English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ I ] / Itv

Itv traduction Espagnol

47 traduction parallèle
En son Leicester Kavşağının tekrarını gösterdiğimizde reytingimiz 97.300.912'ydi, ITV ise sıfırdı.
Con la última reposición del cinturón de Leicester... alcanzamos un índice de 97.300.912.
ITV.
ITV.
Ben iyiyim. Ama sanki kafama balyoz yemişim gibi bir baş ağrım var.
Estoy bien, aunque tengo un dolor de cabeza del tamaño de la cola para pasar la ITV.
Âdet görmeye başladıklarında olaya hazırdırlar.
Pues si habiendo menstruao, ya están listas para la ITV.
Onu Eastenders'dan vazgeçirdi. Ross buradan ayrılıp ITV'ye gitti ve bir milyon poundluk anlaşma istedi.
Ross no le cae muy bien a Barry porque Ross le aconsejó a Barry acerca de dejar'EastEnders'.
Ben de Barry ile ITV'ye gittim..
Y ellos la firmaron un contrato de un millón de libras.
Ross ITV'den bir milyon sterlin aldı.
Porque estaba hablando con Ross... ¿ Sabías que le pagaron un millón de libras por ir a ITV? - Sí.
- ITV'dekiler gibi.
- Como en una serie.
Fonksiyoneldir. İçinde portatif bir televizyon da var. Ama ITV kanalını izlemeyi umut etme.
Es funcional, tienes el televisor portátil allí dentro pero no trates de ver ITV.
Tabi bu rakamlara ITV'yi almanızdan kaynaklanan... kazançlar dahil değil!
Y eso no incluye el monto agregado logrado por tu adquisición de ITV.
ITV?
¿ ITV?
ITV'yi unutmuşum bile.
Olvidaba a ITV.
"... devletinin adaletsiz bir şekilde BBC, ITV ve Channel 4 tarafından ve Birleşik Krallık'ın bütün yayın organları tarafından...
"israel a sido injustamente demonizado por la bbc, itv, canal 4, y toda otra forma de noticias en la U.K..."
Sonra kafamda şu sesi duydum televizyonda futbol haberleri yapan Brian Moore'un sesi gibiydi.
Y oí una voz en mi cabeza parecida a la de Brian Moore, que retransmitía partidos en ITV
Vergiler, sigorta ve taşınma masrafları. Bakıcılık ne kadar kazandırıyor sence?
Impuestos, seguro e ITV. ¿ Cuánto crees que da de sí la pensión de cuidadora?
Bir sorununuz varsa bize yazın ; Jonathan Ross, ITV...
Si tienes un problema, escríbenos, a Jonathan Ross, ITV.
ITV'nin, programı taklit girişimlerine karşıIık The Hour hala kendi alanında örnek teşkil ediyor.
Y, pese al intento de ITV de apropiarse de muchos aspectos del programa, "The Hour" todavía es un ejemplo en su campo.
ITV'deki arkadaşlar.
Es el tipo de la ITV.
ITV mi? Hangi program?
¿ Qué programa?
Uncovered. ITV.
- De "Uncovered".
ITV'nin kameraları harekete geçirdiğini duydum ve herkesin gözü üstünüzde.
Oí que la ITV tenía sus cámaras y las miradas puestas en usted.
- Bay Kendall, Uncovered. ITV.
- Sr. Kendall. "Al descubierto".
- Teşekkürler, Bay McCain.
ITV. - Gracias, Sr. McCain.
ITV'nin sizi istediğini biliyorum.
Entiendo que está siendo cortejado por ITV.
- ITV'ye gitmeye karar verdi.
- Decidió ir a ITV. - A "Uncovered".
Marnie ITV'ye geçmem konusunda çok istekli.
Me traslado a la ITV.
Marnie ITV'ye geçmem konusunda çok istekli.
Marnie tiene ganas de que haga ese movimiento con ITV.
ITV'de Titanic batmış gibi.
Es como el hundimiento del Titanic en la ITV.
ITV konusunda biraz da olsa rahatlamadın mı?
¿ No estás un poco aliviado con lo de la ITV?
ITV teklifini geri çekti.
ITV ha retirado su propuesta.
Bu akşam, ITV'nin Uncovered programında...
Esta noche, en "Uncovered" de ITV
Bu otobana rastladım ve yolda ölen askerleri gördüm ve ITV'de muhabir olan Michael Nicholson isimli çok yakın bir arkadaşımla birlikteydim.
En una autopista vi a unos soldados moribundos. Iba con mi amigo Michael Nicholson, un periodista de la ITV.
ITV'den getirdiğin bir başka şey mi o da?
¿ Ése es un concepto que trajiste de ITV?
Sanırım. ITV'de Pathfinders diye bir program yapmıştım. İzledin mi?
Hice un programa llamado Pathfinders en ITV. ¿ Lo viste?
ITV'de Knight Errant'da oynamıştı.
Estuvo en Knight Errant en ITV.
ITV'deki o adamın mı?
¿ De ese sujeto de ITV?
Bir gün ITV'ye gittim.
Un día llegué a ITV.
- Genel bir kontrol, araç muayenesi gibi düşün.
Es solo por esta vez, será como pasar la ITV.
- Araç muayenesi.
ITV.
Neden? Dün sana söylemiştim. Arabam trafik muayenesinde.
- Te lo dije ayer, mi coche está en el taller para la ITV.
Sessiz ol. Eski bir arabanın kontrol formunun arkasına çiziktirilmiş şeyi gördün mü?
¿ Viste ese garabato en el reverso del comprobante de la ITV de un viejo coche?
- ITV'de mi yayınlanacak?
- ¿ En ITV?
Daha çok "araç muayenesi" gibi.
Bueno, es mas bien una ITV.
ITV'de ise şimdi...
Y en ITV...
Yüce Tanrım!
¡ Dios santo! ¿ En ITV?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]