Kimbap traduction Espagnol
107 traduction parallèle
Suh-kyong, dünyanın en leziz kimbapını yapıyorsun.
Estoy bien. Suh-kyong, preparas el mejor kimbap.
Böylelikle o soğuklarda sokakta kimbap satmana gerek kalmayacak.
Así no tendrás que vender kimbap en la calle.
Burayı kimbap için mi alacaksın?
¿ Vas a darle este restaurante al kimbap?
Güzel kimbap yapıyorum.
Hago un buen kimbap.
Kimbap alın.
¡ Compren kimbap!
- Taze leziz kimbap.
- Tenemos kimbap.
- Kimbap'ımız var.
- Compren kimbap.
- Kimbap'a gel.
- Tenemos kimbap.
- Leziz kimbaplar.
- Dame algo de Kimbap.
- Bayan, kimbap alır mısınız?
- ¡ Eh, señorita! ¡ Kimbap!
- Kimbap. - Anne.
- Kimbap - ¡ Mamá!
Kimbap var.
¡ Tenemos kimbap! ¡ Tenemos kimbap!
Kimbap yiyin.
¡ Compren kimbap!
Kimbap var.
¡ Tenemos kimbap!
Kimbap yiyin.
¡ Coman un kimbap!
Kimbap ve pirinç kekimiz var.
¡ Coman kimbap y pastel de arroz!
Kimbap'ımız var.
¡ Coman kimbap!
Taze kimbaplar.
- Kimbap en venta. - ¡ Kimbap! ¡ Kimbap!
Kahvaltınızda kimbap yiyin.
¡ No se salten el desayuno!
Kimbap yapmak için tüm gece ayaktaydı.
Ha estado toda la noche despierta haciendo kimbap.
Kimbap alın.
Compren kimbap.
Kimbap alın.
- ¡ Compren kimbap!
Kimbap var.
- ¡ Tenemos kimbap!
Kimbap.
- ¡ Kimbap!
Kimbap alın!
- ¡ Compren kimbap!
Kimbapımız var.
- ¡ Tenemos kimbap!
Kimbap!
¡ Kimbap!
Kız kardeşim iyi kimbap yapıyor, ama kimchi yapamıyor.
Mi hermana hace un buen kimbap, pero no sabe hacer kimchi.
- Kimbap alın.
- Compren kimbap.
Taze kimbapımız var.
Tenemos kimbap fresco.
- Kimbapımız var.
- Tenemos kimbap.
Biraz kimbap alın.
Compren kimbap.
- Taze kimbapımız var.
- Tenemos kimbap fresco.
- Bayım, kimbap alın.
- Señor, compre kimbap.
- Kim-bap
- ¡ Kimbap!
Kimbap restoranında bir şey yok ama kimbaplarının tadı da yok.
No hay fantasmas en el restaurante de al lado que vende kimbap. - Pero la comida es horrible allí.
Ben şimdi Tae Gong Shil ile kimbap yemeye gideceğim.
En ese caso, voy a salir a tomar un aperitivo nocturno con Tae Gong Sil.
Kimbap yemeye daha sonra gideriz.
Entonces podemos ir a comer kimbap en otra ocasión.
- Teşekkürler, Kimbap * lezzetliymiş.
- Gracias, el Kimbap esta delicioso.
Çifte pişmiş deniz mahsulü... Kimbap varmış burada.
Doble comida de mar...
- A, bu Kimbap kız.
- Ah, es la chica Kimbap.
Maçtan önce Kimbap paylaşıyorlardı. Güzel bir sahneydi.
Estaban compartiendo un almuerzo de Kimbap antes del juego. bonita imagen.
- Jungwoo, Kimbap güzel miydi?
- Jungwoo, ¿ estuvo bueno el Kimbap?
Kimbap mı o?
¿ Es ese Kimbap?
Kimbap ve yakışıklı yıldızları seviyor... çekici beysbol oyuncularından hoşlanıyor.
Ama a las estrellas y Kimbap ama a los jugadores de béisbol atractivos.
Kimbap yapıp burada yiyebiliriz.
Podemos envolver el almuerzo y comer aquí.
Ve annemin kimbap dükkanı.
Y ésta es la tienda de Kimbap de mi madre.
Neden kimbap dükkanına da geldin?
¿ Y por qué fuiste a la tienda de kimbap?
Bize bir Kimbap ve Çörek verin.
Danos una kimbap y una dona.
Kimbap!
- ¡ Kimbap!
Kimbap restoranı uyar.
- Kimbap me parece bien.