Methuşelah traduction Espagnol
35 traduction parallèle
Achnacroish Methuselah'lar için bir kuluçka yeri.
Achnacroish es la cuna de muchos Matusalén.
Bebeğim, bu gece Methuselah * bile benden gençti. İçini kemiren ne bu arada?
Amor, Matusalén es más joven que yo esta noche.
Methuselah değilsin.
Ni que fuera Matusalén.
"METHUSELAH İÇİN DİLEK"
"RÉQUlEM POR MATUSALÉN"
Süleyman, İskender, Lazarus, Methuselah, Merlin, Abramson.
Salomón, Alejandro, Lázaro, Matusalén, Merlín, Abramson. - 100 nombres más que no conocen.
Methuselah sendromu.
- Síndrome de Matusalén.
Methuselah!
¡ Matusalem!
Nuh kadar yaşlı!
Es tan vieja como Methuselah.
Methuselah, canım dostum, kim yaptı bunu sana?
Matusalén, mi más viejo amigo, ¿ quién te hizo esto?
O Methuselah bin yaşında olmalı.
Ese Matusalén tiene mil años.
Eğer Elvis ve Buddy Holly Rock'n Roll'un, Âdem ile Havva'sı ise ve Bruce Springsteen, Zekeriya'sı ise Iggy Pop, Methuselah'ı ise ve tabii ki Neil Young da Ezekiel'i ise o zaman Dewey Cox acaba nesi oluyor?
Si Elvis y Buddy Holly son el Caín y Abel del rock " n roll y Bruce Springsteen es Zacarías Iggy Pop es Matusalén y, claro, Neil Young es el sabio profeta Ezequiel ¿ qué es Dewey Cox?
- Evet, ortağı Methuselah Honeysuckle, bu da beni şeytan Johnson yapar.
Sí, sí, es su compañero, Methuselah Honeysuckle... lo que me hace el viejo Scratch Johnson.
Aubrey de Grey kendinin günümüz Methuselah'ı olarak görüyor.
Aubrey de Grey piensa de sí mismo como un moderno Matusalem.
Kendimi Methuselah kadar yaşlı hissediyorum.
Me siento más vieja que Matusalén.
Son beş senesini Methuselah'a bakarak geçiren sen değil misin.
Tú pasaste los últimos cinco años cuidando de Matusalén.
Adım Claud Darrell. Evet, elbette, bayım, Methuselah Tiyatrosunda uygun bir zamanında.
Sí, en efecto, monsieur, en relación a cuando trabajó en el teatro de Matusalén.
Nuh ve Methuselah'ın uzun yaşamasına bir izah olarak, imkanı olduğunu düşünüyorum! Onların yıldız tohumları veya çekirdekleri vardı, belkide Anunnaki ve onların Dünya dışı genleri, onların yaşamlarını uzattı.
Una explicación de por qué Noé y Matusalén pudieron vivir tanto es que probablemente ellos eran semillas estelares o fecundados por, quizás, los Anunnaki y que llevaban sus genes extraterrestres que les prolongó sus vidas.
Hangisi daha büyük, bir Mordechai mı yoksa bir Methuselah mı?
¿ Qué es más grande, un Mordechai o un Matusalén?
Enoch'un kitabında, Methuselah adında bir efsane var.
En el libro de Enoc, existe la leyenda de Matusalém.
İşte Methuselah'ın kılıcı, yeni dünyanın tam burasında.
Que la Espada de Matusalén está aquí... en el Nuevo Mundo.
Methuselah'ın kılıcını arıyor.
El busca la Espada de Matusalén.
Hadi, Methuselah.
Vamos, Matusalén.
Eski topraklara sordum, Methuselah'ın çocukluğunu görmüş kişilere.
He preguntado a alguno de los ancianos, los que llevan aquí desde que Matusalén era un niño.
Methuselah adında bir efsane var...
Existe la leyenda de Matusalén...
Evet, Methuselah'ın kılıcı... İnsana, sonsuz ve durdurulamayacak bir güç verir...
Sí, la Espada de Matusalén... una espada de infinito poder imparable para el hombre.
" Tanrı Methuselah'ın Kılıcı için tarifsiz bir tanım yaptı,
" Dios escribió el Inefable nombre sobre la espada de Matusalén.
Methuselah bu kılıçla kaç şeytan öldürdü biliyor musun?
¿ Cuántos demonios mató Matusalén con esto?
Methuselah nasıl?
¿ Cómo está Methuselah?
Baksana, Methuselah!
¡ Oye, Methusalah!
Methuselah, ekmekarası ister misin?
Methusalah, ¿ quieres un sándwich?
Methuselah, haydi gel buraya adamım.
Methusalah, ven aquí, amigo.
Methuselah, yapma dostum.
Methusalah, ¿ qué estás haciendo?
Methuselah için 1'e 4 Bakalım dayanabilecek mi?
Vamos, quiero ver el dinero ¿ Sí?
Methuselah!
¡ Methusalah!
Kullanıcı adı da ilk insandı.
Firmó como Methuselah.