Livy traduction Espagnol
96 traduction parallèle
Hadi, Livy!
El bueno de Livy.
- İyi geceler Livy.
Buenas noches, Livy.
Şaka mısın Livy?
De verdad, Livvie?
Titus Livy'nin yazdıkları gibi, duygu sömürüsü kahramanlık masalları değil hayır, yalın gerçekler, ayrıntılı bilgiler, hatta dedikodular.
No grandes fábulas de hazañas heroicas como las que escribió T-Tito Livio, no, sino los simples hechos, los detalles de cocina, incluso el c-c-chisme.
Livy, elbette.
Livio, por supuesto.
G-Güzel bir dil için Livy okurdum bir olayın yorumlarını okuyacaksam o zaman da P-Pollio.
Por be-belleza del lenguaje, leería a Livio y por análisis de los hechos, leería a Polio.
Livy sana Claudius diye seslendi.
Livio te llamó Claudio.
Livy'yi bulmam gerek.
Debo encontrar a Livio.
Bana karım Livy'yi hatırlatıyorsun, huzur içinde yatsın.
Cada día me recuerdas más a mi esposa, Livy, que en paz descanse.
Livy'e ne oldu, Bay Twain?
¿ Qué le sucedió a Livy, Sr. Twain?
Livy'imle beraber olmak isterdim.
Desearía estar con mi Livy.
Cicero, burası Livy.
Cicerón, aquí Libio.
Livy, burası Cicero. Tamam.
Dame esa piedra, muchacho.
Cicero, Livy konuşuyor.
Cicerón, Libio al habla.
- Livy tamam. - Biraz garip görünüyor, ama sorun değil...
- Libio, cambio.
Cicero, burası, Livy.
Cicerón, aquí Libio.
Cicero, burası, Livy. Cevap ver, Cicero.
Libio llamando a Cicerón.
Cicero, burası Livy. Cevap ver. Tamam.
Libio llamando a Cicerón, cambio.
Livy, neler oluyor burada?
Livvy, ¿ qué está pasando aquí?
- Livy, yapabilece...
Livy, puedes -
Olivia, beni dinle.
Livy, debes escucharme.
Bunun duymak için uygun zaman olduğundan emin değilim, Livy.
No estoy segura de que este sea el momento apropiado para parecer triunfadores, Livy.
Livy, Ethan'ın yerini doldurmak haftalar alabilir.
Livy, puede tomar semanas encontrar al reemplazo de Ethan.
Livy, güvenebileceğim birine ihtiyacım var.
livy, necesito a alguien en quien pueda confiar.
Livy, Ethan'ın yerine geçecek insanı bulmak haftalar sürebilir.
Livy, podría tomar semanas encontrar un reemplazo para Ethan.
Üzgünüm, Livy.
- Lo siento, Livy.
Livy, daha sıkı sarılabilirsin.
Livy, puedes apretar un poco más.
Dinliyorum, Livy.
Te escucho, Livy.
Olivia.
Livy.
Tamam. Sağ ol, Livy!
Bien, gracias Oliv.
Livy, bu doğru olamaz.
Livy, eso no puede ser verdad.
Livy, buradayım.
Livy, aquí estoy.
Tamam, seni... Livy?
Está bien, te amo. ¿ Livy?
Livvy, bana güvenmek zorunda değilsin.
Livy, no tienes que confiar en mí.
Bu nedenle, Livvy, eğer öfkeni kenara koyabilirsen, düşündüğünden çok daha dostun olduğumu anlayacaksın.
Así que, Livy, si puedes mirar más allá de tu ira,... puede que descubras que soy un aliado mejor de lo que crees.
Trip atmıyorum sana Livy.
No te estoy castigando, Livy.
Gelecek yaşanıyor Livy.
El futuro está sucediendo, Livy.
Livy, önemli bir şey değil.
- Livy, no es nada.
Geleceği değiştirdim, Livy.
Cambié el futuro, Livy.
Gelecek gerçekleşiyor, Livy.
- El futuro está pasando, Livy.
Livy, bunu çoktan öğrenmiş olmalıydık.
- Livy, necesitamos saberlo ahora.
Livy, Charlie her ne gördüyse, söylediği şey...
Livy, lo que sea que Charlie vio, lo que dijo... Dios.
Evet mi hayır mı?
¿ Sí o no? Livy...
Livy, evlendiğimizde de bir FBI ajanıydım.
ya era agente del FBI cuando te casaste conmigo.
Livy!
¡ Livy!
- İyi geceler Livy.
- Buenas noches.
Livy?
¿ Livvy?
Evet, Livy.
- Sí Livy.
Sana ihtiyacım var, Livy.
Te necesito aquí, Livy.
Livy.
Ay, Livy.
Livy, bunu istemiyorum.
Livy, no quiero que eso pase.