Jezebel traduction Espagnol
132 traduction parallèle
Jezebel adında bir kadını düşünüyorum Tanrı'nın inayetinde şeytanca şeyler yapan bir kadını.
Pensaba en una mujer llamada Jezebel que hizo el mal a la vista de Dios.
Bunca zamandır kızıma sırnaşıyordun ve... bu ahlaksız kadınla birlikteydin öyle mi!
Así que todo el tiempo que cortejabas a mi hija... ¡ Seguías con esta Jezebel!
Ahlaksız kadın mı!
¡ Jezebel!
# - Zerrin Jezebel.
- Jonquil Jezebel
Jezebel mi?
¿ De Jezabel?
Bu Jezebel!
- Es Jezabel.
Jezebel! Jezebel! Buraya gel!
¡ Ven aquí!
Jezebel yaptı, kedim.
Oh, fue Jezabel, mi gato.
Dua et, Jezebel, dua et
Reza, Jezabel, reza
Karısını Jezebel gibi pazarladığı için diğer karılara birer inek verecek.
Por animar a su esposa a comportarse como Jezabel pagará con una vaca a cada una de las otras esposas.
Sanırım kısa şortlar ve tişörtler babanın gözünde beni Jezebel'e dönüştürdü.
Para tu padre, traer camiseta y pantalones cortos para correr me hacen ver como una Jezabel o algo asi.
Jezebel'i biliyor musun?
żSabes de Jezabel?
Jezebel!
¡ Jezabel!
- Jezebel'in nereden geldiğini sanıyorsun?
- ¿ De dónde crees que viene Jezebel?
Postanedeki Jezebel.
Jezebel, de correos.
"Yahudi krallığı, Jezebel ve onun düşkün kızı yüzünden çöktü."
EI Reino de Ios judíos cayó a través de jezabel y su maldita hija.
Athena, Jezebel, Raven, Elisabeth ve ben ayin yapıyoruz.
Athena, Jezebel, Raven, Elspeth y yo, somos un aquelarre.
Jezel'den güç gelmiyor görev dışı
Jezebel no trabaja.
- Yaşlı Jezebel tam kafasından darbe almış.
Jezabel fue extinguida en la cabeza.
1 4 bin boks meraklısı Jezebel kasırgasına rağmen salonu doldurdu.
Estoy ansiosa por unirme a los 14 mil aficionados... que afrontaron el Huracán Jezabel- -
Şanslılar içeri girdi bile. Tropik Jezebel fırtınası ortalığı kasıp kavururken biz eski Atlantic City Arena'sının dışındayız.
Los afortunados ya están adentro... mientras la tormenta tropical Jezabel azota el muelle... frente al monumental estadio de Atlantic City.
Tropik Jezebel fırtınası sonunda kasırgaya döndü.
Vaya, parece que la tormenta tropical Jezabel... puede ser un huracán después de todo.
Jezebel kolay lokma demiyorum ama Sodom'a taşınmadan evvel orası çanak çömleğiyle biliniyordu.
No digo queJezabel sea una chica fácil... pero antes de que se mudara a Sodoma, la ciudad era conocida por su alfarería.
Onları Jezebel ( İncilde geçen, kötülük yapmış bir kadın ) gibi güzel saçlarını tararken görüyordum.
Yo las veía acicalarse como Jezabel, peinándose su precioso cabello.
Jezebel, İncil'de köpekler tarafından yenilen tek kraliçeydi.
Jezabel fue la única reina bíblica devorada por perros.
Ve şehir halkı, Jezebel'in onlara dediğini... Jezebel'in onlara yazdığı gibi yaptı ;
Y los hombres de la ciudad hicieron lo que Jezabel les había dicho, tal como lo ordenaba en las cartas que les envió.
Sonra Jezebel, Ahab'a dedi ki :
Y entonces fue cuando Jezabel le dijo a Ahab,
Bugünkü okuma parçamız, kadınların kötülüğünün simgesi haline gelmiş Jezebel'in öyküsüydü.
Nuestra lectura de hoy ha sido la historia de Jezabel, cuyo nombre ha pasado a representar la maldad de la mujer.
Fahişe Jezebel, "İki Kral, Kısım 9" da anlatılan, basit ve kafir bir kadındır.
La Jezabel pintada del Segundo Libro de los Reyes, capítulo nueve. Una mujer superficial... y profana.
Tanrı da Jezebel'den bahseder :
Y el Señor también habló de Jezabel, diciendo :
"Jezrael Duvarı'nda köpeklere yem olacak Jezebel!"
"Los perros devorarán a Jezabel junto al muro de Jezreel."
Bunu bizim Hristiyanlık anlayışımıza aykırı bulabiliriz, ama bu dünyanın Jezebel'lerinin
Puede que no lo relacionemos con nuestra idea del cristianismo, pero todas las Jezabeles de este mundo
Jezebel, kuleden düştü... sen de düşeceksin.
Jezabel se cayó de la torre y tú también te caerás.
Kimmy, Alex, Aubrey ve Jezebel'de buralarda bir yerde.
Aquí dentro están Kimmy, Alex, Aubrey y Jezebel.
Ama acele edersek, jezebel'de bir masa ayarlatabiliriz.
Pero si nos apuramos, tendremos una mesa en Jezebel's.
Jezebel'i uyutmamalıydım "
"No debí sacrificar a Jezebel." ¿ Qué piensas?
Jezebel! Buraya gel, ayaklı pirzola.
¡ Jezabel, ven aquí pequeña chuleta!
Eğer Jezebel'in canını yakmayı düşünüyorsan- -
- Si piensas hacerle daño a Jezebel...
Seninle Jezebel hakkında konuşmak istiyordum.
Quería hablar contigo sobre Jezabel.
Jezebel!
¡ Jezebel!
Yoksa sizin de sonunuz fahişe Jezebel ile evlenen Ahab gibi olacak!
O de seguro seguirá a Ahab, quien se casó con la puta Jezebel!
- Bilmezlikten gelme, seni hırkalı aşifte.
No juegues a hacerte la tímida, Jezebel con chaqueta.
Adı Jezebel.
Es el Jezebel.
- Seni ahlaksız kadın!
- Tú, Jezebel.
Jezebel.
Jezebel.
- İmzala şunu, seni beyaz Jezebel!
- ¡ Fírmalo ramera blanca!
Acaba nasıl olurdu diye düşünüyorum ama Jezebel eşyalarını toplamış ve uzaklara gitmişti bile. Ve o yazdan sonra asla eski ben olamadım.
Pienso en como seria en cuando se marcho me dejo solo nunca volvía ser el mismo desde ese día
" Kendine peygamber diyen Jezebel adlı bu kadın,..
" Jezabel, quien se llamaba a sí misma profetisa, para enseñar y...
Lillian, David, Sylvia Simon, Casey Sasha, Scott, Joshua Jezebel, Harold, Harry Caroline, Sarah, Sylvia Simon, Lewis, Michael Walter, Brendan, Olivia Ethan, Eleanor Gloria ya da Ellen.
Lillian, David, Silvia... Simon, Casey... Sasha, Scott...
Meryem mi yoksa Jezebel mi?
La virgen o la Jezabel.
Jezebel mi dedi?
¿ Dijo Jezebel?