English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ F ] / Fred

Fred traduction Espagnol

6,297 traduction parallèle
Beni takip et, Fred.
Sígueme, Fred.
Müfettiş Shine'a hesabını sormak için bu yeterli, değil mi, Fred?
¿ Es suficiente, verdad, Fred, para hacer que traigan al Inspector Shine para ficharlo?
Bir spor arabada Fred Çakmaktaş gibi görünürsün.
Pareces Pedro Picapiedra cuando vas en un deportivo.
Ginger Rogers her havaya sıçradığında Fred Astaire'in onu yumrukladığını düşün.
Imagina que cada vez que Ginger Rogers saltara Fred Astaire le pegara en la cara.
- Marylyn nerede? Fred ve Flash?
- ¿ Dónde están Marylyn, Fred y Flash?
- Marylyn ile Fred öldü.
- Marylyn y Fred se han ido.
Ama Fred ile hala dans edebileceğim..
Pero al menos aún podré bailar con Fred.
Ginger Rogers ve Fred Astaire'in tek vücutta buluşumu gibiydin.
Eras Ginger Rogers y Fred Astaire, todo en uno.
- Hey, Fred Astaire.
Muy bien, Fred Astaire, ven aquí.
Fred Gorman'la tanışın... Seçkin bir vatandaş, avukat, ceset.
Os presento a Fred Gorman... un destacado ciudadano, abogado y cadáver.
Korkunç bir hata. Fred biraz bekle, bir durum var da.
Fred, dame dos segundos más, tengo una situación aquí.
Teşekkürler, Fred.
Gracias, Fred
Görünüşe göre iki kurbanımız Honor ve Papaz Fred kötü şeyler yapmış.
Aparentemente, dos de nuestras víctimas, Honor y el pastor Fred, hicieron guarrerías.
Papaz Fred.
Pastor Fred.
Sonra bizi aynı Papaz Fred'e yaptığı gibi götürecek.
Y entonces va a llevarnos, igual que se llevó al Pastor Fred.
Fred Elliot- - Frederick.
Fred Elliot, Fredrick.
Şey, bu çok iyiydi Fred.
Oye, eso fue genial, Fred.
Bunun seninle ilgisi yok, Andrew. Bu arada Fred'le konuştum.
Por cierto, hablé con Fred.
- Fred geldi ve kızgın görünüyor.
Fred está aquí, y se ve enojado, así que...
Tamam, Fred'in saati dolmuştur.
Muy bien, entonces, luces traseras en Fred.
- Bende Fred Flintstone dövmesi yok.
No tengo un tatuaje de Pedro Picapiedra.
- Red.
- Fred.
- Annie!
- Fred. - Annie.
- Red!
- Fred.
Yani dünyadaki en ünlü dansçılardan biriydi ve partneri Fred Astaire belki de tüm zamanların en iyi dansçısıydı.
Me refiero a que fue una de las bailarinas más famosas del mundo, y su pareja era Fred Astaire, quizá el mejor bailarín de todos los tiempos.
Söylemek istediğim şu ki, Ginger Rogers Fred Astaire'ın yaptıklarını yaptı ama geriye doğru ve topuklu ayakkabılarla.
Lo importante es que Ginger Rogers hizo lo mismo que Fred Astaire solo que ella lo hizo hacia atrás y en tacones.
Çoğu zaman Fred Astaire onu yönetiyor gibi gözüküyordu.
¿ La mitad de las veces cuando parecía que Fred Astaire la guiaba?
Ama o Fred'i yönetiyordu. - Pekâlâ.
- Ella lo guiaba a él.
Bunu çekiyor musun Fred?
¡ ¿ Estás grabando esto, Fred? !
Fred Larkin.
Fred Larkin.
Rachel Walker ve Fred Larkin'in hikayesini doğruluyor.
Confirma la historia de Rachel Walker y Fred Larkin.
Bu, Brad Fante'nin küçük yardımcısı, Fred Larkin.
Este es el ayudante de Brad Fante, Fred Larkin.
Fred Weil.
Fred Weil.
Fred Weil?
¿ Fred Weil?
Gary, Ben Fred Weil.
Gary, es Fred Weil.
Ah, Fred, Linus.
Ah, Fred, Linus.
Uh, Fred,
Uh, Fred, te acuerdas de...
Bir iki kadehten sonra da, sadece, Fred.
Y después de un par de copas, simplemente Fred.
Kulağa oldukça hoş geliyor, Fred.
Eso suena muy bonito, Fred.
Şimdi gidip arınabilirsin.
FRED : Ahora ve a lavarte.
Sandalda, kaptan olmaz, Fred.
No timones en una canoa, Fred.
Sandalın kürekleri vardır.
Remos, Fred. Canoe tiene remos.
Burası bizim giyinme odamız, her üyemize bir dolap tahsis ederiz, o da, kutsal avadanlıklarını burada muhafaza eder... kıyafeti, küçük bir haç, fes kalıbı falan gibi....
FRED : Este es nuestro vestuario, donde cada miembro se le asigna un locker donde guarda sus implementos sagrados - su manto, menor cetro, bloque fez y tal.
Reklamın iyisi, kötüsü olmaz, öyle değil mi? Fred, kağıdaki adam bana bunu verdi ve önemli olduğunu söyledi.
.. =.. = Bueno, todo el mundo tiene un truco en estos días chico de la puerta me dio esto, Fred
Evet, Floyd... ah, şey Bay Marley, aramızda,
FRED : Sí, Floyd - eh, señor Marley, la hay.
- Neden, Fred?
¿ Para qué, Fred?
Bir dakika, Fred.
Dame un minuto, Fred.
Fred Melamed.
Fred Melamed.
- Fred'in işi bitmiştir.
Bien, esta es la voz de Fred.
- Fred, Bruce, Greg.
- Fred, Bruce, Craig.
Kürek, Fred.
LINUS :

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]