Metin traduction Espagnol
962 traduction parallèle
Sana dikkatini dağıtacak bir metin okuyayım.
Mejor venid a distraeros con alguna lectura.
Metin ol ve son anlarında başını belaya sokmamaya bak evlat.
Levanta la barbilla y limpia tu nariz, chico.
- Metin ol çocuğum.
- Ten paciencia, hija mía.
Metin ol çocuğum.
Ten paciencia, hija mía.
Seni avutmak isterim ama tek söyleyebileceğim şey biraz metin olman.
Me gustaría consolarte... pero todo lo que puedo decir es que te animes.
Cesaretini yitirme... ve metin ol.
¡ Ánimo! ¡ Sé fuerte!
Metin ol, dostum.
Enhorabuena amigo.
O metin bu sanırım.
Creo que el texto es éste :
Metin ol.
Mucho ánimo.
Başka bir yazılı metin daha geri döndü.
- Otro libreto rechazado.
* Metin ol, cesaretini yitirme *
No desfallezcas ni te desanimes
* Metin ol, cesaretini yitirme *
No desfallezcas y no pierdas el ánimo
Bu yazıtın üzerindeki metin İncil : Krallar Kitabı'ndaki pasajı doğruluyor. Dolayısıyla bunu katıksız bir efsane olarak görüyoruz.
El texto de esta piedra corresponde a un pasaje de la Biblia... del libro de Reyes... hasta ahora considerado como una simple leyenda.
Kendi şovumuz olacak Marton'ların yazdığı metin, senin fırlatıp attığın şarkılar.
Será nuestra obra, como al principio, con el libreto de los Marton y las canciones rechazadas.
"Sabırlı ve metin olun." Kitap böyle diyordu.
Eso es lo que dice el libro, ¿ verdad? : "Sé paciente, pero firme".
Şimdi metin olma zamanı Ben.
Ahora hay que mantenerse firme, Ben.
Metin ol.
Animo.
Bay Peppino, metin olun, bunun sizi alt etmesine izin vermeyin!
Ánimo, Don Peppino, tenga valor.
Bay Peppino, metin olun.
Don Peppino, ánimo.
Elimde bunu anlatan yazılı bir metin var.
Tengo un borrador de una declaración que aceptarán.
Metin ol, kardeşim.
Hermana, consolaos.
- Evet, tam metin.
- Sí. El texto completo.
Metin ol.
Ten coraje.
Metin ol.
Ten valor.
- Metin ol.
- No puedo evitarlo.
Al sana metin.
Aquí tienes el texto.
Metin ol.
Sé fuerte.
Büroda yığınla okunmamış metin beni bekliyor.
Tengo una pila hasta aquí de manuscritos sin abrir en mi oficina.
Tek bildiğim iyi bir metin olduğu ve kolay olmadığı.
Sólo sé que es una buena obra y eso no es fácil de encontrar.
Bir askerin sevk olmadan önceki arzusu, ailesine kararlılığını göstererek onların metin olmalarını sağlamaya yönelik olmalıdır.
Las últimas palabras de un soldado antes de partir, deben mostrar a su familia... su determinación, e inspirarles para que se comporten adecuadamente.
Metin olun beyler!
¡ Ánimo chicos!
Gelecek. Metin ol, Katia.
Vendrá enseguida.
Pazarlama, metin ve grafik uzmanları hemen büroma gelsin!
Diga a los de ventas, textos y gráficos que vengan a mi despacho. Ahora mismo.
Pazarlama, metin ve grafik Bayan Templeton'un bürosuna.
La Srta. Templeton quiere ver a los de ventas, textos y gráficos.
Metin şöyle,
El texto dice :
Ama metin ol.
Pero conténtate.
Metin ol, delikanlı.
Animo, chico.
Metin ol, Maria.
Vamos, ven María.
Metin bir sesi var efendim.
Su voz es más firme, señor.
Aslında kopyalama ve metin düzeltme işinde çalışmıştı.
Su puesto era de mecanógrafa.
- Latince bir metin yüzünden beni dövmüştü.
Me había criticado duramente por un texto en latín.
Evet, şey vardı... Sahnelediği Brecht oyunlarından biri üstüne Althusser'ın yazdığı çok güzel bir metin vardır. Onu kendime mal ettim.
Hay un texto de Althusser sobre Brecht que aplico por mi cuenta :
Metin ol, kadın.
Coraje, mi buena mujer.
Metin ol.
Coraje.
Yeni bir metin yazmaktan iyidir.
Hay que pensar el texto para el recordatorio.
Metin olmak zorundasınız.
Tengo malas noticias. Ha muerto.
Naif bir metin. Kısacası, ölçüye uygun bestelenmiş bir çalışma. Ama bununla birlikte, sanatın yüksek bir tezahürü.
Texto inocente de encargo, que es también la mayor manifestación del arte.
Metin ol.
Anímate.
Metin olup, dudağını ısıran ve her şeyi hassas bir şekilde konuşan kocalardan.
Siempre dispuesto a discutir las cosas con sensatez.
Bersagliera metin ol.
Legionaria, ánimo.
Bersagliera, metin ol!
Legionaria, ánimo.