Gata traduction Espagnol
856 traduction parallèle
- Beyaz bir kedi.
- Una gata blanca.
- Beyaz kedi mi?
- ¿ Una gata blanca?
Kedi Tanrıça Bastet!
¡ Bastet, la diosa gata!
Kedim yine doğurdu.
Mi gata ha parido.
Kediye benziyor, şu kedi insanlardandır kesin.
Como parece una gata, debe ser una mujer pantera.
Hayır, gemiyi batıracaksın seni küçük çılgın!
- No, la hundirá. ¡ Gata loca!
Kedimi de alacağım.
Me llevo a mi gata.
Kedimiz yavruladı ve ufaklıklar etrafı sarmış durumda.
Lo siento, padre. Nuestra gata tuvo gatitos y andan por todas partes.
Ah, şu kadın yine kedimi kovmuş.
Ay, esa mujer volvió a sacar a mi gata.
Derken fırlayan bir kedi peydahlandı, kemanların birkaçını devirdi.
Eso hizo que la gata saltara. Tiró mis violines al saltar.
onları topladım ve tam kediyi yakalarken elimden kaçırdım.
Los recogí, y busqué a la gata, pero ya se había salido.
" Şafaklar birbirini izledi, ve gece yaşlandı, bu sırada Çin halısında parlak gözleri ve altın kaplı bedeniyle bu kedi uzanmaktaydı.
"Al alba sigue otra alba y envejecen las noches, y todo el tiempo esta extraña gata " ronronea sobre la alfombra china, con los ojos de raso ribeteados en oro.
Seni küçük vahşi kedi!
¡ Una gata salvaje!
Küçük vahşi kedi.
Conque una gata salvaje.
Bay Davis bir kadını eğitmek bir kediyi eğitmek kadar saçma diyor
El Sr. Davis dijo que era tan útil educar a una mujer como a una gata.
Bu vaşakla evlenmemi mi istiyorsunuz?
¿ Y quieres que me case con esta gata salvaje?
Fakat Filin üzerindeki kırmızıbaşlı vahşi bir kedi ise, Hayır.
Pero una gata montesa pelirroja con un elefante, no.
Blinky, Stella'yı getirebilirsin dedim.
Blinky, dije que podías traer a esa gata salvaje.
- Dışarıdan kedi sesi geliyor.
- La gata está llamando fuera.
- Pansy'nin sesi hasta gibi.
- Parece que la gata tiene anginas.
# K-e-d-i "kedi" diye okunur
Gata se escribe G-A-T-A
# Kedi fareyi yakalayabilir ama
Aunque la gata puede atrapar a la rata
# Fare kediyi yakalayamaz
La rata no puede atrapar a la gata
Seni uğursuz sokak kedisi!
Pero han oído a la gata callejera...
Kendimi hep kızgın damdaki bir kedi gibi hissediyorum.
Como una gata sobre un tejado de zinc caliente.
Kızgın damdaki kedinin zaferi ne olabilir?
¿ Cuál puede ser la victoria de una gata sobre un tejado de zinc caliente?
Kedi Maggie hala yaşıyor!
¡ La gata Maggie está viva!
Skipper'ın neden kriz geçirdiğini öğrenmek istiyorsan Kedi Maggie'ye sor!
Desea saber por qué se derrumbó Skipper. Pregúntele a la gata Maggie.
Bir çocuk doğacak. Babası Brick, annesi de Kedi Maggie.
Un niño está en camino... engendrado por Brick y Maggie la gata.
Yarın dünyanın en ünlü kedisi olacaksın.
Y mañana serás la gata más famosa del mundo.
O kediyi kısırlaştırmalısın.
Tienes que esterilizar a tu gata.
Matilda dedi ki High River'da Clara önceki gece kedisinin acı acı miyavladığını duymuş.
- No. Matilda Runyon me dijo... que Clara Kolter, la de High River, escuchó maullar a su gata la otra noche.
Ama Clara Matilda'ya demiş ki dışarı çıktığında kediden başka bir şey görmemiş.
Pero Clara le contó a Matilda... que, cuando salió a mirar, sólo vió a su gata.
Carol, sarı kedimizi hatırlıyor musun?
Carol, ¿ recuerdas aquella gata atigrada?
Haberi ne Gata duyur, aşkım ne de Aşkelon sokaklarında yay.
No lo cuentes en Gat, amor mío, y, sobre todo, oculta las noticias a los filisteos.
Sadece kedi sevgilim.
Es la gata, querido.
- Latince konuşuyor, kriko soruyor.
- Habla en latín. Necesitan gata.
Non habemus kriko, yok bizde.
Non habemus gata. Disculpe.
Ağzımın içi, dişi kedi pisliği gibi.
Tengo la boca como si una gata hubiera parido en ella.
Neden biraz daha basit bir şey denemiyorsun? Mesela Baykuş ve Kedicik?
¿ Por qué no intenta algo más simple, como'El búho y la gata'?
Kızgın bir kedi gibisin, hani, aynı tüyleri diken diken olmuş haliyle.
Pareces una gata enfadada, Ya sabes... Cuando se les eriza el pelo del lomo.
Pisi pisi, yani Kedi Kız!
¡ "M" de Mujer Gata! ¡ Catwoman!
Peki düğün hediyesi olarak aldığımız inci işlemeli kaşıklar?
¿ Y el juego de cucharas de nácar que nos regalaron por nuestra boda? Y esa gata.
Evet, her şey aynı.
Sí, todo sigue igual. Menos la gata.
Benim de "Esmer Güzeli" adında bir kedim var.
Tuve una gata que se llamaba Belle de I'Ombre.
Kedi yavrusunun tavırlarından o kadarı anlaşılmaz
No se puede confiar mucho en la actitud de una gata.
Eskiden neşeli ve şen bir kedi olmasına rağmen mi?
¿ Cuando una gata era alegre y llena de diversión?
Gülen kediniz mi var?
¿ Tiene una gata que sonríe?
Kedinizle tanışamam.
No puedo conocer a su gata.
- Güzel kedi. - Evet, öyledir.
- Es una gata preciosa.
Sesi kedi gibi.
Ah... parece una gata.