Format traduction Espagnol
226 traduction parallèle
Birkaç detayla kaba taslak format. Reklamları programa nasıl ekleyebileceğimizi görmek için.
Tan solo un boceto con algunos detalles de cómo integraremos los anuncios dentro del cuerpo del programa.
Bazen üstün zekaya insan formatında ihtiyaç duyarız.
A veces nos encontramos en mortal necesidad de inteligencias superiores.
Ama ben formatı yenileme girişimini çok ilginç buluyorum.
Pero creo que es un intento interesante de renovar las formas.
Filmin formatı nedeniyle baba Gustave'da bulunan özel projeksiyon cihazını kullandık.
En la gran caja de papá Gustave hay un proyector especial, porque el film fue rodado en un particular formato reducido.
Bu yüzden yarın, Howard eski formatına geri dönüyor ve bütün bu saçmalık sona eriyor.
Mañana, Howard volverá al formato anterior... y se termina toda esta depravación.
Kameramanını, sahneni, formatını bilmiyorum.
No vi la cámara, el control ni el formato.
Program formatımı kabul ettirebilmek için yıllarca uğraşmıştım.
Me costó años conseguir, que mi programa fuera aceptado.
Hangi format olsun istersin?
Si lo hace, ¿ en qué formato la prefiere?
Simdi format cetveline gir.
... y ahora pasamos al formato definitivo.
Uzaylı gibi bir yaşam formatının varlığını hissediyor musun?
¿ Sientes la presencia de una forma de vida extraterrestre?
Doktor Pernath!
¡ Dra. Format!
Bu form, bilinen herhangi bir iletişim formatına uyuyor mu?
¿ Coincide con el formato de algún sistema de comunicación?
Teknik zorluklarımız vardı ve formatıyla oynuyorduk biraz.
Tuvimos problemas y todavía hay que cambiar un poco el formato.
Şey... Formatı değiştiriyoruz.
Vamos a cambiar de formato.
Zach, sizde Dr. Giggles letterboxed formatında var mı?
Zach, ¿ tienes Dr. Giggles en formato para televisión?
Biten projelerin peşinden, bir sonrakinin formatını planlamaya başlıyorum.
Empiezo a intentar definir la película que haré después de esta última.
Formatı Aşama 2'ye geçirin.
Inicien la Fase II.
Format atıyorum da.
Estoy ahora mismo formato. Es de formato.
Beni en çok rahatsız eden nedir bilmiyorum : Yeniden dirilip yeraltında seks partisi yapan ruhlar mı yoksa tüm bunların senaryo formatında yazılmış olması mı.
No sé qué fue más perturbador su descripción del núcleo interno orgía reencarnada de alma y sexo o el hecho que todo el asunto está escrito en formato de guión de cine.
Bize yeni bir format gerek.
Necesitamos un nuevo formato.
Yok yok, tamamiyle yeni bir formatımız var.
Es un formato nuevo.
Yaptıklarından her zaman hoşlanmıyorum. Ama en azından eğlence formatında sunuluyor.
Bueno, no siempre me gusta lo que haces pero al menos se presenta como entretenimiento.
- Yani yeni bir format arayacaklar.
Así que buscarán un nuevo formato.
- Ya da eski bir format.
- Mejor, un viejo formato.
Format değiştiriyorlar Bizi geri çağırıyorlar.
Cambiarán el formato. - ¡ Volvemos!
Dinleyin, canımı sıkan birkaç şey daha var ve bu kez soru formatında geliyor.
¡ Bueno, escuchen! ¡ Hay unas cuantas cosas más que me cabrean! ¡ Y esta viene en forma de pregunta!
Ve eğer kişilik bölünmesiyle karşılaşmıyorsan, bu onun İncil formatında gelmesindendir.
Si no puedes con la demencia en forma de góspel...
Ama onlara söylemiyorum. Hayır. Bence oyun programı sunuculuğu pastanın kremasıdır program formatıysa pastadır.
La analogia de un organizador es saber cuando esta listo el pastel, pero el formato es el pastel.
- Evet, format pastadır.
- Si, el formato es el pastel.
Sıradışı bir sunum yapıyor ve formatın işlemesini sağlıyor.
El lo hace a su manera. Le permite al formato trabajar.
Biraz İspanyolca ya da... Fransızca'ya girsem sorun olur mu merak ediyorum size'tu'formatında seslenebilir miyim?
Me preguntaba si entro en confianza ¿ podré usar "tú" para referirme a ustedes?
Format at.
Formatea el disco duro.
Yani tabi format atmamışsan buradadır.
A menos que hayas formateado tu disco, está ahí.
Graphic Interchange Format'lar.
Formatos de intercambio de gráficos.
Formatı genişletmemiz gerekiyor.
Hay que ampliar el formato.
Formatı genişlet.
Amplía el formato. Bueno.
Formatı genişletin!
¡ Quiero variar el formato!
Bir programı çalıştırdığınızda, çalışan, çalıştırılabilir format, yani 1 ve 0 lardan oluşan sayı dizisidir Bu sayılara bakarak, ne olduğuna dair bir anlam çıkartılamaz Bunları sadece bilgisayar anlayabilir, zaten bunun için yapılmışlardır
Cuando utilizas un programa por regla general utilizas su forma ejecutable, es decir, una serie de ceros y de unos, nadie es capaz de encontrar un sentido a esas cifras, sólo el ordenador las comprende
Harddiske format atılmış.
Reformatearon el disco duro.
- Bunun için ana bilgisayara bağlı tüm sistemler kapatılacak, arkasından da tüm sürücülere format atılacak.
- ¿ Puede removerlo? - Será preciso cortar todos los sistemas de la base conectados a la computadora central y un formateo a bajo nivel de los discos.
İstediğiniz gibi, o gün hem yerel hem de ulusal, yayın yapılacak ve bu üç temel basın yayın formatında olacak önde gelen tabloidlerde buna ilaveten önemli televizyon kanallarında ve radyolarda.
Como ha ordenado, habrá cobertura local y nacional. La prensa popular, las cadenas de televisión más importantes...
Fotoğraflar içinse, onları JPEG formatında kaydetmiştim.
Si es por las fotos, ya están en JPEG.
Programla silmiş ama sürücüye format atmamış.
Oh, Dios mío. " Eddie, ¡ qué noche!
Bir dahaki sefere bilgisayarından kurtulurken, sürücüne format atsan iyi olur.
Trato de decirles no, pero siempre termino dando masajes de espalda.
- Geniş ekran formatı da.
- Por la pantalla grande.
Benden bilgisayarıma format atmamı istedi.
Me hizo formatearlo.
Festivale orijinal bir format bulmamız şart.
Aunque sea un boxeador su verdadera faceta es... que en China jugaba al ping pong.
O zaman format atarım.
En ese caso, lo daré formato.
- Formatı çalışıyorum.
- Estoy estudiando el formato.
Hangi format?
¿ Formato?
Bu yeni formatımız.
Es el nuevo formato.