English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ H ] / Hazır ol

Hazır ol traduction Espagnol

3,414 traduction parallèle
O zaman iki kişilik toz yutmaya hazır ol, koca annecik.
Bueno, prepárate para comer polvo por dos, gran mami.
Başına geleceklere hazır ol. Eğer bu davayı halledersen başına talih kuşu konduracağım.
Y prepárate para arrugar la nariz, porque si resuelves esto te voy a dar un beso con lengua.
Hazır ol.
Prepárate.
Hazır ol, bu kediyi öyle bir besleyeceğiz ki üç hafta kumundan ayrılamayacak, Gretchen.
Abróchate el cinturón, Gretchen, porque vamos a rellenar hasta el fondo a este gato.
- Hazır ol Amerika, yönetimde iki siyah var çünkü artık!
- Prepárate, América, ¡ porque aquí hay dos negros en el poder!
- Kirlenmeye hazır ol doktor.
- Prepárate para ensuciarte Doc.
Hazır ol, başla!
Preparados, listos, ¡ Ya!
Boğanın üstünden atılmaya, sarsılmaya ve dönmeye hazır ol.
Así que te preparas para ser sacudido y golpeado y girado en círculos.
Kilowog hazır ol!
Kilowog, prepárate.
Sen çavuşun güvenliğini sağla. Gemiye dön ve ayrılmaya hazır ol.
Tienes que poner a salvo al sargento y preparar la nave para el despegue.
- Yarın hazır ol.
Mañana estarás listo.
Eşiği geçtikten sonra büyük yüksekliklere havalanmaya hazır ol.
Y cuando cruces el umbral, te preparás a volar más alto.
Hazır ol sete.
- Si. - Hey, listo para empezar.
Hazır ol bakalım.
"Muy bien, vamos a prepararnos para la acción."
bunu süylemeye hazır ol!
¡ Puedes estar preparada!
Hazır ol! Bayrağı selamla!
= Saludo Frente a la bandera. =
Tokatlanmaya hazır ol, çünkü onun yolda olduğuna eminim.
Pues vete preparándote porque creo que está en camino.
Bu belgeyi imzala, Rusty üzerindeki ebeveynlik haklarını devret. Ya da tutuklanıp mahkemeye çıkmaya hazır ol.
Firmas este documento, renuncias a la patria potestad sobre Rusty, o te preparas a ser arrestado y enjuiciado.
Hazır ol, çünkü her an gelebilirler.
Solo prepárate, porque en cualquier momento, se van a aparecer...
Hazır ol.
Estén listos.
En iyisini umut et en kötüsüne hazır ol.
Esperamos lo mejor... prepárate para lo peor.
Humungousaur dediğim arkadaşımla tanışmaya hazır ol!
Prepárate para conocer un amigo llamado Humungosaurio.
Simpson, hazır ol...
Simpson, prepárate para...
Tamam, pekâla Sophie, değiştirmeye hazır ol.
Vale, Sophie, prepárate para el cambio.
Yeni oyun için hazır ol!
¡ Prepárate para la próxima jugada!
Hazır ol Cumhuriyet Şehri.
Prepárate, Ciudad república.
En sevgiğin birşeyi kaybetmeye hazır ol.
¡ Prepárate para perder lo más cercano a tu corazón.
Birinci tabur, hazır ol!
preparaos!
Hazır, nazır ve de fazılım. Rahat, hazır ol, selam ver.
Bom, bom, bombón.
Wyler'ı oradan çıkardığımda, diğerlerini tutuklamaya hazır ol.
Apenas saque a Wyler de ahí, prepárate para capturar a la pandilla.
- Hazır ol, mal aşçı.
Hey, cocinero de mierda.
- Hazır ol veya olma, geliyoruz!
¡ Listos o no, ahí vamos!
Tamam tatlım, erkekler kulübüne girişimi görmeye hazır ol.
Vale, cariño, prepárate para seguirme al club de los chicos.
Sen pusu pozisyonunda kal, hazır ol.
Sólo quédate en la emboscada, estate listo.
Hazır ol, kuvvetlice üfle.
Prepárate. Toma aire.
Tayfa, hazır ol!
¡ Tripulación, atención!
Hazır ol!
¡ Atención!
Kalkışa hazır ol!
¡ Prepárate para el despegue!
Ayrıca ben yeterli alkolü aldıktan sonra seni bekleyen çeşit çeşit güzel tokatlar yemeye hazır ol.
Y tengo un encantador regalo del tipo de azotes esperando por ti cuando esté lo suficientemente borracho.
Ayrıca muhtemelen bunu sana söylememi istemiyordur ama hazır ol çünkü sana şaplak atabilir.
Y probablemente no quiera que te diga esto pero estate lista porque quizá te dé unos golpes de burro.
Aklını başına topla ve bedelini ödemeye hazır ol.
Serénate y prepárate para pagar el precio.
130 saat boyunca "Ben demiştim." duymaya hazır ol.
Prepárate para 130 horas de : "te lo dije".
Hazır ol!
¡ Firme!
Hazır ol.
Resiste.
Hazır ol.
Solo prepárate.
Hayır, hayır... Söylediğimi yap ve sakin ol.
No, no... solo haz lo que digo y mantén la calma.
İstila kuvvetlerinin hazır olduğundan emin ol.
Compruebe que nuestra fuerza de invasión está lista.
Eminim atların çok keskin koku duyuları vardır, o yüzden hazırlıklı ol.
Seguro que los caballos tienen buen olfato, así que prepárate.
Eminim atların çok keskin koku duyuları vardır, o yüzden hazırlıklı ol.
Estoy segura de que los caballos tienen un sentido del olfato agudo, así que prepárate.
Doğal olarak meziyetlerim lâkırdı yapmak ya da keyif vermek olsa da günü 40 çocuğu giydirmekle geçirdikten sonra bir mağazada çocuklar için hazır yapım giysiler bulunursa, emin ol bakıcıları rahata erer, sana da talih kuşu konar.
Naturalmente, mi propia experiencia es la variedad de frivolidad y banalidad. Pero habiendo pasado el día intentando vestir a 40 niños, puedo asegurarte, que un departamento surtiendo artículos listos para los jóvenes sería una bendición para sus cuidadores y una mina de oro para ti.
Serdümen, sesle birlikte azami hıza geçmeye hazır ol.
- Timonero, prepárense para impacto.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]