English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ J ] / Jer

Jer traduction Espagnol

461 traduction parallèle
Nefret edilesi ka... dınlar!
¡ Mu... mu... jer odiosa!
Kesinlikle, Jer.
Seguro que si, Jer.
Jer- - Ne dedi?
¿ Qué dijo?
- Jer? Hadi, içeri polis arabası alın. Evet?
Jer, citen a los del auto de policía.
- Jer... bu bir...
Jer... No es...
- Pekala. Keyfine bak, Jer.
- Que vaya bien, Jer.
Jericho'nun Surları düşünce gücüne yenik düştü.
Los muros de Jer ¡ có cayeron ante el poder del pensamiento.
Misafirler Jer.
- Los invitados.
Golf sopasına ihtiyacın var mı Jer.
" "Necesitas un putter, Jer?" Sabes?
Kadını.
Mu-jer.
Hey, Jer!
¡ Oye, Jer!
Eski evini dekore mi ettiriyorsun?
¿ Has hecho reformas en casa, Jer?
Sen iyi misin, Jer?
¿ Estás bien?
Ona dokunmadın değil mi, Jer? Oh.
No lo tocaste, ¿ verdad, Jerry?
Öldür onu, Jer!
¡ Mátalo, Jerry! - ¡ Rómpele la cara!
Bak Luke Jer-Jun'dan anlarım biraz ama büyükbabanda kullandığın şey akapunturdan daha fazlasıydı değil mi.
Luke, sé un poco de jerjun, pero tú has usado algo más que digitopuntura.
Ben sana sonar prensibini öğreteyim sen bana Jer-Jun'u öğret.
Yo te enseño los principios del sónar y tú a mí, el jerjun.
Jer, bu arada araba ile bıraktığımız kadın...
Jerry, por cierto la mujer a quien llevamos antes...
Preston, ben Jer.
Preston, es Jer.
Gel buraya. Hey, Jer.
¡ Hey, Jer!
Sağ ol, Jer.
Gracias, Jer.
Jer.
Jer.
Jer'in öldüğü geceden beri.
No desde que Jer murió.
Jer kim?
¿ Quién es Jer?
Jer'i bu öldürdü.
Esto fue lo que mató a Jer.
Jer-
Jer...
Jer, belli ki bir şeyleri yakmamız gerekiyor... ayrıca füme domuzunu da yakmak istemeyiz değil mi?
Jerry, evidentemente hay que quemar algo. Y como no queremos achicharrar tu cochinillo...
Jer, jete yakıt ikmali yaptım ve şu anda Seattle'daki pistte duruyor.
El avión está lleno de combustible en la pista de aterrizaje de Seattle.
Jer, jete yakıt ikmali yaptım ve şu anda Seattle'daki pistte duruyor.
Jer, el jet está en Seattle, con el tanque lleno.
Bu harika Jer!
¡ Es increíble, Jer!
Jer, dışarı, dışarı.
Jer, afuera, afuera.
Ve sen, kardeşim Jer, ilk olman için yüzde 50 şansın var.
Y tú, hermano, tienes 50 % de probabilidad de ser el primero.
Jer, buraya gömleğimi kaybetmeye gelmedim. Onu üstümden çıkartmaya geldim.
Jer, no vine aquí a perder la camisa, sólo vine a quitármela.
- Neden Ebony ve Jet satmıyoruz?
- Sí. - ¿ Por qué no vendemos Ebony Jer?
Kendin bak, Jer.
Sírvete, Jer.
İş sana düşüyor Jer.
Supongo que te toca a ti, Jer.
- Hey Jer nasıl gitti?
- Jer, ṡcómo te fue?
- Görüşürüz, Jer.
- Adiós, Jer.
Görüşürüz, Jer ve Kramer'a teşekkürlerimi ilet.
Adiós, Jer, y dale las gracias a Kramer.
Hadi, Jer.
- Vamos, Jer.
Ben reşidim Jer. Ve o aciz durumda.
Y ya tengo la edad suficiente, Jer, y él es incapaz.
Aynen öyle Jer.
Es una tragedia, Jer.
Jer... İyi, tamam.
- No, Jerry, está bien.
Selam! Selam Jer.
Hola, Jerry.
Jer, bu arada araba ile bıraktığımız kadın...
Ah, Jerry, por cierto la mujer a quien llevamos antes...
- Acele et, Jerry. - Charlie.
- Oye, Jer, sólo quiero que manejes mi...
Ka... dın...
Mu... jer... debajo.
Jer
Jer...
Güzel hamleydi, Jerr.
Buena movida, Jer.
- Kapatmam lazım Jer.
- Tengo que dejarte, Jerry.
Sıkı hareket. - Hey, Jer, acaba benim yerim... - Tamam, George.
Diversión en grande.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]