Espana traduction Espagnol
3,162 traduction parallèle
İspanya'ya mı yollanır, Tiber Nehri'nde mi boğulur bilmem.
Si se embarca a España o se ahoga en el Tiber, no me importa.
Parası Roland Zerbib tarafından ödenen gangasterler için çalışırdı.
Como intermediario con sus proveedores en España.
İspanya'da sağlam anlaşmalar.
Traficar en España.
Sizin Yunan dostunuz İspanya'da temize çıktı.
Se han cargado a tu amigo el griego en España.
İspanya, Napaoli'yi ister.
España quiere Nápoles.
İspanya aksini düşünüyor ama.
España estaría en desacuerdo.
Kraliçe Isabella, İspanya'dan Yahudiler'in alayını kovsaydı daha iyiydi. Bir zamanlar bize Murranolar derlerdi.
La reina Isabel ha expulsado más bien precipitadamente a todos los Judíos de España... los conversos, como se atrevieron a llamarnos.
Onlar Murranolar. İspanya'dan sürülmüş Yahudiler.
Son conversos... españoles exiliados de España.
Fakat hem Fransa hem de İspanya, Napoli Krallığı üzerinde hak iddia ediyorlar ve hiçbiri bütün İtalya'ya sahip değil.
Pero tanto Francia como España reclaman el Reino de Nápoles, Y el poderío de cada uno eclipsa el de toda Italia.
İspanya'ya?
- ¿ A España?
İspanya'ya?
Para España?
Ailem İspanya'da bir geneleve beni göndermez.
Mis padres me dejaron no'n go burdel en España?
Annem İspanya'yı hayal eder.
Mi madre sueña de España...
İspanya için bize katılır mısın?
¿ Va a unirse a nosotros a España?
Sonra İspanya'da La Rioja...
Y luego a La Rioja en España.
Yolculuk planı, Fransa ve İspanya'da kalınacak oteller.
Itinerario, hoteles, estancia en Francia y España.
İspanya'ya o zaman.
A España, entonces.
İspanya'ya?
¿ A España?
İspanya'ya değil mi?
¿ No fueron a España?
Yarın nasıl olsa İspanya'da bungolovdayız.
Para mañana estaremos en un bungalow en España.
İspanya'dayız ve zamanımız var.
Estamos en España y tenemos tiempo.
Benim dışımda da hayatı var. İspanya'yı hayal ediyor.
Se desvive por mí y sueña con España.
İspanya kuvvetleri Hıristiyan aleminin tepesindeki kişinin ve Aziz Peter'in muhafızlığını yaparsa. Fransayla İspanya arasında savaş ilan edilmesi anlamına gelecektir.
La participación de las fuerzas españolas en la protección San Pedro y la cabeza del Cristianismo... significaría una declaración de guerra entre Francia y España.
Arkadaşları ya da ailesi İspanya'da mı?
¿ Y sus amigos, su familia en España?
Taslakları İspanya'ya gönderdin mi?
¿ Has mandado los bocetos a España ya?
Onunla buraya gelmek için İspanya'daki hayatımı geride bıraktım bunun doğru bir karar olup olmadığını bilemiyorum.
Yo dejé la vida que tenía en España por venirme aquí con él y ya no sé si tomé una buena decisión o no.
Baksana, İspanya'dan neden ayrıldığımı biliyor musun?
Mira, me piro a España. ¿ Y sabes por qué?
Demek onunla İspanya'ya gidiyorsun.
Cuenta, ¿ al fin, qué? ¿ Te vas a ir con él a España?
Engizisyon İspanya'yı yıkıp geçerken katliamı hissettim.
He sentido matanzas como las que la Inquisición llevó a cabo por toda España...
İspanya Kralı bize katılacak.
El Rey de España se unirá a nosotros.
İspanya'ya köylü kıyafetleriyle gidemem.
No puedo ir a España vestida de campesina.
Denizdeyken, İspanya'ya ulaşmadan doğumunu geciktirmesi için otlar bunlar.
Hierbas, para mientras estés en el mar. Para demorar el parto hasta que llegues a España.
Ordumuzla Napoli'de savaşması için İspanya'yı çağırdınız. Kral Charles ile dostluk beyanatında bulunduğunuz hâlde.
Han recurrido a España para luchar contra nuestro ejército en Nápoles... a despecho de vuestra confesada amistad por el rey Charles.
İspanya düşmanlarımızı yendikten sonra Yahudileri göndeririz.
Expulsaremos a los Judíos... cuando España derrote a nuestros enemigos.
- Karımı İspanya'ya sen gönderdin.
Enviaste a mi esposa a España.
Maria Enriques İspanya'ya vardığında Ferdinand ile Isabella da gerçeği öğrenecek.
Y cuando María Enriques desembarque en España, Ferdinand e Isabella conocerán la verdad.
Kutsal Babamızın tepkisi ne olur sence? İspanya tahtında bir Borgia görme arzusunu mahvettiğini öğrendiğinde?
Cómo crees qué reaccionará el Santo Padre... ahora que has arruinado por siempre... su deseo de ver a un Borgia en el trono de España?
İspanya, Venedik, Mantua, Sinea ve Kutsal Roma İmparatorluğu'na yani.
España, Venecia, Mantua, Siena y el Sagrado Imperio Romano.
Kralı mümkün olduğunca etkilemeli güneye gitmemiz için ve İspanya'nın Napoli'yi kuşatması için zaman yaratmalısın.
Debes entretener al Rey todo lo posible, dándonos tiempo a nosotros para desplazarnos al Norte, y a España de poner cerco a Nápoles.
İspanya'nın yürekli yardımları sayesinde Roma özgür.
Gracias a la valerosa ayuda de España, Roma ha sido liberada.
! İspanya yardım çağrımıza ne zaman yanıt verecek?
¿ Cuándo responderá España a nuestra petición de ayuda?
Senin teşvikin üzere İspanya Kralı Ferdinand Papa Innocent tarafından En Katolik Majesteleri unvanını almıştı.
A instancias vuestra, Ferdinand de España fue nombrado... "Muy Católica Majestad" por el Papa Inocencio.
Diego Lopez de Haro, İspanya'dan bir istekle geldi.
Diego López de Haro está aquí con un solemne ruego de España.
İspanya Tanrı'nın adına savaşmak için yola çıktı.
España se dispone a luchar en nombre de Dios.
[Güney Afrika'dan canlı yayın]
[España - En vivo]
Janie ile İspanya'dan almıştık. Galicia aslında. Ya da yerlilerin söylediği gibi "Galithia".
Janie y yo lo cogimos en España... en Galicia en realidad, o, tal y como los lugareños lo pronuncian, "Galicia".
Kızın yaptığı ilk iş, kurbanın annesini aramak olmuş. O da İspanya Dış İşleri Bakanlığı'nda görevli bir diplomatmış.
Lo primero que hizo fue llamar a la madre de la victima, que resulta ser un diplomático de Asuntos Exteriores de España.
Burası İspanya değil.
Esto no es España.
Kulüp işletmecisi ve İspanyalı bir gurbetçi olan Miguel Martinez, evsiz ve eski bir Rikers hapishanesi sakini Vern Jackson'ı dairesine davet etti.
Miguel Martinez, promotor de un bar y expatriado de España te invitó a ti, Vern Jackson, vagabundo y ex-convicto de la prisión de Rikers, a su apartamento?
İspanyada... Jeff ile.
En España, con Jeff.
İspanya mı?
¿ España?