Doğu almanya traduction Espagnol
267 traduction parallèle
Leonard'la bir tür evlilik yaptık. Ama o zaman Doğu Almanya'da Rus bölgesinde yaşayan bir kocam vardı.
Leonard y yo nos casamos en Hamburgo pero yo ya tenía un esposo en Alemania Oriental en la zona comunista.
Şu anda Doğu Almanya'da değil,..
No están en Alemania Oriental.
Doğu Almanya.
Alemania del este.
Doğu Almanya'dan gelmişsiniz.
Usted cruzó a Alemania Occidental.
- Doğu Almanya'daki gibi mi?
- Expropiación. - ¿ Como en la RDA?
Doğu Almanya'dan olmanın ne olduğunu anlarsın böylece.
Descubriría cómo se siente un alemán oriental.
Aklımıza Michael Stewart'ın Nijerya konuşması geldi ve üyelerimizin birçoğu da Willy Brandt'ın Doğu Almanya ziyaretini önerdi.
Pensamos en una versión del discurso de Michael Stewart sobre Nigeria. También hubo algunos votos para representar..
Anneniz Doğu Almanya'da yaşıyor, hem de kendi tercihiyle.
Su madre vive en Alemania Oriental y por su propia opción.
Doğu Almanya'da bir taşra kasabası. Martin Luther'in dinsel devrimi va'z ettiği yer.
Una ciudad provinciana de Alemania Oriental, en la que Martín Lutero predicó una vez la Reforma.
Doğu Almanya'dan iltica ettiğini söylüyorlar.
Dicen que es un desertor de Alemania del Este.
Birleşik Devletler'den Samuelsson ve şurada Doğu Almanya'dan Klaus.
Aquí está Samuelsson de los Estados Unidos, y a su lado Klaus de Alemania del Este!
Bugün Beyaz Saray, Doğu Almanya'da kötüleşen duruma karşılık olarak... sınıra ABD birliklerini yığdığını yalanladı. Başkan adına konuşan Basın Sözcüsü David,...
La Casa Blanca niega que los EE.UU. concentren tropas en respuesta a la detriorada situción en Alemania Este
... NATO Güçleri Doğu Almanya'daki Helmsted'e girdi. ... ve ardından havadan vurmaya başladılar. Hava desteği altında... iki mil boyunca ilerleyen güçler Marienborn'u geçerek Berlin'e ilerliyorlar.
El ejercito de la OTAN ha irrumpido en Helmsted, Alemania del Este y desués de un receso avanzan bajo el soporte aéreo, dos millas sobre Marienborn hacia Berlín
Doğu Almanya'da doğrudan benim emrim altında, 11 tank tümeni ile beraber, 31 tümen var ve Çekoslovakya'da beş tane daha var.
Tengo en Alemania Oriental y bajo mis órdenes directas, 31 divisiones, incluidas 11 divisiones con tanques, y otras cinco en Checoslovaquia.
Charles Moreton, Leeds'den gelen bir üretici temsilcisi Doğu Almanya'da mobilya fabrikalarını ziyaret ediyor.
Charles Moreton, representante de fabricantes de Leeds visitando fábricas de mueblería en Alemania Oriental.
Sayın başkan Amerika yakınlarında 48 nükleer denizaltı var.. Ve 100 bin Sovyet birliği Doğu Almanya'da kümeleşiyor.
Sr. Presidente, tenemos 48 submarinos nucleares acercándose a nosotros, y tenemos 100.000 soldados soviéticos concentrándose en Alemania Oriental.
Anlaşılan dostunuz Doğu Almanya'da 220 volt elektrik kullandığımızı fark edememiş.
Evidentemente, su amigo no se dio cuenta que aquí, en Alemania Oriental... usamos corriente de 220 voltios.
Bu haberin dün Doğu Almanya'da gerçekleşen protestolarla... bir bağlantısı olup olmadığı bilinmiyor.
No está claro si este movimiento es por las protestas de ayer en Alemania Occidental.
Doğu Almanya'da protestolar arttı.
Más manifestaciones en Alemania Oriental
Altmışlarda Doğu Almanya'dan kaçmış.
Huyó del Alemania Oriental en los sesenta.
Yani sizin yarı profesyonel takımınızın Doğu Almanya'nın en iyi sporcularını yenebileceğini mi iddia ediyorsunuz?
¿ Quiere decir que su equipo semi-profesional la puede ganar a los mejores atletas de Alemania del Este?
Ve Doğu Almanya, yedi Texas Angels, sıfır.
Alemania del Este 7... Los Texas Angels, cero.
14-7 önde olan Doğu Almanya şu an topa sahip.
Alemania del Este tiene le balón y la ventaja. 14-7.
Şimdi Doğu Almanya'nın ilk golü geliyor.
Y ahora Alemania del Este está por anotar.
Doğu Almanya başlıyor.
Alemania del Este primero en la 10.
Doğu Almanya 4 puan önde. Oyunda sadece 30 saniye kaldı.
Alemania del Este gana por 4 con sólo 30 segundos por jugar.
24-21, Doğu Almanya.
Alemania del Este gana 24 a 21.
Final skoru : Texas, 27 ve Doğu Almanya, 24.
El puntaje final es de 27 tantos para Texas, 24 para Alemania del Este.
Charne Doğu Almanya'dan.
Charne es de Alemania del Este.
Doğu Almanya, Berlin duvarının bir eşek şakası olduğunu iddia etti.
La RD A ha declarado que el muro de Berlín es una apuesta estudiantil.
Bu sahiden bir 20 dolarlık Doğu Almanya saati.
Es un auténtico... reloj de 20 dólares de la R.D.A.
Doğu Almanya'da yaşıyor şimdi.
Vive en Alemania Oriental.
- Doğu Almanya mı?
Alemania del Este.
Doğu Almanya.
La ex Alemania Oriental.
Doğu Almanya olimpiyat takımı ve geçici görev ekibinde sporcuyken kas yapıcı steroidleri, Amerika'da enerji içeceklerini dağıttıkları kadar çok verdiler.
Cuando era atleta del equipo olímpico de Alemania Oriental... tomábamos esteroides anabólicos tan libremente... como aquí se toma limonada.
Doğu Almanya mı?
- ¿ Alemania Occidental?
Ülkesine gönderildikten sonra Doğu Almanya'da Dresden'e göndermişler bir sigara fabrikasında çalışmak zorunda bırakmışlardı.
Después de su repatriación, fue enviada a Dresden, Alemania del Este... y puesta a trabajar en una fábrica de cigarrillos.
- Morango kardeşler, Doğu Almanya'nın ex-Stasi'cileridir.
- Los hermanos Morango, estos tipos alemanes orientales ex-Stasi.
Sovyet İmparatorluğu Avrupa boyunca Macaristan'dan Çekoslovakya, Polonya ve adını Alman Demokratik Cumhuriyeti yapan Doğu Almanya'ya kadar genişlemişti.
El imperio soviético se extendía a lo largo de Europa en Hungría, Checoslovaquia, Polonia y Alemania Oriental, que se hacía llamar República Democrática Alemana.
Stalin, Walter Ulbricht'i Doğu Almanya'nın yöneticisi olarak seçmişti.
Stalin había escogido a Walter Ulbricht como el gobernante de Alemania Oriental.
Fakat Doğu Almanya, insanların Batıya geçişini durduramamıştı.
Pero Alemania Oriental era incapaz de detener que su gente desertara a occidente.
Grevler ve toplu gösteriler, Doğu Berlin ve Doğu Almanya boyunca patlak verdi.
Huelgas y manifestaciones masivas irrumpieron en Berlín Oriental y en toda Alemania Oriental.
Sovyet birlikleri, Doğu Almanya boyunca isyanı bastırmıştı.
Las tropas soviéticas sofocaron las revueltas en toda Alemania Oriental.
Peki, kendi ordumuzu Polonya'ya ya da Doğu Almanya'ya böyle olaylarda göndereceğimizi düşünmüyorum.
" Bien, yo no creo que nosotros habríamos enviado a nuestras propias fuerzas a Polonia o Alemania Oriental bajo estas circunstancias.
Doğu Avrupa'nın Polonya ve Rusya kesiminde... el değmemiş, devasa yeni reserv kaynakları buluna kadar... doğuyu kolonileştiren yaratıcı Almanya'nın Ari kültür yolunu izlediler.
De allí siguieron el camino de la cultura aria... y de los alemanes creativos colonizando el Este... hasta que finalmente hallaron una nueva reserva sin explotar... en las zonas polacas y rusas de Europa del Este.
1940'ta olandan daha kötüydü. Doğu Prusya'nın tamamı ve Pomerania'nin bir kısmı orta Almanya'da sığınmacıları almaya çalışıyordu.
Preferían dárnoslas a nosotros que verlas violadas por los rusos.
İngiliz ve Amerikalılara kısmen teslim olup doğu cephesindeki birimleri güçlendirmenizi ve böylece, Almanya'nın iki kez yıkımını önlemenizi öneriyor.
Le pide que considere una rendición parcial, para reforzar el frente ruso, y poder evitar, como él dice, la doble destrucción de Alemania.
Sovyetler Birliği, Doğu ve Batı Almanya'daki en karmaşık antremanları yaptıklarını ve Trinidad-Tobago'daki en yeni olimpiyat gücünü kullandıklarını biliyor muydunuz?
¿ Saben que utilizan los métodos de entrenamiento más sofisticados de la Unión Soviética, de Alemania Oriental y Occidental y de la nueva potencia olímpica, Trinidad-Tobago?
Bu gece Doğu Almanya, Batı Almanya çevresinde ki çemberi daralttı.
Esta noche Alemania Oriental cerró su circulo alrededor de Berlín.
Bana bak. Sen beni Doğu Almanya'dan çıkardın.
Me sacaste de Alemania Oriental.
- Almanım. Doğu Almanya'dan.
De Alemania.