Ground traduction Espagnol
121 traduction parallèle
- Korkarım buradan ayrılamam. - Hala çok çalışıyorsun.
Jane, ofrecí a George unirse a mí en Ground Floor and Plastics y lo rechazó.
- Year Ground'da yazarım!
- ¡ Periodista de "El año"...!
Büyükannemi bile garantisiz Polo Ground'a çıkaramazdım
Pero no podría poner ni a mi abuela en el campo de polo sin una garantía.
Yerliler kahramanca ölenlerin High Ground'a... gittiklerine inanır ve orası iyi bir yerdir.
Los indios creen que los valientes que mueren... suben a un terreno elevado y es un buen lugar.
Help me get my feet back on the ground
Ayúdame a poner los pies sobre la tierra.
# Come on, let's keep movin'Don't you lose no ground #
Yo también.
Killing Ground filminde oynamasını istiyorum.
Convence a Marshall para Campo de Destrucción.
# Old Jed was shootin'at some food # When all of a sudden right up from the ground, there
El viejo Jed iba disparándole a algo comestible cuando de pronto, justo delante de él
# Ayaklarım yere bassın # yere, yeee
Get my feet on the ground On the ground, yeah
# Ooo, sanırım artık insen iyi olur
Ooh, I guess you gotta put your flat feet on the ground
Have you looked over the ground yourself, sir?
¿ Ha mirado el terreno, señor?
And in order to do that, we have to occupy dangerous ground between him and Washington.
Y para hacer eso, tenemos que ocupar un terreno peligroso entre él y Washington.
Lulled as he is by his own false feeling of security derived by his holding the seemingly superior topographical battlefield position in short, the higher ground.
Arrullado como está por su propia falsa sensación de seguridad derivados de la celebración de su aparente posición superior en el campo de batalla en pocas palabras, la tierra más alta.
We would all be much better off if the stargate had been left in the ground.
Estaríamos mejor si la puerta estelar hubiera quedado sepultada.
# Ama ben yeri hissedemiyorum #
# But I can't feel the ground #
"Ground control to Major Tom"
Comienza el despegue
Polo Ground'dan arkadaşım Franklin'i hatırlıyor musun?
¿ Recuerdas a mi amigo Franklin, en Polo Ground?
Bu şeyleri toprağa gömüyoruz... We bury these in the ground ve şu sarı tanktaki sıkıştırılmış havayı kullanıyoruz.
Los enterramos en la tierra y usamos el aire comprimido de ese depósito.
Merhaba, Ground-up Design Ben Andy.
Hola, Tierra Arriba Diseños, habla Andy
The Ground-Fault Circuit Interrupter. ( Topraklama Arızası Devre Şalteri )
El Interruptor de Circuito de Descarga a Tierra.
- 10 dakika önce ihbar geldi. Vegas Ground Kafe'de bir çatışma olmuş.
- Nos avisaron de un tiroteo en la cafetería Vegas Grounds en la octava con Main.
Hasar Ground Zero'dan uzaklaştıkça azalıyor.
Los daños son menores a medida que nos alejamos de la zona cero.
Ground Zero'dan çeyrek mil uzakta.
A 0,5 km2 de la zona cero.
Burası Los Angeles olaylarının patlak verdiği noktaydı.
¿ Esta sería el "Ground Zero" de las revueltas de Los Angeles?
Daha sonra, onu Shakey'nin yerine ya da Ground Round'a götürdüğümde Onun için sağlıklı olmadığını bildiğim hâlde patates kızartması alırım, gelene kadar benim çorbamdan içer. bana okulda yaşadaıklarını anlatır.
Y luego, cuando la llevo a Shakey's o Ground Round, o el que más le guste, la dejo pedir papas fritas, mientras que tome de mi sopa, y me cuenta sobre sus compañeros,
Seth'e göre, burası sizin gibi hippilerin Ground Zero'su.
Según Seth es la Zona Cero para viejos "hipsters" como tú.
* Top, never ever stop, drop you to the ground.
* Top, never ever stop, drop you to the ground.
Ground Zero'ya, lütfen.
A Ground Zero, por favor.
Seth'e göre, burası sizin gibi hipilerin Ground Zero'su.
Según Seth es la Zona Cero para viejos "hipsters" como tú.
Hatta FEMA'ya bile "Ground Zero" arazisine giriş izni verilmiş değildi.
Ni siquiera FEMA podía entrar en la zona cero.
Kurtarma çalışmalarına katılmış bir itfaiye eri olan, Nicholas DeMasi, "Perde Arkası : Ground Zero" isimli kitabında şunu iddia ediyor :
Nicholas DeMasi, un bombero que ayudó en el rescate dijo en el libro'Behind the Scenes :
" Bir noktada, uçaklardan kalan kara kutuları aramak için, Federal Ajanları, bölgenin yakınına götürme görevi verildi.
Ground Zero': " Fui asignado para llevar a Agentes Federales al lugar para buscar las cajas negras.
Mayor Rudolph Guiliani, "Ground Zero" dan 230 milyon dolardan daha fazlasının kurtarıldığını duyurdu.
El alcalde Rudolph Giuliani anunció que más de 230 millones se recuperaron de la zona cero.
İşçiler, altına gitgide yaklaştığı için, yetkililer, FBI ve Gizli Servis ajanlarının katılımıyla "Ground Zero" ya giriş kısıtlaması başlattılar.
A medida que los trabajadores se acercaban al oro, más fueron restringiendo el acceso a la zona cero, siendo acompañados afuera por agentes del FBI y de los Servicios Secretos.
dışarıda döşek yapıyor boş bi yerde.
He's making a mattress out on the waste ground.
* * Ground Hog Day'i * * bilirsin, değilmi? ( * * bir BİLL MURREY Filmi, tavsiye ederim * * : )
¿ Sabes, como el día de la marmota, sí?
Saat 11 : 10'da lunaparktan canlı yayında olacağım.
Mira, yo debo entrar en vivo a las 11 : 10 en el "Theo Ground".
Toprak biraz sert olabilir.
Pequeño Ground's esta afuera
- Eski mekânımız.
The old stomping ground.
Burada işin bitince köşedeki kafeye, Hatton Ground'a gel.
Cuando termine, véame en el café... en la esquina de Hatton Ground.
# Dead leaves and the dirty ground
# Dead leaves and the dirty ground
Dün göğüs röntgeni çekildi.
Estoy seguro que tiene algo que ver con el trabajo en "Ground-Zero"
Kutlamamız gerektiğine karar verdim. Ve kefilin burada olup kendi takdim ederse daha uygun olur dedim.
no puedo usar el seguro del departamento para la trata del cancer que tengo por ser voluntario y limpiar Ground Zero.
Yaptığımız pozisyonlar Kamasutra'da bile yok.
Solo deseo ir a Ground Zero contigo.
Baseball Ground stadında Derby County, Leeds United'a karşı.
Contra el Derby County. Leeds United en el Baseball Ground.
Onun ground chuck'ını seviyorum, Manny.
Me gusta su carne picada, Manny.
Ben ve annem birazdan Ground Zero'ya gidebiliriz.
Con mi mamá iremos a la Zona cero, más rato.
Eğer bir şey olursa sadece hakikate güvenin. Stand your ground.
Si algo pasa, confía en tí, mantente firme.
* Toprağı kim ayırdı da O içine düştü? *
* Who split the ground where he fell down *
Ben onların, High Ground'a gittiklerini düşünüp avunuyorum.
Me gusta pensar que fueron al terreno elevado.
Sezon 3, Bölüm 7 "Ortak Amaç" Çeviren :
Stargate Atlantis 3x07 Common Ground