Gps traduction Espagnol
2,928 traduction parallèle
Gon'un telefonuna GPS taktım.
A través de la función GPS de tu celular.
GPS'i kapattın mı?
¿ Sabía usted desactiva la G.P.S.?
FBI, Seth Newman'ın arabasındaki GPS bilgisayarına ulaştı.
El FBI accedió al GPS del ordenador del coche de Seth Newman.
Ajan Rossabi, Seth Newman'ın arabasındaki GPS'i kullanarak sürüş geçmişini çıkardı ve bu veri şu anda bizde.
El agente Rossabi usó el GPS del ordenador en el coche de Seth Newman para rastrear su historial de conducción, y tenemos esta fecha.
Henry'nin arabasındaki GPS verileri.
La información del GPS del coche de Henry.
- Şu GPS şeylerinden almam gerek.
Oh, Señor, yo voy a tener que fijar una de ellos thingamabobs GPS en ella.
Bu casusumuzun üzerine GPS yüklememiz gerekmediğine emin misiniz?
¿ Estás seguro de que no necesitamos instalar un GPS en nuestro explorador aquí?
Belli ki nereye gittiğinizi biliyorsunuz.
No está interesado en el GPS, usted obviamente sabe a dónde va.
Üniformayı giyip 11 : 30'da GPS'nin ayarlı olduğu konumda ol.
[Póngase el uniforme y vaya... al lugar programado en el GPS a la 1 : 30]
GPS'i kullanarak konum belirle.
Busquen por GPS.
GPS cihazı taşıyor olacak.
Llevará un localizador GPS.
Alpha'nın üstünde GPS var, çıkarmadan önce onu etkisiz hale getirmeniz gerek.
Está etiquetado con un rastreador el cual necesitarán desactivar antes de la extracción.
Bu bir GPS takip çipi.
Es un localizador GPS.
Kurbandan çıkardığımız GPS çipi.
Este chip GPS fue conseguido en la víctima.
GPS verilerini ve hayati fonksiyonları anında aktarıyordu, değil mi?
Transmite datos GPS y signos vitales en tiempo real, ¿ correcto?
FBI'ın GPS takip cihazı sayesinde Briana Mathis'in ölüm yolculuğu sırasında izlediği rotayı biliyoruz.
Gracias al GPS del FBI, este es el camino que tomó Briana Mathis hasta su muerte.
Ayrıca Bay Goss'un telefonunda bulduğumuz mesajlar kendisinin çıkardığı zaman çizelgesine uyuyor. Ve FBI'ın GPS cihazındaki veriler Bay Goss'un tarif ettiği cinayet yolculuğu rotasına uyuyor.
También están los mensajes del celular del Sr. Goss, que coinciden con la cronología que dio, y los datos del chip GPS del FBI, que coincide con la ruta que el Sr. Goss dijo tomar.
Cep telefonunun yerini belirleyebilir misin?
Necesito rastrear el GPS de su teléfono. ¿ Puedes hacer eso?
GPS onu Cordova ve Cambie'de gösteriyor.
El GPS la ubica en Cordova y Cambie.
GPS konumlandırıcıyı üzerine yerleştiremedin.
No tienes el GPS conectado con el
Asıl sorun o kapsüllerin istenmeyen GPS sinyali yaymalarıydı.
El problema es que emitían una señal GPS no deseada.
Vanessa'nın dahili GPS kaydına ulaşıp o kapsülün ilk defa nerede sinyal yolladığını bulabilir misin?
¿ Puedes acceder al registro de GPS interno de Vanessa para encontrar la primera vez que el módulo envió una señal?
Sana bu yedi kişinin ismini vereceğim ve bunların cep telefonlarına dinleme cihazı yerleştirmeni istiyorum.
Te voy a dar los siete nombres, y necesito que los sigas por GPS en cada uno de sus celulares.
Evet G.P.S. ve dinleme cihazı.
Sí, GPS y audio.
Cep telefonunu ve arabandaki G.P.S.'i kapat.
Apaga tu celular y el GPS de tu auto.
Maki merkezi bilgilendirmemiş, menajer de limuzinin navigasyonunu kullanıp yerini tespit etmeye çalışmış ama sistem havalimanından ayrıldıktan sonra devre dışı bırakılmış.
Ahora, Maki nunca lo registró, así que el director dice que intentó localizarle usando el GPS de la limusina, pero fue desactivado una vez que salieron del aeropuerto.
Limuzindeki navigasyon sistemini kapadın ama Akuna'nın aracındakini gözden kaçırdın.
Quiero decir, inhabilitaste el GPS de la limusina, pero te olvidaste del sistema de seguimiento del coche de Akuna.
Arabasının navigasyon şifresi.
La del GPS de su coche.
Kızma lütfen, telefondaki kadın şifrenin N harfi ile başladığını söylemişti.
No te enfades, solo lo averigüe porque la señorita de la compañía de GPS dijo que empezaba con la letra "N".
Herkese GPS çipi yerleştireceksin.
Vas a implantar un chip de localización a cada uno.
Eric, aşı şişelerindeki GPS'ten ne haber?
Eric, ¿ dónde estamos con el rastreador de GPS en los viales de vacuna?
Sen New York'u biliyorsun, benim de GPS'im yok.
Tú conoces Nueva York y no tengo GPS.
GPS takibi.
Rastreador GPS.
Dijital bir saat içinde GPS olanından yani Riley Manning nereye giderse gitsin onu izleyebileceğiz.
Es un reloj digital... Con GPS incorporado. Lo que significa que podemos rastrear a dónde va Riley Manning.
En azından içine koyduğumuz GPS cihazı söyledi.
Mejor dicho el GPS que pusimos dentro.
Hepinize bir GPS çipi yerleştireceksin.
Le vas a implantar un chip GPS a cada uno.
Sırtımızda GPS çipi var, unuttun mu?
Tenemos chips GPS en la espalda, ¿ te acuerdas?
Daha iyisi, yakında GPS çiplerini çıkartacağız.
Mejor cuanto mas pronto nos saquemos los chips GPS.
GPS'de Brain ve çocukları buldun mu?
¿ Tienes a Brian y a los niños en el GPS?
Brain'in GPS çipini bul ve bana şu anda nerede olduğunu söyle.
Encuentra el chip del GPS de Brian y dime dónde demonios está ahora.
Uzaktan takip edilebilsinler giye her kasaya GPS cihazı konmuş.
Cada caja contaba con un sistema de GPS para poder ser rastreada remotamente.
Kiraladığı teknede GPS var mı?
¿ Hay alguna... posibilidad que el barco que alquiló tenga GPS?
Herkese bir GPS cipi yerleştireceksin.
Le vas a implantar un chip GPS a cada uno.
GPS Andersen Marina'yı gösteriyor.
El satélite lo posiciona en el Puerto Andersen.
Donanmaya girmeden önce kurmuş şirketi ve havaalanlarında, farklı mağazalarda, motorlu araçlar şubesinde, her yerde beklenilen süreleri tahmin etmek için GPS veri uygulamasını geliştirmişler.
La montó antes de alistarse en la Marina y han desarrollado una aplicación que recopila datos de GPS para predecir tiempos de espera en aeropuertos, distintas tiendas, Tráfico, donde sea.
Bu Murphy'nin SIM kartlarından birinin GPS haritası.
Este un mapa GPS de una de las tarjetas SIM de Murphy.
- GPS'le yerimizi bulabilirler.
Pueden pillarnos con el GPS.
Bu ne? GPS koordinatları. Gidelim.
¿ Qué es esto? Vamos.
GPS koordinatları var.
Hay coordenadas de GPS.
Burada sigortayı istemediğiniz ve GPS'e ihtiyacınız olmadığı yazıyor.
Bien, esto aquí dice que usted rechaza el seguro.
Şişedeki GPS'i cebine yerleştirdim.
Puse el GPS del frasco en su bolsillo.