Fairchild traduction Espagnol
197 traduction parallèle
323, sen C'sin. Sen de Fairchild'a paralel sür.
323, tú eres C. Lo mismo pero sobre Fairchild.
C, Fairchild Caddesi'nde sen peşine düş.
C, intercéptela en Fairchild.
Fairchild'ı geçerken ben peşine düşeceğim.
Yo la interceptaré cuando cruce Fairchild.
A, C, Fairchild'a gelin.
A, C, corten hacia Fairchild.
Malikanede ayrıca yıllar önce İngiltere'den ithal edilen..... Rolls-Royce ile birlikte gelen Fairchild adlı... bir şoför vardı.
En la mansión también había un chofer apellidado Fairchild, que había sido importado de Inglaterra hace años, junto con un nuevo Rolls-Royce.
Fairchild pırlanta gibi iyi bir şofördü..... baktığı sekiz otomobil gibi.
Fairchild era un chofer experto y extraordinariamente pulcro, como reflejaba el brillo de los ocho coches a su cuidado.
Fairchild!
¡ Fairchild!
- Günaydın, Fairchild.
- Buenos días, Fairchild.
Yani Fairchild.
Digo Fairchild.
- Anne, bu Bn. Fairchild.
- Mamá, es la Srta. Fairchild.
Fairchild'a saygım çok. Kişisel hayatına karışmam.
Siempre he respetado a Fairchild y no me meto en su vida privada.
Fairchild'ı işten atarız.
Despediremos a Fairchild.
- Fairchild, bu akşam bana lazımsın.
- Fairchild, le necesito esta noche.
Sorun mu var, Fairchild?
¿ Sucede algo, Fairchild?
Fairchild, hiç farketmemiştim, ne kadar snobsun.
Fairchild, no me había percatado, pero es usted muy esnob.
Biri Sabrina Fairchild adına.
Una al nombre de Sabrina Fairchild.
Bn. McCardle, Bn. Fairchild'ın kamarası için çiçek istiyorum.
Srta. McCardle, quiero flores en el camarote de la Srta. Fairchild.
Thomas Fairchild'a 1.000 tane Larrabee adi hissesi aktarın.
Transfiera a Thomas Fairchild 1.000 acciones, Larrabee Ordinarias.
- Bn. Fairchild sizi arıyor.
- La Srta. Fairchild para usted.
O hediyeleri Bn. Fairchild'ın kamarasına göndereyim mi?
¿ Quiere que envíe los regalos al camarote de la Srta. Fairchild?
Diyor ki, Linus Larrabee, yani sen..... ve Sabrina Fairchild, yani o..... bugün kalkan Liberté vapurunda yanyana yerler ayırtmışsınız.
Aquí dice que Linus Larrabee, eres tú, ¿ no? y Sabrina Fairchild, es ella, ¿ no? han reservado camarotes contiguos en el Liberté, que parte hoy.
Vapurda bir centilmen var..... şapkasını düzeltmenizi rica ediyor.
¿ Srta. Fairchild? Hay un caballero a bordo que desea que le arregle el ala de su sombrero.
Adım Leydi Mary Fairchild.
Me llamo Lady Mary Fairchild.
Ben, Albay Fairchild.
Soy el coronel Fairchild.
- Ama Bakan Fairchild...
- Pero el gobernador Fairchild...
- Özellikle de Bakan Fairchild'ı.
- Aún menos con el gobernador Fairchild.
Fairchild nerede?
¿ Dónde está Fairchild?
Fairchild!
Fairchild.
Fairchild! Fairchild!
Fairchild.
Fairchild var.
Teniente Fairchild.
Lois Fairchild. Toplum bölümü.
Lois Fairchild, De sociales.
Fairchild efendim.
Fairchild, señor.
Fairchild.
Fairchild.
Fairchild gözlerim üzerindeydi.
Fairchild, estuve observándote.
Birşey daha var fairchild.
Una cosa más, Fairchild.
Times gazetesinden Fairchild.
Fairchild, del Times.
- Hoşçakalın Bayan Fairchild. - Lois.
- Adiós, señorita Fairchild.
Dr. Fairchild, onu sadece rutin bir sorgulama için istedik ama o dedektiflerden kaçmaya çalıştı.
Sólo queríamos interrogarle pero intentó escaparse
Belki öyle Dr. Fairchild ama ben Robin Hammond'ı onun öldürdüğüne inanıyorum.
Quizás, pero yo creo que mató a Robin Hammond
Her gece rüyamda Morgan Fairchild'ı görürüm ve her seferinde evime kaçamak yapmaya gelir.
Vivo soñando con Morgan Fairchild y ella viene a mi casa a tomar una copa.
Fairchild Yiyecekleri'nin birleşimiyle ilgilendiğini duydum ve bu gerçekleşmeyebilir.
Sé que tienes el caso de la fusión de Comidas Fairchild y tal vez no salga.
Morgan Fairchild.
Morgan Fairchild!
Morgan Fairchild ile özel hattından bir saat konuştum.
He estado con Morgan Fairchild una hora al teléfono, en mi cuarto.
Genel müdür Fairchild ile görüşeceksiniz ve Dr. Sinita Brahmachari ile.
- Bien. Lo recibirán el Sr. Fairchild, el director general, y la Dra. Sinita Brahmachari, la ingeniero cibernético que diseñó la silla premiada.
Ya sen? Fairchild Yiyecekleri'nin birleşimiyle ilgilendiğini duydum ve bu gerçekleşmeyebilir.
Pero, si no sabes, entonces... no sabes.
Fairchild Marine. 1200 ponies.
Fairchild Marine. 1200 caballos.
Bir gün önceden git. Gerry Fairchild buluşmak istiyor.
Gerry Fairchild quiere cenar contigo.
Morgan Fairchild, "Son Teklif".
Morgan Fairchild por Propuesta Final.
Bayan Fairchild, bu kayıtların bugün 3 : 00'dan önce ellerimde olmaları lazım.
Srta. Fairchild, necesito esas cartas para las 3 : 00.
Ve garajın orada Fairchild soyadlı bir şoför yaşıyordu, yıllar önce İngiltere'den getirtilmişti, bir Rolls Royce ve Sabrina adındaki kızıyla birlikte.
Y sobre el garage vivía un chofer de apellido Fairchild, importado desde Inglaterra años atrás, junto a un Rolls Royce... y una hija llamada Sabrina.
Deli gibi çalışıyorum ama şahane kazanmaya başladım.
Sé que tienes el caso de la fusión de Comidas Fairchild y tal vez no salga. ¿ Alguna sorpresa que no haya leído en el Wall Street Journal?