Gramps traduction Espagnol
83 traduction parallèle
Gramps Johnson'un dükkanına gidelim, bakalım o ne biliyor.
Vamos a la tienda de Johnson a ver qué sabe de esto.
Gramps...
¿ Gramps?
Gramps!
¡ Gramps!
Gramps.
Gramps.
Madem öldü, Gramps'i, Elinson ailesini ve onu öldüreni bulacağız.
Averiguaremos quién lo mató a él, a Johnson y a los Elinson.
Kit, Gramps'in kişisel eşyalarını ve kayıtlarını incele.
Kit, revise los libros y objetos personales de Johnson.
Gramps'i öldürmek istese neden binanın yarısını yıksın?
¿ Por qué tenían que destrozar la casa para matarlo?
Katil silaha bunu yapmadan önce Gramps dört el ateş edebilmiş.
Johnson disparó cuatro veces antes de que le hicieran esto a su arma.
Gramps Johnson'un otopsisini tamamladım.
Acabo de terminar la autopsia de Johnson.
Ed Blackburn'ü, Gramps Johnson'u ve diğerlerini o mu öldürdü?
¿ Esto mató a Blackburn y a los otros?
Otopside Gramps'in o asitle dolu olduğu yazıyordu.
Johnson murió saturado de él.
Kömür bulursak, bir madenin olacak, moruk.
Si golpeamos el carbón, serás un dueño de la mina, Gramps.
Sende, Gramps.
Tu tambien, abuelito.
- Gramps?
- ¿ Abuelo?
Ve paranı geri al, Gramps.
Y le devolveré su dinero, abuelo.
Gramps, dişlerini yerine koy, ellerini kızdan çek ve dikkatini ver. Bugün burada bir şeyler öğrenebilirsin.
- Oye, abuelo guarda tus dientes, suelta a tu hija y presta atención, quizás aprendas algo.
Bana Gramps de.
Puedes llamarme abuelo.
Tamam. Gramps.
OK... abuelo
Gramps, bana kalırsa...
Abuelo, tal vez debería...
Gramps. Bu 7 8 model Alfa Romeo Spider.
Abuelo.. ¡ Esto es Un Alfa Romeo modelo 1986.
Al bakalım Gramps.
¿ Una cerveza, abuelo?
Gramps, posta arabası soydun mu hiç?
¿ Abuelo, alguna vez atacó una diligencia?
Çok güzel Gramps.
¡ Muy bien abuelo!
Gramps.
Abuelo.
Gramps, anlamadın galiba.
Abuelo, creo que no comprendes.
Gramps.
Sorpresa!
Gramps. Bağırdığım için özür dilerim.
Abuelo, Perdoname por haberme enfadado.
Gramps, benim yatmam lazım.
Abuelo, tengo que ir a dormir un poco.
Gramps.
Abuelo!
Gramps ölüyor Charlie. Geri almalıyız.
Él va a morir. ¡ Debemos recuperarlo!
Ben oraya girmem. Gramps kendisi girsin.
¡ Que él vaya a buscar su cráneo!
Hadi Charlie, Gramps ayağa kalkamıyor. Biz yapmak zorundayız.
El abuelo dice que... salieron de aquí, asi que sé valiente y...
Hadi. Hadi Gramps.
¡ Vamos, Abuelo, espere!
Seni seviyorum Gramps.
Le quiero abuelo.
Gramps sokağı
Esta es Ia calle de Ios abuelos.
Sensin, Gramps.
Aguante, abuelo.
Sağ ol Gramps!
¡ Gracias, abuelo!
Geçti Gramps. İyileşeceksin.
No te preocupes, Gramps.
Ralph, ama herkes ona Gramps der.
Ralph, pero le llaman Gramps.
Gramps, ne olduğunu söyler misin bana?
Gramps, ¿ puede decirme qué ha ocurrido?
Gramps'in komşusu iki saat önce semptom olmadığını teyit etti.
El vecino de Gramps ha comprobado que hace dos horas no tenía síntomas.
Gramps'in kan basıncı artıyor.
La presión de Gramps está bajando.
Biliyormusun Gramps? bu saçmalık!
¡ Eso son boludeces!
Biliyormusun Gramps, sen lanet olası bir artistsin.
Eres el rey de la comedia, abuelo.
Şu üç odadan birinde, Gramps.
En una de estas tres habitaciones, abuelo.
Tabii havuz başında, Gramps.
Sí, junto a la piscina, abuelo.
Gramps nerede?
¿ Dónde está el viejo?
Sebebi Gramps, ozon tabakası.
Es el ozono...
Söylemedin Gramps.
Es verdad, Abuelo...
- Bir saniye bekle.. Durun... - Gramps?
Hey, un momento.
Evet Gramps.
Sí, Gramps.