English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ G ] / Gatos

Gatos traduction Espagnol

4,780 traduction parallèle
Sokaklar kimsenin istemediği tatlı kedilerle dolu.
Las calles están llenas de lindos gatos que nadie quiere.
Hepimiz kedilerin fare yediğini biliyoruz.
Todos saben que los gatos comen ratones.
Yaşlı adamın kedilere karşı aşırı duygusal olduğunu biliyorsun.
Ya sabes como se pone el patrón, todo alterado por causa de los gatos.
Biri zaman harcamak diğeri kediler.
Al tiempo perdido... y a los gatos.
- Ben kedileri sevmem.
- No me gustan los gatos.
Yeğeninin kedilere alerjisi vardı, değil mi?
El sobrino es alérgico a los gatos, ¿ cierto?
Ev sahibinin kedisi vardı. Kedilere aşırı derecede alerjim var.
El propietario tenía un gato y soy híper-alérgico a los gatos.
- Kusura bakmayın, kedi alaerjisi.
- Perdón, alergia a los gatos.
Kedi hayatta kalır.
Los gatos sobreviven.
Özellikle vasiyetinde dört kedi olan bir kadından.
Ciertamente no la mujer que tiene cuatro gatos en su testamento.
- Kedilerinin de hepsi ölü.
- También murieron todos sus gatos. - ¿ Qué pasó?
Kız kurusu, kel, üç kara kedi.
Solterona, calva, tres gatos negros.
Kara kediler, babet ayakkabılar ve peruk sizi büyücü yapar mı?
¿ Tres gatos negros, zapatos cómodos y una peluca te hacen una bruja?
Bu işin kediler ve köpekler için olduğunu sanıyordum.
Pensé que en este trabajo solo tratábamos con perros y gatos.
Kediler hakkında bir şeyler biliyor musunuz?
- Oigan, chicos, ¿ saben algo de gatos?
Kediler meme uçlarıma kafayı takmıştır mı dedin?
¿ Acabas de decir que los gatos están obsesionados con tus pezones?
Kedi falan yok.
Sin gatos.
Kediler hakkında bir şeyler bilen var mı? Aman Tanrım.
Oigan, ¿ alguno de ustedes sabe algo de gatos?
Schmidt'in kedilerle harika bir hikâyesi var.
¡ Por Dios, Schmidt tiene la mejor historia de gatos!
Alışveriş merkezindeki mobil kedi evlat edinme etkinliğine gidebiliriz.
En el centro comercial, hay una caravana de adopción de gatos a la que podríamos ir.
Kedileri, çiçekleri ve Mary Poppins'i seviyorum diye mi?
¿ Porque me gustan los gatos, las flores y Julie Andrews?
Yer kedi oyuncaklarından yapılmış sanki.
Suena como si el suelo estuviese hecho de gatos de juguete.
Kaç tane kedin var senin?
¿ Cuántos gatos tienes?
Bize oyun sağlayan beyin burada. Tanrılar Kedilere Karşı.
Este... este es el cerebro que nos va a dar el juego como el "Tanques Versus Gatos".
Evleri tuvalet kağıdıyla dağıtacağız, yumurta atacağız ve kedilere sataşacağız.
Vamos a arrojar papel de baño y huevos a las casas y pelearnos con gatos.
Kedileriyle birlikte ve yalnız yaşayan yaşlı kadınlar olamayız ya!
No podemos convertirnos en señoras de los gatos.
6 kedili tatlı kızlarız. " dersin.
"Somos las chicas lindas con seis gatos".
Kediler otunu çalıyor.
Los gatos se roban tu yerba.
Oleg, kedilerle aran nasıl?
Oleg, ¿ qué te parecen los gatos?
Kediler kıçlarına yavaşça şaplak atılmasına bayılırlar.
A los gatos les encanta que les peguen ligeramente en las nalgas.
Şu kedilere bak, kıç kadar alanda tıkış tıkışalar.
Mira a todos estos gatos amontonados en este pequeño espacio.
Kuduruk kedilerden biri bizi ısırmadan ve sokakta başı boş dolaşan ama hiç üşümeyen insan-kedi kırması olmadan önce gidelim.
Vámonos antes de que estos gatos rabiosos nos muerdan y nos convirtamos en híbridos mitad humano, mitad gato que vagan por las calles pero nunca tienen frío.
Sayı 5 dakika içerisinde 24'ten 31'e çıktı. Ayrıca 2 kedi köşede köpek pozisyonunda yapıyordu. Yani iki ay içinde sayı 50'yi bulabilir.
En menos de cinco minutos, pasaron de 24 a 31, y vi a dos gatos en la esquina haciéndolo estilo perrito, así que en dos meses, podríamos estar viendo 50 gatos.
Oradaki birçok kediyi alıyorlar ve güzel evlere götürüyorlar.
Los gatos perdidos son adoptados y terminan en hermosos hogares.
Sense kediyi o kedi delisi çılgın kadının evinde bırakmaya çalıştın.
Tú trataste de dejarla en el alboroto de gatos de esa señora loca.
Cidden ya, kediler nereye gitti böyle?
Quiero decir, de verdad, ¿ a dónde se fueron todos los gatos?
- Kediler İngilizce bilmez.
Los gatos no hablan inglés.
Kedilerimiz buluşsun mu yani?
¿ Como si nuestros gatos tuviesen una cita?
Kedilere şarap veremeyiz.
No podemos dar vino a los gatos.
Kedilerimiz tam seks yapacaktı.
Chicos, vamos, nuestros gatos estaban a punto de tener sexo.
Kimin aklına gelirdi ki odamda kedi genelevi olmasına rağmen evdeki tek normal insan ben olayım.
Por nada en el mundo voy a tener un burdel de gatos en mi habitación y soy la única persona normal de este piso.
Ayrıca kedi seven, anlayışlı kadınlar da tercih ediyor.
Oye, también es el revestimiento para arenas para gatos favorito de las señoras con gatos con criterio.
O elinde puro olan kadınlar gibi.
Ya sabes, como esos gatos con los puros.
Quagmire, sana bunu nasıl söyleyebilirim bilmiyorum ama internette zaten kediler var.
Quagmire, no sé como decirte esto pero ya hay gatos en la Internet.
Halamın çok işine yaramıştı. Ki onun koltuğunun arkasında beş tane ölü kedi var.
Le fue bien a mi tía, y tiene cinco gatos muertos detrás del sofá.
% Kediler farelerle dosttur Muriburiland'da %
* Los gatos son amigos de los ratones en Muriburiland. *
Zaman hızlı geçiyor. "Beşikteki Kedi" gibi.
El tiempo pasa rápido, ya sabes, todo eso de "Los gatos en la cuna".
"Beşikteki Kedi" ne?
Oye, ¿ qué es eso de "gatos en la cuna"?
Sabine'in tek ilgi alanı Maroon 5 diye bir grup ve aslında onun olmayan kedi resimleri.
Sus intereses sólo son un grupo llamado Maroon 5 - y fotos de gatos que no son sus gatos.
Atları, köpekleri, kedileri klonlayabiliyoruz.
También caballos, perros, gatos.
- Doğru.
Despedida de soltero para gatos. - Eso es.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]