalık gibi çırpınmaya başladım.
Como sea, eso fue el día de mi boda en frente del sacerdote y todos nuestros amigos en torno del altar como una trucha epiléptica cuando escuche a su padre decir :
- Belki ben... Dostlarımızın önünde bana niye yapamazsın dediğini açıkla.
Tal vez yo pueda- -... apreciaría que delante de nuestros amigos me digas por qué dudas de mi palabra.
Dinlemek icin tek fırsatımız var. Yiğit dostlarımız Ruslar acaba bomba teknolojisini İran'a satacak mı?
Tenemos una oportunidad de escuchar para determinar si nuestros corteses amigos, los rusos van a vender a Irán esa tecnología, que de hecho, es la bomba.
Dostlarımız ilgimizden haberdar mı? Haberdarlar.
¿ Están nuestros pequeños amigos conscientes de nuestro interés, o no?
Dostlarımızı biraz yavaşlat.
Demora a nuestros amigos un poco, ¿ podrás?
- Ve dostlarımızın parası!
- ¿ Y el dinero de nuestros amigos?
Dostlarımız.
, ¿ Nuestros amigos?
Dostlarımız planlarını uygulamak ister.
Nuestros amigos quieren ejecutar su plan.
Ayrıca, polis dostlarımız iş başındayken biz de birkaç taktik sahnesi yakalamış oluruz. Acele et, adamım!
Además de eso, podemos grabar las maniobras tácticas de nuestros amigos policías en acción.
Mutlak bir çöküşten bizi kurtaran tek şey dostlarımız.
Lo único que nos mantiene en pié son los amigos.
Eğer gitmezsem birçok insan ölecek, dostlarımız ölecek.
Si no voy, mucha gente morirá. Nuestros amigos morirán.
Benimle tekrar evlenir misin? Tüm dostlarımızın ve ailemizin önünde.
Cásate conmigo de nuevo, delante de todos nuestros amigos y nuestra familia
Benimle tekrar evlenir misin? Dostlarımızın ve ailelerimizin önünde.
Cásate conmigo otra vez, frente a nuestra familia y amigos.
Benimle tekrar evlenir misin? Tüm dostlarımızın ve ailemizin önünde.
Cásate conmigo de nuevo, delante de todos nuestros amigos y familias.
Dostlarım, vefat eden bu dostlarımızın...
Amigos, sé que estos queridos difuntos...
Evet artık 12. tura geldik dostlar. Kalan kodlamacılarımız 12 yaşındaki Mary Calveretti 13 yaşındaki Rajeeve Subramonian 12 yaşındaki Javier Mendez, Dylan Chiu da Woodland Hills'ten.
Llegamos a la duodécima ronda, amigos, y los cinco participantes que quedan son Mary Calveretti, de 12 años, Rajeeve Subramonian, de 13 años,
Nereye gidiyorsun? Kız arkadaşına mı yoksa dostlarınla kafayı çekmeye mi?
¿ Vas a lo de tu novia o sales con amigos?
Yarışmamız böylece sona ermiş oldu dostlarım.
Así acabó la competencia, amigos.
Dostlarımı, kız arkadaşımı ve kardeşimi geri kazandım.
Recuperé a mis amigos, a mi chica y a mi hermano menor.
Dostlarımız mı?
Amigos.
Neyse, ben ve dostlarım şuradayız.
Mis amigos y yo estamos ahí.
Dostlarım, ortağınız Lucy Bloom nam-ı diğer Lucy McJoseph, nam-ı diğer Josie McBroom.
Muchachos, su cómplice es Lucy Broom conocida como Lucy McJoseph o Josie McBroom.
Onların arkadaşımısınız dostlar?
¿ Sois amigos de estos chicos?
İyi masaya gittim, dünyanın en iyi dostlarıymışız gibi gülümsüyordum. Ve ona şöyle dedim. " Shira, Rory'nin ailenize layık olmadığını mı düşünüyorsun?
Así que la llevo a la mejor mesa, como las mejores amigas del mundo Y le digo, "Shira, no crees que Rory es buena para tu familia"?
Dostlarım çadırı sırayla boşaltırsanız dışarıda neler olduğunu anlayabiliriz.
Amigos por favor, salgan de la carpa de una forma ordenada e intentaremos descubrir qué es lo que pasa ahí fuera y... Lo hice.
- Kahramanlarınız mı? - Evet, azizler böyledir. Kahramanlarım, dostlarım, şefaatçilerimdir.
- Sí, eso son los santos... mis héroes, amigos, intercesores.
İşte bu, dostlarım, striptiz kulübüne kotla giderseniz neden paranızın karşılığını alamayacağınızın sebebidir.
Y por eso, amigos, es que no vale la pena ir a un bar de desnudistas con jeans.
Sahibinin dostları mısınız?
Son amigos del dueño?
Dostlarım... Bugün kilisede Agnes'in inancınızı hissetmesini ve Tanrının ellerinde yükselmesini istiyorum.
Amigos quiero que le hagan sentir a Agnes la ola de fe que hay hoy en esta iglesia alzándola hasta las manos de Dios.
Bizim cesur eski dostlarımız.
- Oh amigos enfadados.