Graff traduction Espagnol
230 traduction parallèle
- Ben Dr. Graff.
- ¿ Qué tal? - El Dr. Graff.
Sevgili Graff başarılı olabilmemiz için kendini lider ilan etmene gerek yok.
Mi querido Graff, que usted se proclame nuestro líder, no significa que lo sea.
Aptalın tekisin, Graff.
Es usted un idiota, Graff.
Disiplin, sevgili Graff.
Disciplina, mi querido Graff.
Merak etme, Graff.
No se preocupe, Graff.
Graff yanında olmalı.
Graff debe de estar con él en la habitación.
Graff'ın elinde haritanın bu kısmı olmasa bile parçaları birleştirmesi uzun sürmez.
Graff no tardará en atar los cabos, aun sin esta parte del mapa.
Defol buradan, Graff. Yürü!
Salga, Graff. ¡ Vamos!
Jim? Stewart Graff.
Jim, soy Stewart Graff.
Ben Bay Graff.
Soy el Sr. Graff.
- Peki Bay Graff.
- De acuerdo, Sr. Graff.
Bay Graff? Bir saniye lütfen.
Sr. Graff, espere un momento.
Teşekkürler Bay Graff.
Gracias, Sr. Graff.
Remy -
Remy. - Buenas tardes, Sra. Graff.
Stewart Graff, o iyi mi?
¿ Stewart Graff está bien?
Bay Graff!
¡ Sr. Graff!
Karin Graff.
Karin Graff.
Söyler misin, kimdir Karin Graff?
Dime, ¿ quién es Karin Graff?
ZANUCK : Felix Graff'ı ara ve o ne derse aynen yap.
Llámalo y haz lo que te diga.
Graff bu piçlerle nasıl baş edileceğini iyi bilir.
Créeme, Graff sabe lo que hace con esos bastardos.
Beni Los Angeles'e sadece bu Graff denen adamla konuşmam için mi getirttin?
¿ Me has hecho volver a Los Ángeles sólo para hablarle a Graff?
Benden avukat Graff ile görüşmemi istedi
Me pidió ir a ver a ese abogado, Graff.
GRAFF : David Merrill.
David Merrill.
GRAFF : Gerçekten gelmene çok sevindim.
Me alegra que haya venido.
GRAFF : Ray, içeri gel.
Ray, entra.
GRAFF : Tabii, biz biliyoruz bunu.
Ya lo sabemos.
GRAFF : Gizli tanık.
Una deposición secreta.
Hey siz ona, benim kahrolasıca bir muhbir olabileceğimi mi söylediniz? GRAFF :
¿ Le dijo que yo podría ser un maldito soplón?
Git konuş onunla, Graff.
ve a hablarle, Graff.
Felix Graff'ı arıyordum.
Busco a Félix Graff.
Biraz kilo vermişsin. GRAFF :
Estás más delgado.
GRAFF : Meze?
¿ Entremeses?
GRAFF : Onlara göre saklanacak tek şey, Komünist Parti üyeliğidir.
Creen que lo único para ocultar es la afiliación al Partido Comunista.
GRAFF : Benim söylediğim de bu zaten.
Eso es lo que digo.
GRAFF : Bundan fazlası değil inan ki.
No es mucho.
Bu ülkede senin kadar akıllı olan bir sürü insan Komite'nin iyi şeyler yaptığını düşünüyor. GRAFF : Bir sürü insan.
Muchos aquí, tan inteligentes como tú piensan que el comité es algo bueno.
GRAFF : İki haftaya kadar, belki üç.
En dos semanas, quizá tres.
GRAFF : Sen bir Cooper ya Gable değilsin. Sen David'sin.
No eres Cooper ni Gable.
GRAFF : Cooper'u hiç beyaz perdede bir doktor faturası alırken gördün mü?
¿ Has visto a Cooper en la pantalla pagando la factura del médico?
Graff, Washington'da, Mayflower'da.
Graff está en el Mayflower en Washington.
GRAFF : Zaman geldi. Bizi bekliyorlar.
Ya es hora, están listos para recibirnos.
GRAFF : Onlar sizin arkadaşınızdı.
Ahí está tu amigo.
GRAFF : Oturacağımız yer önde, sol tarafta.
Por el frente, a la izquierda.
Felix Graff. 1830 Jefferson Place, Los Angeles, California.
Félix Graff, 1830 Jefferson Place, Los Ángeles, California.
Bilemezsin... Geçen hafta Jerry Graff'la konuşuyordum.
Nunca se sabe... hablé con Jerry Graff la semana pasada.
Graff çıkıyor ve alıyor.
Graff sale y compra.
Graff gidip kendine hemşirelerin olduğu lanet bir liste alıyor.
Graff compra una lista de enfermeras.
Jerry Graff kendisi için iş kurdu.
Jerry Graff trabaja por su cuenta.
Eğer biz o tür adamlardansak ve kilidi kırıp içeri girersek soygun gibi görünür, müşterileri dosyalardan alırız ve Jerry Graff'e gideriz.
Si fuéramos el tipo de persona de robar y destruir el lugar, parecerá a un robo, nos llevamos las referencias y se las damos a Jerry Graff.
Şuna birileri aldı ve Jerry Graff'e gitti desek?
¿ Si alguien las llevara a Jerry Graff? Sí.
- Mesela Jerry Graff.
- Mira a Jerry Graff.