Jost traduction Espagnol
33 traduction parallèle
- Adın ne?
¿ como te llamas? Jost.
Jost, François Jost.
François Jost. ¿ Es un soplón que me envían?
- Bana elini ver, Jost.
Dame la mano, Jost.
Seçim yapmak zorundaydım. Ya O'nu da yanımda götürecektim ya da öldürecektim.
Llevarme a Jost o matarlo.
- Neyi? - Jost, köprüyü havaya uçurmak...
Los puentes son vigilados.
Çorbalarımızı içmeye başlamıştık - Ve ben hala O'na hiçbir şey anlatmamıştım.
Comimos sin que le dijera nada aún a Jost.
O'nu öldürmeli miydim?
¿ Tendría que matar a Jost?
- Jost, uyan.
¡ Despierta!
- Güven bana, herşeyi ayarladım.
Créeme Jost, tengo todo lo necesario.
- Jost, bir daha seçme şansın olmayacak. - Bunu anlamak zorundasın.
Jost debes comprender que no es cuestión de elegir.
- Minderimi kesip içini Jost'unkine doldurdum. İstediğim uzunluğu elde ettim.
Vacié mi catre en el de Jost y corté la tela en trozos.
Jost titriyordu.
Jost temblaba.
Jolson, Jones Jordan, Jost.
Jolson, Jones... Jordan, Jost.
- Bir saat önce, efendim.
Hace una hora Señor. Por Hermann Jost.
Hermann Jost. Joseph Dietrich Akademisi'nden bir SS adayı, sabah koşusu sırasında bulmuş.
Un cadete de la SS de la academia Joseph Dietrich mientras hacía ejercicio.
Jost... Sen, burada kal.
Jost... quédese aquí.
Genç öğrenci, Jost.
Al joven cadete, Jost.
Şu Hollandalı herif Jost'un sergi açılışı var.
Es una exposición de arte de un holandés.Jost.
Bay Boltanski Benim adım Auster Atribut'nun muhabiriyim.
¿ Señor Boltanski? Me llamo Jost. Soy corresponsal de "Herald Tribune"
GÖREV BÖLGESİ, YÜKSEKLİK 3234, GÜN 210
PROVINCIA DE JOST, COTA 3234 DIA 210
GÖREV BÖLGESİ, YÜKSEKLİK 3234, GÜN 267
PROVINCIA DE JOST, COTA 3234 AÑO NUEVO DEL 1989 DIA 181
Bu film gerçek bir hikayeye dayanmaktadır.
ESTE FILME ESTA BASADO EN HECHOS REALES OCURRIDOS EL 8 DE ENERO DEL 1988 EN LA PROVINCIA DE JOST, EN LA COTA 3234
Spor merkezinde bu gece canı sıkılmış boksör Tiger Woods var, Kuzey Kore roketleri harekete geçmiş.
Esta noche en Jost Center Roy se agranda, Tiger Woods se molesta y misiles de Corea del norte despegan.
Hey, Just, evde ne işin var?
- Hola, Jost, ¿ Qué estás haciendo en casa?
Tamam, Bayan Jost, tahtaya çıktığında gözlerini kıstığın hakkında beni aradı yine.
Bien, la señora Jost me llamo otra vez porque no pudiste ver al pizarrón en todo el día.
Bayan Jost'un korkunç el yazısı yüzünden.
La señora Jost escribe como la mierda.
- Arnie Jost.
- Arnie Jost.
- Arnie Jost barında öldü.
Arnie Jost murió en tu bar.
Jost, çok derinden... Üzülüyorsun.
Jost, en verdad lo lamento.
Jost bana zamanın kaçıp gittiğini söyledi. "Böyle anların sonsuza dek süreceğini düşünürüz ama aslında bir salisede geçip giderler."
Papá Jost me dijo que el tiempo es fugaz, creemos que momentos como estos durarán para siempre, pero, de hecho, pasarán en una fracción de segundo.
- Ne tür iyilikler? - Dikkkatli ol Jost.
¡ Alerta!
Alexander Eulosky, Clan Boyle, Brenner Jost, Nason Narrow, Ness, Nickels Teeny, Sandstrom Skroes, Skully...
Aldus, Alexander... Eulosky, Clan... Boyle, Brenner, Bromley, Jost...
GÖREV BÖLGESİ, YÜKSEKLİK 3234, GÜN 181
PROVINCIA DE JOST, COTA 3234 DIA 181