English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ F ] / Fibonacci

Fibonacci traduction Espagnol

113 traduction parallèle
- Bunlar Fibonacci sayıları.
- Ésos son números de Fibonacci.
Bilirsin, Fibonacci dizisi gibi...
Usted sabe, ¿ como la serie de Fibonacci?
Fibonacci?
¿ Fibonacci?
Fibonacci, 13. yüzyılda yaşayan İtalyan bir matematikçi.
Fibonacci es un matemático italiano del siglo XIII.
Fibonacci dizisi.
La Secuencia Fibonacci.
Fibonacci gerekir.
Haría falta Fibanacci.
Sana Fibonacci'yi vereceğim...
Te daré a Fibanacci.
John, söyleyeceğim şu ki ; buradaki birisi Fibonacci'nin nerede olduğunu biliyor, ve sen bununla ilgili hiçbir şey yapmıyorsun.
John, dicen que alguien aquí sabe donde está Fibanacci. Y no estás haciendo nada al respecto.
Belli ki, Fibonacci tekrar günyüzüne çıkıyor.
Aparentemente, Fibanacci va a salir al aire de nuevo.
Fibonacci'yi bulacağız.
Tendremos a Fibanacci.
Fibonacci.
Fibanacci.
Birileri Fibonacci'yi bulmuş.
- Alguien encontró a Fibanacci.
Fibonacci nerede, şimdi?
¿ Dónde está Fibanacci?
Otto Fibonacci, seni teşhis etti.
Otto Fibonacci te delata.
Ama bildiğim şu ki, eğer Fibonacci gelecek ay tanıklık ederse, sen ve ben komşu olacağız.
Pero, lo que si sé es que, si Fibonacci testifica el próximo mes tú y yo vamos a ser vecinos.
Fibonacci'nin nerede olduğunu söyledi mi?
¿ Te dijo dónde está Fibonacci?
Bana bir uçak getir, ben de sana Fibonacci'yi.
Tú me das un avión, yo te doy a Fibonacci.
Fibonacci şahitlik etmeden önce, bu duvarların dışında olmam gerekli.
Necesito estar afuera antes de que testifique Fibonacci.
Birileri Fibonacci'yi bulmuş.
Alguien encontró a Fibonacci.
Şimdi, Fibonacci nerede?
¿ Dónde está Fibonacci?
Fibonacci bu mu?
¿ Ése es Fibanacci?
Birisi Fibonacci'yi bulmus.
- Me escuchaste. Alguien encontró a Fibanacci.
- Fibonacci nerede?
¿ Dónde está Fibanacci?
Görünüyor ki, Fibonacci tekrar gün yüzüne çıkacak.
Aparentemente, Fibonacci ha aparecido nuevamente.
Artık Fibonacci hakkında hiçbirşey söylemeyeceğim.
Ya no me importa Fibonacci.
O zaman neden Fibonacci hakkında konuşuyoruz?
¿ Entonces por qué estamos hablando de Fibonacci?
Tamam mı? Ve yapabileceğim tek şey ona Fibonacci'yi vermek.
Y la única forma de hacer eso es dándole a Fibonacci.
Görüyorsun, eğer Fibonacci gelecek ayki toplantıda sahitlik ederse, Falzone alevler içinde dibe çekilecek.
Verás, si Fibonacci testifica en el Congreso el mes entrante Falzone estará frito.
Ama eğer ona Fibonacci'yi verirsek, bize istediğimiz herşeyi verecek- - Herşeyi- - o özel oda da dahil.
Pero si le damos a Fibonacci, él nos dará algo cualquier cosa, incluyendo ese cuarto especial.
Otto Fibonacci... senin gibi birisi.
Otto Fibonacci es es como tú.
Eğer Fibonacci'yi istiyorsa, yapmak zorunda.
Si quiere a Fibonacci, va a tener que hacerlo.
Bu çocuğun Fibonacci'den vazgeçeceğini mi söylüyorsun?
¿ Me estás diciendo que este muchacho me va a entregar a Fibonacci?
Seni Fibonacci için arayabileceğimi hatırladın mı?
Recuerdas cuando dije que te podría llamar por Fibonacci.
Eee... Fibonacci.
Así que Fibonacci.
Eğer şerif oradaysa, o zaman Fibonacci'yi koruyan olmayacaktı.
Si el Comisario estaba disponible entonces no era él quien estaba vigilando a Fibonacci.
Ve Pronzo yerinde olmadığından dolayı, karısı ve çocukları onu evde beklediğinden, yaptığı tatilin Fibonacci'yle olduğunu biliyordum.
Y como Pronzo era el único que no estaba en su oficina y su esposa e hijos estaban esperándolo en casa supe que la única vacación que se estaba tomando era con Fibonacci.
Yani bazı şerifler Fibonacci'yle sıkışıp kalmışlardı.
Así que un Comisario local está atrapado en medio de la nada con Fibonacci.
Fibonacci'nin tam yerini buldum.
La localización exacta de Fibonacci.
Fibonacci ya da buradaki tatlı kız arkadaşın?
¿ Fibonacci o tu noviecita?
Bu duvarların dışına çıktığımızda bana Fibonacci'yi vereceksin, değil mi?
Vas a darme a Fibonacci una vez que estemos fuera de estas paredes, ¿ no?
Sözüm şu ki ; burada birileri, Fibonacci'nin nerede olduğunu biliyor ve sen bunun için birşey yapmıyorsun.
Se dice que hay alguien aquí que sabe donde está Fibonacci y que no estás haciendo nada al respecto.
Fibonacci'yi bulamıyorsun... böylece bende bulacak adam oluyorum.
Tú no podrías trabajar para Fibonnacci así que El Hombre ahora soy yo.
Bu, bir Fibonacci dizimi.
Es una secuencia de Fibonacci.
Bu, bir Fibonacci dizimi. Sayılar düzensiz ama...
Los números están en desorden, pero...
Fibonacci sayıları ancak, düzenli olduklarında anlamlıdır.
Los números de Fibonacci sólo tienen sentido estando en orden.
Büyükbabanın Fibonacci dizisi.
La secuencia de Fibonacci de tu abuelo.
- Fibonacci'nin.
- Fibonacci.
İnan bana, iyileşebilmek için Fibonacci'yi bulmam gerek.
Créeme, necesito contactar a Fibonacci para que nuestra relación pueda sanar.
- Fibonacci nerede? - Sana Fibonacci'yi vereceğim. Zamanı geldiğinde.
Te entregaré a Fibonacci cuando sea el momento oportuno.
Ve bu Fibonacci kan davanı tamamlamaktaki önemini düşünecek olursak... Düşünüyorum da, o tetiği çekmiyorsun...
Y considerando... lo mucho que quieres completar tu pequeña venganza contra Fibonacci... tirar del gatillo.
Fibonacci sayıları.
Los números de Fibonacci.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]