Komedi traduction Espagnol
1,961 traduction parallèle
Ticaret sahnesinde hem komedi hem de trajedi maskesini takarlar.
Usan máscaras tanto para la comedia como para la tragedia del comercio.
Komedi Sihir kulübüne stand-up yapmaya gidicem.
- Chuck voy a hacer un monólogo en el Comedy Magic Club.
Komedi yapmam gerek.
Hacer comedia.
Aslında seni bikaç kere Improv'da komedi yaparken görmüştüm.
Te vi actuar varias veces en el Improv.
Yani, bu isim seni komedi dünyasına soktu.
Eso te llevó al mundo de la comedia.
Komedi benim işim
Les doy humor...
Komedi genelde komik insanlar içindir.
La comedia es para la gente graciosa.
Bayan bunların hepsi komedi.
Señora, todo esto es divertido.
Komedi resmen.
Es como una comedia.
Sonra bir komedi filmi olduğunu anımsadım.
Luego recordé que era una comedia.
Komedi mi, dram mı?
¿ Comedia o drama?
Aynen çok tutmayan komedi gemi gezilerimde değdim gibi, "Bu gemi için artık fazlasıyla yaşlıyım."
Como dije en mi fracasada comedia, Cruise Boat : "Estoy muy viejo para este barco".
Bir komedi simgesinden candan bir özür.
Una disculpa de todo el corazón de un ídolo de comedia.
Bu elli saatlik komedi, üç yüzün üstünde skeç, bir tane çözülmemiş ekip üyesinin ölümü ve bir Emmy dergisi kapak haberi demek.
Son 50 horas de comedia, más de 300 sketches una muerte sin resolver, y una portada en la revista Emmy.
Komedi, müzikal şov, canlı yayın.
Comedia, programa de música, programa en vivo. Comedia, música, en vivo.
Komedi, müzik, canlı.
¿ Lo entienden? Sí.
Bunun bir komedi şovu olduğunu sanıyordum.
Pensé que esto era una comedia.
Şimdi Patch Adams'ın büyük geleneği adına, kendinizi Harika Tracy ve Jenna'nın komedi stiline hazırlayın!
Ahora, al mejor estilo de Patch Adams, ¡ prepárense para ver a Tracy, el maravilloso y Jenna!
Çözüm açıklık... Espri ve komedi.
La solución es la sinceridad, la risa y la comedia.
Ah hadi ama! kimde Komedi Merkezinin Kekleme Kanalı çekiyor?
¿ Quién tiene el canal de monólogos Paramount Comedy?
" komedi oyununu sergilerken sahnede
" una audiencia de 300 aficionados al teatro el viernes por la noche
Peki Komedi Klübü'ndeki açık mikrofon gecesine ne demeli?
¿ Qué hay de... noche de micrófono abierto en el club de la comedia?
- Komedi çok göreceli bir şey.
La comedia es muy subjetiva.
Bir romantic komedi filmi kiralayıp ve italyan yemeği siparişi vermek gibi olacağını düşünürdüm.
Creía que íbamos a rentar una película para chicas o pedir comida italiana.
Yoksa komedi şirketi mi?
¿ Un grupo cómico?
Şu an mutfağımızda çalışmak zorunda olan eski komedi yazarları.
Guionistas de comedias viejas que ahora deben trabajar en nuestra cocina.
Daha fazla şaka duymak istemiyorsanız neden komedi izliyorsunuz?
¿ Por qué miran comedias si no quieren chistes?
Amerika'nın bir tanesi, romantik komedi "Aşkım" filminin yıldızı, Bay Tatlı Çocuk, eşimin hayallerini süsleyen adam, Liam McBride!
El novio de América, el "Sr. Guapo" la estrella del nuevo exitazo de la comedia romántica "Love Mate" el protagonista de los sueños de mi esposa, ¡ Liam Mc Bride! ¡ Liam!
Size otomatik komedi silahından espriler ile ateş edeceğiz.
Disparamos chistes como una metralleta de comedia
Yani herkes büyük şefin kaşığının benim komedi bamyama girmesini kabul eder öyle mi?
Así que cualquiera puede meter su cuchara de chef dentro de mi comedia, eh?
Bu pazar FOX'da, yeni bir komedi dizisi. This Sunday on FOX, it's the new hit comedy Başrolde ABD tarihinin en iyi aktörü Fred Savage.
Este Domingo en FOX es la nueva comedia con el mas grande actor de America,
Komedi budur.
Eso es comedia.
İçindeki saf komedi.
Es limpia- - limpiamente graciosa.
Neden bir komedi Hitler'i gibi davranıyorsun?
¿ Por qué demonios estás siendo un maldito Hitler de la comedia?
Paula Poundstone'nun komedi şovunu izliyordum.
Estaba mirando este especial de humor de Paula Poundstone.
Evet. - Değişik komedi.
- Es una comedia excéntrica.
Evet onun gibi bir şey. Değişik bir komedi. Gerçekten değişik.
Sí, es... realmente es muy excéntrica, de verdad.
Yorucu geçen herhangi bir günle bir komedi vasıtasıyla baş etmeyi tercih ederim.
Me enfrentaría sin duda a cualquier tirano, antes que a un comité
Aksiyon komedi tarzı. Talk show sunucusu ile bir polis hakkında.
Es de acción y comedia, se trata de la presentadora de un programa matutino, y una policia.
Ya da, romantik komedi bir filmdeki adamın sevgilisinin evlenmesini önlemek amacıyla son anda düğüne gelmesi?
¿ O fue idea tuya que la heroína de la comedia romántica tenga que correr a la boda para evitar que su amada se case o...
Bir seferinde bu konuda bir belgesel bulduğumu sanmıştım ama, anladım ki 1970'lerden kalma bir komedi dizisiymiş.
Pensé que me encontraba en un documental sobre una, pero resultó ser una telecomedia de los 70.
Öldür onu! Ne komedi!
Renuncié a todo... y la elegí.
O, haklı. Demek istediğim, sanki komedi kitabındaymışım gibi gizlice onları öldürmenin plânlarını yapıyorum ve bu hiç de sağlıklı değil.
Yo planeo su caída en secreto como una villana de cómic y eso no es sano.
Ve böylece başka bir klasik komedi rutini başlıyor..
Y así empieza otra clásica rutina de comedia.
Fikri bir komedi programından bulmuş.
Ha sacado la idea de una serie
- Bu fikri nereden buldun? - Bir komedi programında gördüm.
- De dónde has sacado la idea?
Ben gittiğime göre sizler birleşip bir komedi takımı kurabilirsiniz.
Ahora que me voy, se juntan para hacer un poco de comedia de equipo.
Komedi başkanı mı istiyorsunuz?
¿ Quieren un presidente de comedia...?
Skeci tekrar koyuyoruz, çünkü bu adam tam bir komedi dehası.
La rescatamos, pero sólo porque él es un genio de la comedia.
Bir komedi şovu, bir müzikal varyete ve bir canlı yayın TV programı.
Uno de comedia, uno de música y un evento de televisión en vivo.
Bu size de komedi dizisi gibi geliyor mu?
Se siente como un reality show.