Kuş beyinli traduction Espagnol
373 traduction parallèle
Aptal mısın? Kuş beyinli misin?
¿ Por qué tiras así tu vida?
Bir kaç kuş beyinli öğrenciyi yakalamanın ve yazılı basına el koymanın faydası olmaz.
No tiene sentido atrapar estudiantes y confiscar una imprenta.
Artık senin o kuş beyinli planlarının bir parçası olmayacağım.
No me enredarás en ninguna otra de tus locuras.
Burada kimse istemiyor seni. Bunu söyledik sana. Asıl kuş beyinli sensin.
No tienes por qué estar aquí, no te dijimos que vinieses... ni siquiera puedes darte cuenta de que no somos ningunos tarados.
- Kim olduğunu unutma istersen. Kuş beyinli!
- ¡ Recuerda quién eres!
- Kuş beyinli.
Estás majara.
Sen kuş beyinli... Çünkü Bayan Hunter beni seviyor.
No, majara tú, porque la Srta. Hunter me ama a mí.
- Bulmadım kuş beyinli.
- Yo no la tengo, imbécil.
Kuş beyinli!
Que te quedes mudo.
Sen de kuş beyinli.
Tú también, tonto.
Sadece kuş beyinli bir buzağı kendi kendini çamura saplardı.
Sólo un ternero descerebrado se quedaría aprisionado en el barro.
Kuş beyinli adamım.
Entiendo, lista.
- Seni geveze kuş beyinli!
¡ Su cabeza de melón!
Bak, kuş beyinli. Elimizde ufak bir gangster olduğunu ima etti.
Oye, cabeza vacía, intenta decirnos que tenemos un gángster.
Bu kuş beyinli aptal...
¿ Qué idiota haría algo así?
Ok atmayı kesermisin, kuş beyinli?
¿ Puedes dejar de disparar, cabeza hueca?
Ne yaptığını bilmeyen kuş beyinli yaşlı kadın için bu riski alacak mısın?
¿ Quieres correr el riesgo por una vieja loca que no sabe lo que dice?
Tabii, bir an için kuş beyinli olduğumu unuttum.
Vale. Por un momento me olvidé de que era un zoquete.
Kuş beyinli!
¡ Inconsciente!
Bu kuş beyinli zavallıya aldırma sen.
No le hagas caso a este subnormal.
Berlin'de birkaç kuş beyinli bir şiir yakaladı diye birliklerimi teyakkuza geçirirsem nasıl disiplin sağlarım?
¿ Cómo controlar la disciplina si mantengo a mi tropa alerta, sólo porque un par de cretinos interceptan poemas en Berlín?
Seni kuş beyinli, bu dinamit!
¡ Estúpido, eso es dinamita!
Kuş beyinli!
- ¿ Serás tonta?
Niye ki, seni kalın kafalı, kuş beyinli, yarım akıllı çaylak.
Te crees muy listo y eres un imbécil que siempre llega tarde.
- Bu herif kuş beyinli. - Aptal.
Éste es un idiota.
Şayet Birleşik Devletler Ordusunun, geniş bir çölü geçmeleri için bir grup kuş beyinli kadına eskortluk yapacağını ve kendilerini onlar için atların altına atacaklarını düşünüyorsanız, ciddi şekilde yanılıyorsunuz.
Pero si cree que el ejército de los EE UU acompañará por el desierto a un grupo de locas cuya intención es tirarse a los pies de un caballo, está muy equivocada. De acuerdo.
Tabii senin bu kuş beyinli planın baş döndürmeye yeter.
Este absurdo plan suyo basta para aturdir a cualquier hombre.
Rahat bırak beni, kuş beyinli!
Déjamei, imbécil!
Bana haber vermeliydin, kuş beyinli!
¿ Por qué no me avisaste, idiota?
Sana söylemiyordum, kuş beyinli.
No hablaba contigo, cabeza hueca.
Kuş beyinli karısıyla birlikte bir kredi şirketinden 3,000 dolarlık kredi çekmişler.
Él y su estúpida esposa le debían 3.000 dólares a una casa de préstamos.
Orası sarılı. Seni beşpara etmez, kuş beyinli.
¡ Está todo cubierto!
Yürü! Taşı şunu, kuş beyinli.
Muévelo, cabeza de chorlito.
Sen ne yapmaya çalışıyorsun... -... kuş beyinli?
¿ Qué demonios intentas hacer, cabeza de chorlito?
Şimdi beni dinle kuş beyinli seninle işim bittiğinde, keşke doğmasaydım diyeceksin.
Escúcheme, cabeza de pústula... cuando termine con usted deseará no haber nacido.
Hepsi kuş beyinli onların. Sefil yaratıklar!
Tienen el mismo cerebro que un pájaro.
Seni kuş beyinli fahişe!
¡ Cabeza dura, puta cerebro de algodón!
Seni aptal, kuş beyinli, yassı kafa içinde de büyük bir kavun var.
Estúpido, cerebro de chorlito... ... cabeza hueca.
Bu saygın topluluk arasında var mı bir kuş beyinli?
¿ Hay algún asno entre el docto público?
Tamam, kuş beyinli bu sana 10 dolara patlayacak.
Muy bien, salido, Te va a costar 10 pavos.
Saplı süpürgeler ve kuş beyinli çocukların arasında dans ettiğim günlerden bu yana biraz ilerleme kaydettim.
Todas las noches en el Teatro Palace. He progresado un poco desde que bailaba entre escobas y botellas vacías.
Hayal gücünü kullan, kuş beyinli.
Use su imaginacion, una cabeza de alfiler.
Yoksa sağır mısın Kuş beyinli?
No escuchaste cabeza dura
Seni kuş beyinli! Altın!
¡ Oro, lechuza de gallinero!
Bu mal için 300.000 $ ödeyen kuş beyinli
Y el asno que está pagando 300 mil por esto...
Seni kuş beyinli!
¡ lmbécil!
- Hayır, ben kuş beyinli değil.
Yo no estoy majara.
Sen sığ, geveze ve kuş beyinli bir serserisin.
No está en su naturaleza.
Haydi, kıpırda biraz kuş-beyinli! Müşteriler geldi.
Muévete, imbécil, llegan clientes.
Ne kuş beyinli ama!
- No entiende nada.
Kaybolmamizin sebebi o kus beyinli Meyer ve... onun kötü sans üzerine olan teorileri.
Estamos perdidos por culpa ese tonto de Meyer... y sus teorías de la mala suerte.