English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ E ] / Erwin

Erwin traduction Espagnol

190 traduction parallèle
Bölüm 1, Fritz Lang'ın muvafakati dahilinde, Erwin Leiser tarafından, kısmen kısaltılmıştır.
La primera parte fue ligeramente acortada por Erwin Leiser con el consentimiento de Fritz Lang.
Erwin Splettstösser, 1A 10088 plakayı taksiyi kullanmakta.
Erwin Splettstösser conduce el Taxi 1A 10088.
İmza, Mareşal Erwin Rommel.
Firmado : Erwin Rommel, Mariscal de Campo.
- Erwin Riedenschneider nerede?
¿ Dónde está Erwin Riedenschneider?
Erwin Johannes Eugen Rommel... Alman Ordusu Komutanı ve... 1. Dünya Savaşı'ndan bu yana Almanların en ünlü askeri...
Erwin Johannes Eugen Rommel, comandante en jefe del ejército enemigo, y el militar alemán más célebre desde la primera guerra mundial.
Erwin Rommel ölmüştü.
Erwin Rommel había muerto.
Bütün bu gerçekler üzerine... Erwin Rommel'in gerçek hikayesi başlıyor.
Basándome en estos hechos, lo que sigue es la verdadera historia de Erwin Rommel.
Bu onun teşekkür yöntemi. Rommel'in onun için yaptıklarına minnettarlık gösterme yöntemi.
Así le ha agradecido a Erwin todo lo que ha hecho por él.
Neler oluyor Erwin?
¿ Qué ocurre, Erwin?
FELDMARSCHALL ERWIN ROMMEL Asker Grubu B'nin Komutanı
FELDMARSCHALL ERWIN ROMMEL Befehlshaber der Heeresgruppe B
Hadi şimdi git. Aradığımda geleceksin.
Quizás pasen meses, pero, Erwin... venga cuando lo llame.
Hepsi bu kadar.
Erwin.
Erwin, çocuğu bisikletten indir.
Erwin, ¿ quieres bajar al chico? .
Erwin bizimle kalacak.
Erwin se queda con nosotros.
New York'daki bir bankaya çek yatırılmış.
Erwin recibe los cheques del Banco Chase de New York.
- Hayatım, Erwin'e iyi akşamlar demeyecek misin?
- Diga adiós a Erwin, querido.
- İyi akşamlar hayatım, Erwin.
- Buenas noches, Erwin, querido.
"İyi akşamlar, hayatım, Erwin" mi? Çok iyi.
"Buenas noches, Erwin, querido" Qué divertido.
Erwin'i buldun ama 4 kişi daha var.
Tienes la descripción de Erwin y cuatro más.
Lesser, ikinci ; ve Erwin üçüncü sırada.
Lesser va segundo y Erwirn tercero.
Erwin ve ben pulları konuşurken, siz de etrafınıza bakınabilirsiniz.
Mientras hablo con Erwin de sellos, usted abre bien los ojos y los oídos.
Fransızlar köprüyü korumasız bırakma gafletinde bulunmuştu. VII. Panzer Tümeni komutanı Ervin Rommel bu açığı keşfetti.
Pero los Franceses también la dejaron relativamente indefensa como pronto descubrió un Jefe de Blindados, Erwin Rommel
Hitler'in bu birliğin başına atadığı komutansa ününü önceki yaz Fransa'da kazanmış Erwin Rommel'di.
El hombre eligió a Hitler para rescatar a Mussolini de un desastre había hecho un nombre en Francia año anterior : Erwin Rommel.
- Erwin.
- Erwin.
Bizi Gestapo'ya çeviriyorlar Erwin.
Esto se está transformando en la Gestapo, Erwin.
Erwin ile konuştum.
Hablé con Erwin.
Erwin, neler söylediğini okudun mu?
Erwin, ¿ has leído lo que dijiste?
Hasta değilim, Erwin.
No estoy enferma, Erwin.
Çocuğa Erwin adı kondu, ve tüm rahibeler onu sevdi.
El niño fue bautizado Erwin y todas las hermanas le adoraban.
Sonra, uzun düşünüp taşınmalardan sonra, Erwin'i evlat edinmek için başvurdular.
Después de pensárselo mucho solicitaron la adopción de Erwin.
Formalite gereği, annesi, Erwin'i evlatlık vermek istediğini teyit etmeliydi.
Por una obligación de formas, a la madre se le pidió su conformidad con la adopción de Erwin.
Erwin'den bahsettiğimde, yüzündeki korku ifadesi şiddetlendi.
Y, cuando le hablé de Erwin, su expresión de miedo se intensificó.
Erwin'i doğurduğu zaman, bu adamla evli miydi?
¿ Estaba casada con este hombre cuando dio a luz a Erwin?
Bu da, Erwin'in, babası kim olursa olsun, bir evlilik içinde doğduğu ve dolayısıyla meşru olduğu için, kocanın onayı olmadan evlatlık verilememesi demekti.
Significaba que Erwin, quienquiera que fuese su padre, había nacido en un matrimonio y era un hijo legítimo que no podía ser adoptado sin el consentimiento del marido.
O zamandan sonra, genç çift Erwin'i görmeye gelmeyi kesti, 696 00 : 53 : 39,063 - - 00 : 53 : 42,032 ve bir daha evlerine davet etmediler. Erwin, sebebini sormadan haftalarca bekledi, 698 00 : 53 : 47,838 - - 00 : 53 : 50,636 sanırım muhtemel cevaptan korkuyordu.
Desde entonces, la pareja no volvió a ver a Erwin y no le invitaron más a su casa.
Erwin, hiçbir doktorun tedavi edemediği bir şekilde ateşlendi.
Erwin cogió una fiebre que ningún médico podía curar.
Erwin yıllarca, aşağılandığı gerçeğiyle daha da kötüleşen bir cehennemde yaşadı. Bu cehennemde hayatta kalabilmeyi ve dehşetinin tadını çıkarmayı bile öğrendi.
Durante años, Erwin vivió en una especie de infierno empeorado por el hecho de que le despreciaban por haber aprendido a sobrevivir en ese infierno e incluso a disfrutar de sus horrores.
Bu kadın, önceden Erwin adında bir erkekti.
Antes era un chico llamado Erwin.
Erwin ve benimle beraber, beş kişiydik.
Éramos 5, con Erwin y yo.
Erwin Newman, sürücü 10763.
Erwin Newman, conductor 10763.
Erwin, biraz müzik aç.
Erwin, pon algo de música.
Adım Erwin Fletcher.
Mi nombre es Erwin Fletcher.
Korkuyorum, Erwin.
Tengo miedo, Erwin.
Ben Erwin Weisshaupt.
Soy Erwin Weisshaupt.
Erwin Weisshaupt?
¿ Erwin Weisshaupt?
Küçük Erwin.
El pequeño Erwin.
Erwin okulda kabiliyetli bir öğrenciydi.
Erwin era un alumno muy capacitado en la escuela.
Erwin bambaşka biri oldu.
Erwin se convirtió en una persona distinta.
Ben Erwin.
Soy Erwin.
Erwin?
¿ Erwin?
Erwin.
Erwin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]