Infinity traduction Espagnol
76 traduction parallèle
Infinity proton monitörü.
Monitores de protones Infinity.
Helen Anne'in yeni bir Infinity'si olduğu için eski BMW'sini sana vereceğiz.
Helen Anne se ha comprado un coche nuevo, así que te vamos a dar su viejo BMW.
- Ah, bir Infinity.
Un Infiniti.
Gelecek iki senenin Infinity Havayolları reklamları biz yapacağız.
Tenemos la cuenta de Infinity por 2 años.
82 sefer sayılı uçakta problem olduğu... söylendi ama Infinity Hava Yolları bir açıklama yapmıyor.
... de los pasajeros del vuelo 82 están esperando noticias.
Eğer televizyonunuzu yeni açtıysanız tekrar söylüyorum. Kalkıştan yaklaşık bir saat 8 dakika sonra Infinity Hava Yollarının 82 sefer sayılı uçağı Kansas üzerindeyken bir anda radardan kayboldu.
Repitiendo, como 1 : 08 horas después de despegar, el vuelo 82 de Infinity, el último que logró salir hoy de O'Hare, desapareció de los radares sobre Kansas.
Infinity Hava Yolları bunu resmi olarak doğrulamadı. Ama Marysville, Kansas'tan aldığımız haberler kaza sahasına ulaşıldığı yönünde.
Infinity aún no lo ha confirmado pero tenemos reportes de Kansas, de que ya encontraron el sitio del accidente.
Tanrım. Infinity dediler öyle değil mi?
Dios mío, ¿ es de Infinity?
Infinity'den aradılar. Hasar kontrolü için bizden yardım istiyorlar
Infinity necesita ayuda con el control de daños.
O, Todd Exner. Hasar kontrol. Infinity.
Él es Todd Exner control de daños de Infinity.
Infinity Hava Yollarının ne düşündüğü kimin umurunda? Kimin umurunda?
¿ Qué importa qué siente lnfinity?
Infinity'de çalışanlar uçuş görevlisi Carol Wilson için yas tutuyorlar. Clayton Missouri'nin arkadaşları beraber büyüklerin insan için ağlıyorlar.
Mientras lnfinity llora la perdída de Carol, aeromoza la gente de Clayton llora a la niña que creció con ellos.
Ve bu yılın en iyi hazırlanan reklam kampanyası ödülünü kazanan Tang-Weller. Müşteri : Infinity Hava Yolları.
Y el ganador de este año de Mejor Campaña Nacional es Tang-Weller, cliente Aerolíneas lnfinity por la serie "Recordamos".
Bu çok trajik. Çünkü ben de Infinity Hava Yollarına güvenen onca insan arasında olabilirdim. Bu işi ne kadar yürüttüğümüzü görüp öldükleri için mutlu olan insanlar.
Es irónico, yo podía haber sido uno de los que creían tanto en lnfinity, que dieron la vida con gusto para que la aerolínea mostrara su sensibilidad.
Infinity Hava Yolları yeni pazarlama stratejileri uyarınca bugün bizimle çalışmaya devam edip etmeyeceklerini kararlaştıracak.
Infinity, según su V.P. de mercadeo está decidiendo si requerirán nuestros servicios en el futuro.
Görünüşe göre 82 numaralı uçakta senin isminle başka bir yolcunun bir Infinity çalışanının yardımı ile yasal olmadan seyahat etmesine izin verildiği bilgisini almışlar.
Les dijeron que tú forzaste a una empleada a que metiera ilegalmente a otra persona bajo tu nombre en el vuelo 82.
Bunun bizim Infinity'le olan iş ilişkimizle nasıl bir ilgisi var?
¿ Qué tiene esto que ver con nosotros?
Bu dava kazada yakınlarını kaybedenler tarafından Infinity'nin önüne konmuş durumda.
Es por la demanda de las víctimas.
Infinity'nin güvenlik ve teknik prosedürleri bile düzgün bir şekilde izlemediğini ispat etmeye çalışıyorlar.
Quieren probar que la aerolínea no siguió procedimientos.
Infinity de seni bugünkü duruşmaya çağırıp bize söylediğin gibi uçağa başkasının binmesi için uçuş görevlisini ikna etmediğin yönünde ifade vermeni istiyorlar.
Infinity quiere que si te llaman a testificar digas en corte lo que nos dijiste hoy, que tú no convenciste a esta empleada de que metiera a nadie.
Burada Infinity'nin savunduğu şey ufak bir liste karışıklığı ve bir bilgisayar hatası olduğu yönünde. Çok önemli bir şey değil.
La posición de Infinity es que lo de la lista fue un error de computadora, poca cosa.
Yani Infinity'nin çalışanı programı düzeltmek için bir güvenlik önlemini umursamadı mı demek istiyorsunuz?
Así que esta empleada de Infinity desobedeció una regla de seguridad.
Infinity Hava Yolları bugün 1999 yılında Kansas'ta düşen ve 216 kişinin hayatını kaybettiği 82 sefer sayılı uçakla ilgili son davayı da anlaşarak bitirdi.
Aerolíneas lnfinity arregló la última demanda que se fue a juicio por el avionazo de 1999. En el que 216 personas a bordo del vuelo 82 perecieron.
Dönüş için lazım olan, sonsuz Atoll'dan çaldığımız çekim hızlandırıcıları hatırlıyor musun?
¿ Recuerdas cuando robamos esos reguladores de gravedad en Infinity Atoll, para dar una vuelta?
Üçüncü kez "ICP Infinity Award" ödülünü, beş kez Robert Capa Ödülünü, ve birçok defa da "Yılın Fotoğrafı" ödülünü kazandı.
Ganó por tercera vez el premio "ICP Infinity Award", cinco veces el premio Robert Capa, y muchas veces "Picture of the Year".
En sevdiğim kısım balık avlama sezonu boyunca Sonsuzluk Mercan Adası'nda araştırma yapman oldu.
Mi parte favorita fue la que tuve que hacer para investigar una ventaja de compra para el Atolón infinity durante la temporada de pesca.
Sonsuzluk mercan adasında maden çıkarma girişimim robo-metres üretme tesisim, kendi kurduğum din.
Mi negocio de minería de riesgo en el atolón de Infinity, mi Robo-Cortesana, la planta de fabricación, la religión que yo fundé.
Espri yaptım. Infinity?
Es una broma. ¿ Infinity?
- Ben Infinity.
- Me llamo Infinity.
Ama bana Infinity demen gerekiyor.
Pero tienes que llamarme Infinity.
Arabanın canı cehenneme, Infinity. Bu iş bitti.
¡ Que le den al coche, Infinity, estoy harto!
- Infinity.
- Infinity.
Infinity, biliyorum.
Infinity, lo sé.
Şirket yerel kanallarla, Dunder Mifflin'in adını duyurmak için anlaşma yaptı ve hatta bu iş için profesyonel bir reklamcılık şirketiyle bile anlaştılar, yani durum... o kadar da kötü değil.
La central compró minutos de aire en el mercado local para que se sepa sobre Dunder Mifflin Infinity e incluso enviarán a una compañía de publicidad profesional para ayudarnos a hacerlo a que no sea algo gastado.
Tüm bu Infinity banyo küvetleriniz gül yapraklarıyla mı geliyor?
¿ Y todas estas terribles bañeras vienen con pétalos de rosa?
The Office 4x02 "DUNDER MIFFLIN SONSUZLUĞU"
Temporada 4 - Episodio 2 DUNDER MIFFLIN INFINITY
"Dunder Mifflin Sonsuzluk" iş kolumuzu baştan aşağıya yenilemek üzere geliştirilmiş bir projedir.
Dunder Mifflin Infinity representa un diseño totalmente aerodinámico de nuestro modelo de negocios.
"Dunder Mifflin Sonsuzluk" projesi için nasıl bir logo kullanacağımıza hâlâ karar veremedim de.
Todavía no me he decidido por un logo para Dunder Mifflin Infinity.
Yani şu sonsuzluk kelimesiyle tabii ki oynanabilir aslında...
Y jugamos con lo de "Infinity", pero sin ser obvios...
"Bugün, Dunder Mifflin Sonsuzluk web sitemiz açılıyor."
"Hoy es el lanzamiento del sitio Web Dunder Mifflin Infinity".
Bugün burada olmamın nedeni... Dunder-Mifflin Infinity sitemiz hakkında yaratıcı çözümler üretmek... ve sorularınızı cevaplamak.
Estoy aquí hoy para resolver problemas creativos sobre Dunder Mifflin Infinity...
Bu tür problemler... Dunder Mifflin Infinity 2.0 sürümünü kullanmaya başladığımızda sona erecek.
Esos problemas no sucederán cuando lancemos Dunder Mifflin Infinity 2.0.
Evet, Dunder Mifflin Infinity sitesinin sosyal arkadaşlık ağı... bazı cinsel sapıkların tacizine maruz kalmıştı.
Sí, el canal social de Dunder-Mifflin Infinity fue infiltrado por depredadores sexuales.
Infinity Ward'dan bir e-posta geldiğini gördüm. Bir sonraki Call of Duty oyununun demosunu oyun piyasaya çıkmadan sana gönderecekler anlaşılan.
Vi un correo de Infinity Ward en la basura y supongo que significa que tienes el demo del próximo Call of Duty.
Infinity uzay aracı Ay yörüngesinden öteye başarılı bir şekilde geçiyor.
La sonda Infinito pasó exitosamente la órbita lunar.
Ben Dünya gezegeninden Infinity uzay aracı.
Soy la sonda Infinito del planeta Tierra.
Eldeki veriler Infinity'nin evrenin uzak bir köşesinde ortaya çıktığını gösteriyor.
Se indica que la Infinito salió del otro lado del universo.
Infinity, solucan deliği içinde 10-G'lik basınç kaydetti.
La Infinito llegó a 10 g por el agujero.
Görev kontrol. Infinity paraşütlü işine geçti.
Control, la Infinito está en el cilindro.
Evine hoş geldin Infinity!
Infinito, bienvenidos.
Ne demek kayboldu? İnfinity, uzay-zaman sürekliliğine uymayan bir boyuttan kaynaklı manyetik bir çekim gücüne kapılıp yörüngeden çıktı. Senatör!
¿ Cómo que "perdida"?