Maman traduction Espagnol
227 traduction parallèle
Şimdi sana meyveler için 20 sent vereceğim. 10 sent de bana acımaman için vereceğim.
''Bien, te daré 20 centavos por las bayas y 1 0 centavos por no compadecerte de mí. "
Mamanı yemezsen, bu dede gibi büyüyüp kocaman güçlü bir çocuk olmazsın Fred.
No te harás grande y fuerte como el abuelito si no te comes la comidita, Fred.
Seni incittiysem özür dilerim, ama annen -
Oh, siento si he herido tus sentimientos pero maman -
Annen mamanı hazırlıyor.
Mamá te hará algo de comer. Ahora, recuerda.
Seni bir daha o tepede görürsem, tabanca taşıyıp taşımaman fark etmez, seni öldürürüm.
La próxima vez que te vea en la colina, me dará igual que tengas o no tengas revólver. Te mataré.
Onu tanımaman çok iyi.
Mejor que no la conozcas.
İyi akşamlar maman.
Buenas noches, maman.
Meredith, biliyorsun taşımaman gerekiyor...
Meredith, sabes que no debes llevar...
Ona bir şans tanımamanız yanlış. Bunu herkes hak eder.
Merece otra oportunidad.
Annem hâlâ kadınların kurtuluşu hakkında gevezelik ediyor. Bir gözü mezarda ve hâlâ yeni bir hayatın ışığını arıyor.
Maman balbucea todavía algo sobre la emancipación femenina, y mientras con un ojo mira la tumba, con el otro busca, en sus libros, la aurora de una nueva vida...
Çayını iç anne.
Bébase el té, maman.
Onu soğuk, ölümcül bakışlarından tanımamanıza şaşırdım...
Me sorprende que no lo reconociera por su fría y mortal mirada y...
Ben de çok mutluyum.
- ¡ Isabel! Maman.
Bu arada, benim önerim silah taşımaman.
Por cierto, le sugiero que no lleve su arma.
Anneciğim... Tanrım...
Oh maman... oh mon Gla...
Mary, ya biri mamanın içinde kıyafet veya takı falan bulursa?
¿ Qué pasa si alguien reconoce algo de ropa o joyas?
- Şimdi otur ve mamanı ye.
- Ahora siéntate y come tu cena.
Anne...?
Maman...?
Anne, bu şeyleri anlıyor musun?
Maman, ¿ tú entiendes de estas cosas?
- " Ramon!
- ¡ Maman!
Peki neden onu görmeyi kabul ettiniz, anne?
¿ Y por qué le recibís, "maman"?
İşte annen geliyor...
Aquí viene tu'maman'.
Annenin görevini yaptığını ve seni çok iyi yetiştirdiğini düşünecek.
Supondrá que vuestra'maman'os ha aleccionado.
Annem muhtemelen böyle şeyler hakkında asla konuşamazdı.
'Maman'jamás hablaría de estas cosas.
- Annem mi?
- ¿'Maman'?
Size kasabadan ayrımamanızı söylemek zorundayım.
Tengo que pedirle que no abandone la ciudad.
Aynaya bakıp kendini tanımaman müthiş bir şey.
Es fantástico no reconocerte cuando te miras al espejo.
Hamburgerlerin soğuyor. Aman-Maman Tanrım!
Tus hamburguesas se están enfriando, ¡ Sagrado Moly!
Mamanın her yerine mikrop bulaştırıyor.
Lo va a llenar de gérmenes.
Mamanı ye. Leziz!
Qué sabroso.
Artık ağır tepsi taşımaman gerektiğine de karar verildi.
Tampoco volverá a llevar las bandejas.
Mamanız, köpekler.
La cena está lista, perros.
Mamanı yedikten sonra burada kalacaksın ve güzel bir uyku çekeceksin.
Luego de tu comida, te quedás aquí. y tienes un lindo sueño.
Ben değilim, Hastings, benim ilgi alanım bu bonne cuisine normande ( Norman usulü güzel yemekler ).
No. En mi caso, Hastings, lo único que me interesa es le bonne cuisine maman. Por supuesto.
Doug. Büyüdüğün o yıllarda, babanı fazla tanımaman konusunda sana yardımcı olamadım.
Doug todos esos años en los que tuviste que crecer sin tu padre entonces no pude ayudarte.
Mamanı unuttum.
Olvidé tu comida.
Beni bu kadar iyi tanımamanı isterdim.
Odio que me conozcas tan bien.
Maman, neden bunlar hep benim başıma geliyor?
¿ Por que me pasa esto a mi, mamá?
Maman, yanlış bir şey yapmadığım halde herkes bana musallat oluyor!
¡ No he hecho nada malo, Pero todos la toman contra me, mamá!
Maman burada Faber.
Toma tu montón, Faber.
Tanımamanız daha iyi.
Mejor por usted.
Ne zaman biri ölse, hep onları daha iyi tanımamanın ne büyük bir kayıp olduğunu düşünürüm.
Cuando alguien muere lamento siempre no haberlo conocido mejor.
Beyaz adamların dünyasında yaşıyor, fahişelere yalatıyorlar.
... viviendo en un mundo de blancos... ... y putas que se la maman.
- Emzirmeden sonra hep mutludurlar.
- Siempre que maman están felices.
Mamanı bitirmezsen Paxil, anne bitirecek, tamam mı?
Paxil, si no lo terminas, lo hará mamá. ¿ De acuerdo?
Bu Ichi'yi tanımamanın cezası olacak.
El castigo por no conocer a Ichi, ¡ es un pene rebanado!
Tamam. İşte maman burada.
Okay. aquí esta tu ba-ba.
Hadi al mamanı.
toma el ba-ba.
Anne!
¡ Maman!
Anne!
¡ Maman, mira!
yoksa zaten tanımaman gerektiği için mi?
O te divertía el juego, por tratarse de la policía, o no debías reconocerme.