Linux traduction Espagnol
187 traduction parallèle
Yaşasın Linux, Özgür Yazılım : ) Bi'de sevgilime not : "Kral biziz abijiim" : ) ) E-mail to : gamze @ domat.gen.tr
Comentarios y sugerencias de los subtítulos aguerra @ utp.edu.co
Ama bu kısa süre içinde değişebilirdi, Linuxtan gelecek ağır bir meydan okuma sayesinde
Pero eso podría cambiar pronto, ya que Windows está enfrentando un fuerte desafío de Linux.
Ve artık çoğunlukla Linux ve Açık Kaynak Hareketiyle ortaktır.
Y ahora es comúnmente asociado con Linux y el movimiento del Software Libre.
Linux nedir?
¿ Qué es Linux?
Bu, Linuxla ilgili bölüm.
Es el sector de Linux.
Linux nedir?
"¿ Qué es Linux?"
Linux un ne olduğunu anlatmaktan çok önce siz OS nedir onu açıklamak zorundasınız ve...
Para tratar de explicar qué es Linux hay que explicar que es un Sistema Operativo
Linux daha önceden de varolabilirdi.
Antes de que pudiera haber un Linux
Onun katkıları olmasa, Linux ve Açık Kaynak olamazdı ve sürekli gelişip bu günkü haline gelemeyecekti.
Sin esas condiciones, es poco probable que Linux y el Código Abierto hubieran evolucionado a sus formas actuales
Linus Torvalds da Linux için bunu kullanıyor.
Linus Torvalds la utilizó para Linux también.
GNU / Linux ve Serbest Yazılım Hareketinin ilk ve çok önemli adımı yazılım ve felsefenin temeli yaratılmıştır.
Un punto crucial en el crecimiento de GNU / Linux y el movimiento del Software Libre fue la creación de negocios basados en su software y su filosofía.
ERL derler, bu labaratuar esas mekandır işte GNU ve Linuxu icat etmek için ilham kaynağı olan.
Conocido como ERL, el laboratorio era el lugar para la primer inspiración negocios GNU y Linux.
Ama "Linux" her zaman "Linux".
Pero "Linux" es siempre "Linux".
Onun kerneline "Linux" dendi.
Su kernel se llamaba "Linux".
1991 den 1993 e kadar
De 1991 a cerca de 1993 fue realmente supuestamente el periodo de infancia de Linux.
Linux un bebeklik süreciydi, sanırım hala alfa ya da beta kalitesindeyken gerçekten çok dengesizdi.
Entonces era solo de calidad alfa o beta ; era realmente inestable.
Şey biz aslında o Linuxla çalışmaya başlamadan önce biz çok uzun süredir GNU üzerinde çalışıyor değildik ve yine de bir dizayn seçtik Çok gelişmiş ileri bir dizayn ileri dizayn size güç verir ama debug işlemi için çok zorlar
Bueno nosotros en realidad empezamos con el GNU Hurd poco después de que él empezó con Linux. Y ocurrió que habíamos escogido un diseño que era muy avanzado en términos del poder que otorgaba pero también se tornaba en algo difícil de corregir.
[ Linux'un GNU Projesiyle bağlantısı nedir?
[ ¿ Cual es la relación entre Linux y el Proyecto GNU?
GNU sistemin bütün parçalarını buldular kerneldeki eksik olan parçalar hepsini bir araya koydukları zaman GNU daki eksik Linuxtakine cidden tam uyuyordu
Ellos habían encontrado todas las piezas del sistema GNU al que solo le faltaba el kernel, así que cuando las pusieron todas juntas ellos estaban llenando con Linux el hueco que tenía el sistema GNU.
Bu tip bir sürü program var mmmm Free Software tarafından yapılmış, ve başka insanlar tarafından, Linux gibi.
Hay muchos de estos programas eh, hechos por la Fundación de Software Libre, y hechos por otras personas como Linus.
Linux ve programlar arasında bir symbiosis var yani programlar Linuxta çalışır ve aynı anda Linuxun avantajlarından yararlanır bir platform olarak. bu sırada Linux da onların avantajlarından yararlanıyordur.
Y hay una simbiosis entre Linux y los programas que esos programas corren en Linux y al mismo tiempo ellos toman la ventaja de Linux como plataforma, mientras que Linux toma la ventaja de los programas el ser simplemente capaz de correrlos.
Ki... bir C compiler olmazsa çalışması mümkün olmaz Linuxun ya da diğer açık gelişmelerin olması mümkün olmaz
Que... sin el compilador de C no hubiera sido posible hacer el progreso de Linux y de la mayoría otros programas Libres posible.
Linux GPL kullanır mesela, ve ben de hemfikirim bu felsefede.
Linux usa la GPL, y estoy de acuerdo con el tipo de filosofía detrás de la GPL.
Linuxla ben de takılmıştım aslında 92 sonları 93 başları, 1 yıl falan.
Yo había estado jugando con Linux en realidad desde finales del'92 o principios del'93 por cerca de un año.
İşyerinden çıkınca Linux kullanabilecektim evimde 2,000 dolar civarında bir sistem kurdum.
y cuando termine yo era capaz de usar Linux junto con el PC. Por cerca de $ 2000 dolares, arme un sistema.
Sun ın yaptığından daha iyisini yapmak için cidden bir şanstı! Open Source ve Linux için bir şans.
Esta era la oportunidad para hacer realmente algo mejor de lo que Sun había hecho alrededor del Código Abierto y Linux.
orjinal biçimde Linuxtur, çalışma adı olarak.
Lo llamé Linux originalmente como un nombre de trabajo.
Önceden Linux diyemem zannettim ya bu çok megolaman, ukalaca çünkü.
Inicialmente pensé que no lo podía llamar Linux públicamente, porque era demasiado egoísta.
komponentlerin büyük kısımlarını alıp Linuxa koyuyorlardı
Ellos pensaban que estaban tomando o conjunto completo de componentes y los colocaban alrededor de Linux
Bu yüzden bu yüce şeye "bir Linux Sistemi" demeyi bıraktılar.
Así que terminaron llamando a todo el asunto "Un sistema Linux"
Ve sonuç, Şu an 10 milyon insan bu GNU Sistemin değişiğini kullanıyor. GNU / Linux OS Sistemi.
Y el resultado es que hay diez millones de personas usando esta variante del sistema GNU... el sistema operativo GNU / Linux.
[ Bazı insanlar GNU / Linux muş gibi bakıyorlar
[ Algunas personas exigen que se le describa como GNU / Linux.
Şey, savunulur tabi savunulur ama Linuxun dağıtımını GNU için yaparsanız savunulur.
Bueno, pienso que es justo pero también se justifica que hagas una distribución GNU de Linux.
Aynı şekilde, bence RedHat linux olur SuSE Linux olur veya Debian Linux olur.
De la misma manera que pienso que está bien llamarlo Red Hat Linux, o SuSE Linux, o Debian Linux.
Ah, çünkü siz cidden Linux için kendi dağıtımınızı yaparsanız
Eh, porque si en realidad haces tu propia distribución de Linux
Ama Linux demek genelde "GNU Linux" tur. Bence bu çok saçma.
Pero llamar Linux en general como "GNU Linux" pienso, que es ridículo.
Çünkü ilk ticari Linux dağıtım cd kopyası gönderilmişti bana.
Porque me enviaron una copia del CD-ROM de la primer distribución comercial de Linux, que se llamaba Yggdrasi producida por Adam Richter.
Linux bir felaket olmalıydı ama değildi...
Linux debería haber sido un desastre, y no lo fue.
Dunyanin bilgisayar programcilari sayesinde Linux un gelismesi saglandi Kullanima ihtiyaci vardi ve talepler onu olmazsa olmaz bir teknoloji yaptı
Para que Linux creciera más allá del mundo del programador de computador necesitaba un uso, una aplicación que lo hiciera una tecnología necesaria
Linuxun öldürücü gücü hiç şüphesizi Apache idi.
La mejor aplicación de Linux era sin duda alguna el servidor web Apache.
Linuxun geçmişine bakarsanız Linuxun ve internetin benimsenme dönemecine bakın kesinlikle birbirinin izlerini taşır.
Si miras en la historia de Linux, la curva de adopción de Linux, la curva de adopción de Internet se parecen mucho
"Yaaa, Linux kursam..."
"Bueno, si instalo Linux."
Yani, açıkçası Linuxta bir sürü değişik uygulama var belki de 2 ya da 3 sene önce oluyor bunlar Kök salmaya başladığı zamanlar ki o zaman yönlendirme yoktu, bilirsin biri çalışmak için sorduğunda
es decir, claramente hay muchas aplicaciones interesantes en Linux en, en ese momento, fue tal vez hace dos o tres años, cuando el asunto principal empezó a tomar forma pero no era algo seguro, es decir,
NT kullanacağına Linux kullan falan dersin bence Apache ve onun pluginleri Apache nin gücüne güç kattı.
casi no podías hablar de un caso de negocios de alguien usando Linux en vez de NT hasta que, creo, Apache y un montón de cosas que se conectan con él mejorándolo.
Bu daha masrafa değer bir şeydi sonuç verici bir masraf... Linuxta Apache kurmak IIS te NT kurmaktan daha fazla dolar getirir. hatta çok az bir para harcamak zorundaysanız, çalışanların eğitimi için falan ya da eğitim verecek insanları bulmak için falan...
Era mucho más efectivo el costo efectivo el costo del dinero invertido al construirla con Linux y Apache que si se hacía con IIS y NT inclusive si implicaba que tenías que gastar un poco más de dinero para entrenar a tu personal para aprender como usarla o
Bahsettiğim bilgi çok pahalı değil! çünkü bir sürü öğrenci var dışarıda Linuxu bayadır kullanan ve gayet iyi bilen bir sürü öğrenci.
Pero las buenas noticias eran que ese conocimiento no era muy costoso porque allí están todos esos estudiantes que han venido usando Linux por mucho tiempo y están muy familiarizados con él.
Webmasterların gerçekten istediği şeyi yaptı ve Apache-Linux kombinasyonunu sağladı büyük ticari marketlerde yolunu açtı
Es en realidad lo que los webmasters necesitan y la combinación de apache y Linux encuentra su camino en muchas tiendas comerciales excelentes.
Aslında, Apache ISS leri motive eden gerçek uygulama oldu. ve e-ticaret şirketleri Microsoftun Windowsuna karşı Linuxu seçtiler
Esencialmente, Apache se convirtió en la aplicación que motivo a los proveedores de servicio de Internet y las compañías de comercio electrónico que escogieron Linux sobre Microsoft Windows.
Bu, Linux ve FreeBSD deki en iyi gidişattı herhalde. yani halkın bu OS ları tercih etmeleri ve kullanmaları hem de halkın bunlara katılmasının asıl sebebi aslında Apache, dimi?
Probablemente corre mejor en Linux y en FreeBSD y la razón es que las comunidades de esos sistemas operativos también son las comunidades que más contribuyen a Apache, ¿ cierto?
Linuxun gelişmesindeki anahtar faktörlerden biri dağıtım konusunda uzmanlaşan firmaların yaratılmasıydı ve OS un kendisine destek.
uno de los factores clave en el crecimiento de Linux fue la creación de compañías especializadas en la distribución y soporte del Sistema Operativo
Biraz daha iyi Linux dağıtımı istiyordu. etrafta takılmaya başladı ve ve aah, o kendi Linux dağıtımını kendi çapında devam ettirip destekledi sonra o, sonra yeni projesi üzerine çalıştı.
El quería una distribución de Linux un poco mejor empezó jugando, y descubrió que el eh, el gastaba más tiempo manteniendo su distribución Linux del que usaba eh, del que usaba trabajando en su nuevo proyecto.