Hansel traduction Espagnol
338 traduction parallèle
Hansel olurum, Gretel'ım olursan
Seré Hansel si eres mi Gretel
- Hansel ve Gretel mi?
- O un Hansel o una Gretel
Hansel ile Gretel'e ne demeli?
¿ Y qué me dice de Hansel y Gretel?
Küçük Hansel ile Gretel de mi?
¿ Los pequeños Hansel y Gretel?
"Tiyotro Partisi" Hansel ve Gretel. - İşte belli değil mi?
Dice "Broadway y Harmony Lane, Hansel y Gretel McAlbertson".
Hansel ibne, Gretel de orospu, amaan, bana ne!
Hansel es marica y Gretel está enamorada de sí misma, así que qué importa.
Küçük beyaz çakıl taşları serpeceğiz ormanda yürürken... tıpkı Hansel ve Gretel gibi.
lremos tirando guijarros blancos a través del bosque... como los malditos Hansel y Gretel.
Hansel, Gretel! Ne haber?
¡ Hola, Hansel, Gretel!
" Hansel'i de bir kafese kilitledi.
" Y la bruja encerró a Hansel en una jaula.
" Cadı, Hansel'in yeterince yediğinden emin olmak için...
" La bruja se aseguró de que Hansel comiera muy bien...
Tıpkı Hansel ve Gretel'deki gibi.
Me siento jodidamente como Hansel y Gretel.
Hansel ve Gretel cevap vermedi, ama ormanın içine kadar onları takip ettiler.
Hansel y Gretel no replicaron, pero siguieron a sus padres al bosque.
Sonra cadı, Hansel ve Gretel'i şekerden eve sokmuş. Onlara daha fazla şeker vermeyi vaadetmiş.
Y así, atrajo a Hansel y Gretel a la casa de caramelo prometiéndoles más dulces.
Tam onları içeri itecekken Hansel bir anda zavallı, savunmasız cadıyı tutup içeri fırlatmış.
Estaba apunto de empujarlos Cuando, sin previo aviso, Hansel empujó a la pobre, indefensa bruja dentro de la olla donde ella se quemó viva, ardiendo en agonía.
"'Bak, Gretel'diye bağırdı Hansel.
"'Mira, Gretel', exclamó Hansel.
"'Pencere kenarları çikolata'dedi Hansel. "
"'Las ventanas son de chocolate', dijo Hansel, quebrando un pedacito ".
"Büyük bir ormanın yanında, fakir bir odunce yaşardı..... iki oğlu vardı, Hansel and Gretel."
"Cerca de un bosque vivía un pobre leñador con sus dos hijos, Hansel y Gretel".
"Ama Hansel..." Senin gibiydi, tatlım.
"Pero Hansel..." era como tú, mi amor.
" Kapıyı açtı.'Hansel!
" ¡ Hansel!
Hansel! 'diye bağırdı. "
, ¡ Hansel,'ella gritaba "
yemek için yeteri kadar kilo alana kadar cadının kafesinde kilitli olan Hansel yüzünden ;
Por Hansel, encerrado en la jaula de la bruja para engordarlo y comerlo.
Hänsel'le Gretel'in annesi korkunç biriymiş.
La mamá de Hansel y Gretel era una mujer terrible.
Belki de birkaç çift farklı gruplara ayrılmalı ve ormanlık alanda Hansel ile Gretel misali gezinip, adını çağırmalıyız.
Deberíamos dividirnos en grupos por el bosque como Hansel y Gretel, gritando su nombre.
Bay Hannssel.
Sr. Hansel, hola.
Farkettim ki olgunluk veya akıl yaşla artıyor olsa da Hansel ve Gretel kitabındaki cadı, çok yanlış anlaşılıyor.
Quizá la madurez y el conocimiento vienen con la edad pero la bruja de Hansel y Gretel ha sido malinterpretada.
Hans ve Gre... Hansel ve Gretel?
Hans and Get... ¿ Hansel and Gretel?
Bir dakika. Hansel ve Gretel?
Esperen. ¿ Hansel y Gretel?
Hansel ve Gratel eve dönünce herkese yaşlı, kötü cadıyı anlattı.
Hansel y Gretel corrieron a casa a contarles a todos sobre la malvada vieja bruja.
Komada bula-
Despertar en... Necesitamos salvar a Buffy de Hansel y Gretel. No importa.
Hansel ve Gretel ömür boyu aç kalmayacak.
Hansel y Gretel están acomodados para el resto de sus vidas.
Tanrım, şu Hansel gerçekten çok yiyor.
Caramba, ese Hansel sí que puede comer.
Dur tahmin edeyim. Hansel mi?
No me lo digas. ¿ Hansel?
Anlattım. Hansel ile Gretel cadıdan kurtulunca ilham alıp burada kaldım.
Sí, y cuando Hansel y Gretel se escaparon de la bruja me inspiré y me quedé aquí.
Hansel.
Hansel.
- Hansel konusunda tedirgin misin?
- ¿ Te preocupa Hansel?
Bu Hansel ile Gretel'i makalene koy.
Escribe lo de Hansel y Gretel.
Bu Hansel simdi çok ateşli
Ese Hansel está muy de moda.
Ve ödül Hansel'in.
El ganador es Hansel.
- Hansel'e dayanamıyorum.
- No soporto a Hansel.
Hansel - Su anda çok ateşli Hansel.
Hansel, está muy de moda.
Ödülü Hansel'e kaptırman karşısında bununla baş etmek için bir süre arazi olduğunu, sonra dönüşe geçtiğini düşündüm...
La forma en que llevaste la pérdida del premio frente a Hansel, mantuviste la cabeza baja algún tiempo, y luego regresaste...
Hansel, Mugatu'nun "Dereyalama" kampanyasında yer almadığına üzüldüm.
Siento que no consiguieras la campaña "Derelicte" de Mugatu.
Hansel'in kıçına bas tekmeyi.
Dale caña a Hansel.
Hansel'den nefret ediyorum!
¡ Cómo odio a Hansel!
Nereye baksam Hansel, Hansel, Hansel.
Donde sea que miro, Hansel, Hansel, Hansel.
Hansel'e hoş geldiniz.
Bienvenidos a chez Hansel.
" Kutsal ruh, Hansel. 6 gündür Peyote'yi içmedin mi?
" Joder, Hansel. ¿ No llevas seis días seguidos fumando peyote?
- Güzel hikaye, Hansel.
- Buena historia, Hansel.
Sanıyorum Matilda'ya vuruluyorum, Hansel.
Creo que me estoy enamorando de Matilda.
Yap onu, Hansel.
Adelante, Hansel.
Affedersin, Hansel.
Disculpa, Hansel.