Justin traduction Espagnol
6,138 traduction parallèle
" Hayır, Justin.
" No, Justin.
Eğer biri sorarsa Justin isimli bir kızdan hoşlanıyorum.
Estoy realmente atraido por una chica llamada "Justin."
Nicki'yi başından savacak çünkü Justin önce söylemişti.
Va a espantar a Nicki... porque Justin la pidio primero.
O da Justin'le tanıştığım gündü. Ve arkadaş olacağımızı bilmiyordum bile.
Fue el día que conocí a Justin, y todavía no sabía que íbamos a ser amigos.
Justin lanet olsun!
Justin, ¡ Al demonio!
Justin bu işin raconu böyle. Kardolar, kaltaklardan önce gelir.
Justin, al pie de la letra hermanos antes que las perras.
- Justin!
- ¡ Justin!
Justin, Nicki meselesi yüzünden yıkıldı ama bunlara rağmen Shelly ve ablanın arasını düzeltmek için uğraşıyor.
Justin está destrozado con todo el asunto de Nicki. pero él está... ahí fuera, y está intentando ayudar a que... tu hermana y Shelly arreglen las cosas.
Justin Biber Anne Frank'in evini ziyaret ettiği zaman Elliot için 20 saniyelik kopya istedin.
Pediste para Elliot un segmento de 20 segundos de Justin Bieber visitando la casa de Anna Frank.
Eğer bebek erkek olursa, adı Justin olsun. Justin Timberlake hatırına.
Si es un niño, llámenlo Justin, por Justin Timberlake.
- Ben bir Justin'e bakacağım.
Voy a ver a Justin.
Ve yerlilerin dünyasında Justin Timberlake ve Robin Thicke RB tanrıları Kim Kardashian büyük kıçın sembolüdür.
Incluso la renombraron "urbano". Y en el mundo "urbano", Justin Timberlake y Robin Thicke son dioses de RB,
Justin seni özledim. Ayyy. Yaptığım o ses neydi!
Hola, Justin, te echo de menos. ¿ Qué era ese ruido que he hecho?
Öyle mi Justin?
Oh, ¿ en serio? ¿ Lo son, Justin?
Çok mu el çırptım Justin?
¿ Son muchas palmadas, Justin? ¿ En serio?
Bir iyilik yapın ve derhal Justin'den uzaklaşın.
Quiero que todos aquí me hagan un favor y dramáticamente se alejen de Justin.
Sabrina biraz önce Justin'in söylediği komik kelimeyi duydun mu?
¿ Sabrina, acabas de la palabra tan graciosa que Justin acaba de usar?
Justin son haftalarımızın ne kadar güzel geçtiğini anlatamam bile.
Justin, ni siquiera puedo decirte lo increíbles... que han sido las dos últimas semanas, y...
Justin, ben gidiyorum.
Justin, me voy.
Justin bana bak.
Justin, mírame.
Justin niye bir anda Nicki'ye karşı soğuk davranmaya başladı?
¿ Por qué Justin está siendo tan frio con Nicki así de repente?
Justin onu sevdiğini söyledi.
Él dijo que la amaba.
Justin...
Justin solo...
Justin sana bir şey söylemek istiyormuş.
Justin solo quiere decirte algo.
Sesli yaşamıyorum Justin ama sen öylesin. Açıkçası bu bana ilham veriyor.
Yo no me arrisgo, Justin, pero tú corres riesgos, y, francamente, eso me inspira.
Ve Justin.
Y Austin.
Justin ile.
Con Justin.
Hey, Justin, randevum bir futbolcu ya da değil misin?
Oye, Justin ¿ quieres una cita futbolera si o no?
Şimdi sorun... Justin olduğunu.
Ahora el problema es...
Justin emasculation ait konularla uğraşıyor.
Justin está teniendo problemas con su hombría
Ama sadece Justin olduğunu düşünüyorsanız...
Pero sólo creo que Justin está...
Sen Justin korumak zorundayız.
Debes proteger a Justin
Sadece onu rahatsız ne hakkında Justin konuşun.
Sólo habla con Justin para saber que le esta molestando
Ben Justin ile asılı seviyorum Ama konuşkan, girly, duygu-y bölümden nefret ediyorum.
Me gusta salir con Justin pero odio las conversaciones tiernas y emocionales
, Justin gel.
Vamos, Justin
Bir de onun ufaklık var ya, zenci Justen Bieber olacak.
Y su pequeño protegido... será el Justin Bieber negro.
Sevgili Tanrım, biliyorum savaşlarla, kıtlıklarla ve Justin Bieber'ın kontrolden çıkmasıyla uğraşıyorsun ama lütfen, lütfen, lütfen Disney Dünyası'na girmemize izin ver.
Querido Dios, sé que tienes guerras y hambruna y Justin Bieber se salió del camino, pero si puedes por favor, por favor, por favor dejarnos entrar a Disney World...
Justin Kellogg isimli 12 yasinda bir çocuk iki kisi tarafindan kaçirilmis.
Un niño de 12 años llamado Justin Kellogg. fue tomado por dos secuestradores.
Justin Kellogg'u kaçirdin. Ve Jeremy Geist seni tanidi. Bu yüzden onu öldürdün.
Usted secuestró a Justin Kellogg... y Jeremy Geist lo reconoció.
Justin halledecek.
Justin está en eso.
Bir şeye ihtiyacınız olursa, Justin'den isteyin.
Quieren algo... pídanle a Justin.
Justin, buraya gel.
Justin, ve aquí.
Justin.
Justin.
Justin seni götürecek.
Justin te llevará.
Ne istiyorsun Justin?
¿ Qué es lo que quieres, Justin?
Babanı geri getirmeyecek Justin!
¡ Eso no traerá a tu padre de vuelta!
- Justin, bu sen değilsin.
- Justin. Justin este no eres tú.
Babana yapılanı gördün çünkü. Değil mi Justin?
Viste lo que pasó con tu padre, ¿ verdad?
Şu Justin ve Selana tripleriniz yok mu sizin.
Tienen esta situación de Justin y Selena entre ustedes.
Selam Justin. Deh! Deh!
Hola, Justin.
Hayır, senin işin değil Tamam Justin kırılgan egonu korumak için?
No, ¿ no es tu trabajo proteger el frágil ego de Justin?