English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ E ] / Eco

Eco traduction Espagnol

1,724 traduction parallèle
Ölüm yansıması da ne?
¿ Qué es un eco mortal?
Corbett'i ne götürdüyse bizim burayı terk etmemizi istemiyor. Ve bu bir ölüm yansıması değil.
Lo que se haya llevado a Corbett no nos quiere dejar salir, y eso no es un eco mortal.
Bu daha önce gördüğünüz yansıma mı?
¿ Es el mismo eco que vieron hace un rato?
Corbett bir ölüm yansıması olmuş.
Corbett es un... él es un eco muerto.
Giderken, evi çizme sesleri doldurmuştu.
Cuando se fue, el sonido de sus botas se hizo eco por toda la casa.
Sesim yankılanıyor mu?
¿ Acaso oigo un eco?
Echo-3, burası Echo-1, cevap ver.
Eco Tres, éste es Eco Uno, cambio.
Tekrar ediyorum ; Echo-3, burası Echo-1!
Repiro, Eco Tres, éste es Eco Uno.
Bu bir yankıydı, aslında.
Eso fue un eco.
Eco-Tage?
¿ Eco-Tage?
Eco-Tage'nin ineklerinden biri bataklığa girmiş de.
Una de las vacas de Eco-Tage se hundió en el barro.
Teşekkür ederim. Alışıyor musun?
Sr. alcalde, ¿ sabía que tiene a una eco-terrorista buscada por la ley viviendo entre ustedes?
Ama jinekoloji daha düzgün bir ultrason yapıp size tam tarihi söyler.
En Obstetricia le harán una eco formal y les darán datos exactos.
Hey! Burası bir yankı odası.
Oye, es una cámara de eco.
Yunus Doris'i onun yankıyla yer saptama özelliğinden yararlanmak amacıyla askere almayı öneriyorum. Böylece kayıp lemuru izleyebiliriz.
Sugiero que reclutemos a Doris la delfín para utilizar sus habilidades de eco-locación para rastrear al lémur perdido.
O kadar kişisel kabul ettin ki daha önceki bir reddedilmenin yansıması olup olmadığını merak ettim.
Tan personal que tenía que preguntarme si no era un eco de un rechazo previo.
Sonra onu susturduğunu duydum..... ve sonra sesi ekolu gelmeye başladı sanki konuşmayı bitirmek için tuvalete gitmiş gibi.
Luego la oí haciéndolo callar y luego su voz adquirió un eco...
Bu cümle bütün gün kulağımda çınladı..
Esta opinión hizo eco durante todo el día.
Çatlayan çelik ve çimentonun sesi tünellerde yankılandıkça yukarıdaki sokaklar, yeraltına doğru emileceklerdir.
En los túneles resonará el eco de la rotura de acero y cemento mientras las calles más arriba serán absorbidas bajo tierra.
Hey, neden sesinde eko var?
¿ Por qué hay un eco?
Tango, Echo.
Tango, Eco.
Charlie, Tango, Echo.
Charlie, Tango, Eco.
Feral sıvı aynı zamanda büyük ticari hoparlörlerdeki ısınmayı önlemekte kullanılır.
El ferro líquido también se usa para bajar el eco de voz en los altavoces comerciales grandes.
Sen bir yankısın, o kadar.
- Tú eres un eco, nada más.
- Ultrasonla bakar mısın Abby?
- Abby, ¿ puedes hacerle una eco?
Bu ne burada yankı mı var?
¿ Qué, hay un eco aquí?
Kanamayı ve senkopu açıklar, ve PFO rutin EKO'da farkedilemeyebilir.
Eso explica el ACV y el síncope y una CIAA no se revelaría es una eco de rutina.
Soluk borusuna bir simit sıkışsaydı, ekoda görürdüm.
Si tuviera una rosquilla atascada en su vía aérea, la hubiese visto en la eco.
EKO çekerek mı?
¿ Con una eco?
Echo gölü buraya yakındır.
El lago Eco no está lejos.
Bence ekokardiyogram istemeliyiz.
Habría que hacer un eco cardiograma.
- Ekokardiyografi çektirip...
- El eco descartaría...
Jibonların tepeler boyunca yankılanan muazzam sesleri bir zamanlar Çinli ozanların ilham kaynağı olmuş.
El cántico del gibón inspiró a los antiguos poetas de China con el eco de su exquisita llamada resonando en las colinas.
Eko ünitesiyle birlikte provaya gittim, ve bu işe merak saldım, Dönen yankıları dinlemek
Conseguí una unidad de eco, la llevé al ensayo y me sumergí a tocar, pero escuchando el eco de retorno
Finansal denetlemeye hazırlanıyor.
Preparándose para la eco-auditoria.
Bugün finansal denetleme var.
Tenemos esa eco-auditoria hoy.
- Eko-dört Lima aşağıda.
- Eco Cuatro Lima derribado.
Echo-dört-Pot-Pie, Sanırım herifler sana iyi davranıyor.
Eco-Cuatro-Pastel-De-Pollo, creo que le gustas al árabe.
Tetikçi iki-iki Eko-Beş-Romeo, ben tetikçi iki.
Hitman Dos-Dos Eco-Cinco Romeo, aquí Hitman Dos.
Eko beş Charlie, Ben, Eko beş Eko.
Eco Cinco Charlie, Eco Cinco Charlie, aquí Eco Cinco Eco.
Eko beş Eko, Anlamıyorum.
Eco Cinco Eco, no le recibo.
Ben EKO dört Charlie.
Aquí Eco Cuatro Charlie.
Eko üç Lima iki bir Bravo'nun üstünde.
Eco Tres Lima se ha ido a Dos Uno Bravo.
İki, Eko Beş Bravo'nun durumu nedir?
Dos Dos, ¿ cuál es el estado de Eco Cinco Bravo?
Daria gitmeden önce perikarditi olan hastanın ekokardiyogramma bakabilir misin?
Daría, antes de salir, ¿ puedes examinar la eco de mi pericarditis?
Ajan Scott'ın hipokampüsüne girmeyi denediğimizde beyin dalgaları aniden düzensizleşmeye başladı.
Cuando intentamos acceder al hipocampo del agente Scott el eco de las ondas de su cerebro se volvió errático de repente.
Sen bunun dışında mı olmalıyız?
¿ Creí que estábamos fuera de esto? Eso solo fue un eco mortal.
Ölüm yansıması ne?
¿ Qué es un eco mortal?
Bu nadir bir şey ama yansımayı bu döngüden kurtarabilirsin.
Es raro, pero a veces puedes cortar el bucle del eco si puedes hablarle a la parte del fantasma que aún es humana.
- Hey!
¿ Oye el eco?
EKO'da bir şey yok.
No salió nada en el Eco.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]