Istiyor musun traduction Espagnol
11,744 traduction parallèle
- Olmak istiyor musun?
- ¿ Eso quieres?
Duymak istiyor musun?
¿ Quieres oírlo?
- Gerçekten bilmek istiyor musun?
- ¿ Realmente quieres saberlo?
Gerçekten bu riski almak istiyor musun?
¿ Realmente quieres arriesgarte?
- Onu bir polisi kaçırmayı göze alacak kadar istiyor musun?
¿ Tanto lo quieres que te arriesgas a secuestrar un policía?
Ben halledeceğim. Buradan canlı olarak çıkmak istiyor musun Pratt?
Oye, lo tengo.
Bir açılış cümlesi istiyor musun?
¿ Quieres una frase de inicio?
- Gerçekten bilmek istiyor musun? - Bilmek istiyorum.
Exijo saberlo.
Gerçekten bilmek istiyor musun?
¿ Realmente quieres saberlo?
Onlarla konuşmak istiyor musun? Ama ben...
¿ Quieres conocerlos?
Böyle bir şeyle nasıl rekabet edeceğim? Konuşmaya devam etmemi istiyor musun?
¿ Cómo voy a competir con algo así?
Hâlâ gelmemizi istiyor musun?
¿ Todavía quieres que vayamos?
- Peter Mini golf'e gitmek istiyor musun?
- Peter, ¿ quieres ir al mini golf?
Başka bir şey sormamı istiyor musun?
¿ Quiere que le pregunte algo más?
Gerçekten atlamak istiyor musun?
De verdad quieres saltar?
İçeri girmek istiyor musun, istemiyor musun?
Así que, ¿ quieres entrar o no?
Hala seninle gelmemi istiyor musun.
Si sigues queriendo que yo vaya.
- Gelmemi istiyor musun? - Evet.
- ¿ Lo quieres?
İçecek bireyler istiyor musun patron?
¿ Quieres algo para tomar, jefe?
Gerçekten o filmde oynamak istiyor musun? Ya da sözleşmeni yenilememek için bir mazeret mi?
¿ Realmente quieres hacer esa película o... sólo inventas excusas porque no quieres renovar tu contrato?
Oval ofiste olmak istiyor musun?
¿ Quieres presentarte para ocupar el despacho oval?
Geri dönmek istiyor musun?
¿ Quiere girar?
Bu işin yürümesini istiyor musun?
¿ Quieres que esto funcione o no?
Böyle bir dünyada çocuk büyütmek istiyor musun gerçekten?
¿ De verdad quieres criar a los niños en un mundo como este?
- Gerçekten insan olmak istiyor musun?
¿ En verdad quieres ser humano?
Küçük kardeşini öldürenleri yakalamak istiyor musun?
¿ Quieres atrapar a quién asesinó a tu hermana pequeña?
O yumurtayı istiyor musun?
¿ Quiere el huevo?
- Gerçeği bilmek istiyor musun? - Evet.
- ¿ Quieres saber la verdad?
Terry, ilk on sıralamasında bir numarada hâlâ korkuluklu olanı istiyor musun?
Terry, en la cuestión de los diez mejores, ¿ aún quieres el del espantapájaros en primer lugar?
Sen istiyor musun peki?
¿ Es eso lo que quieres?
- Eşyalarını istiyor musun?
- ¿ Quieres tus cosas o no?
Benim denememi istiyor musun?
¿ Quiere que corra el riesgo?
Bunu gerçekten bilmek istiyor musun?
¿ De verdad quieres saberlo?
Olmasını istiyor musun?
¿ Quieres que lo sea?
- Burada yaşamak istiyor musun, kardeş?
- No creo. - ¿ Quieres vivir aquí
Yaşamak istiyor musun, Jim?
¿ Quieres vivir, Jim?
Kahrolası paranı istiyor musun?
Bueno, ¿ quieres tu puto dinero o no?
Gerçekten bu röportajı yapmak istiyor musun?
¿ De verdad quieres dar esa entrevista?
Neden terk ettiğimi bilmek istiyor musun?
¿ Quieres saber por qué deserté?
Gerçekten yardım etmek istiyor musun?
¿ De verdad quieres ayudar a tu causa?
Oğlunu geri istiyor musun?
¿ Quieres a tu hijo de vuelta?
Arkadaşının yaşamasını istiyor musun?
¿ Quiere que su amigo sobreviva a esto?
Silahı istiyor musun?
¿ Quieres el arma?
Onu istiyor musun?
¿ La quieres?
Bu ayıyı dürtmeye devam etmek istiyor musun?
¿ Este es el oso que quieres seguir investigando?
- Hastalık kapmak istiyor musun?
Entonces, ¿ qué vas a hacer?
İstiyor musun?
Oh, ¿ Quieres esto?
İstiyor musun?
¿ Eso quieres?
Bak güzelim, istersen tekrar ederim ama daha anlaşılır olmasını bekleme. O kadının kim olduğunu bilmek istiyor musun?
Mira. ¿ Querías saber quién es esa mujer?
Onu tutmak istiyor musun?
¿ Quieres mantenerlo?
İstiyor musun?
- ¿ Sí?
istiyor musunuz 17
istiyorum 518
istiyorsun 66
istiyor 63
istiyorum ki 20
istiyoruz 36
istiyorsan 64
istiyordum 17
istiyorum 518
istiyorsun 66
istiyor 63
istiyorum ki 20
istiyoruz 36
istiyorsan 64
istiyordum 17