Motel traduction Espagnol
4,310 traduction parallèle
Beş gündür oteldeymiş.
Ha estado en el motel por cinco días.
Onu bu sabah Sacramento'daki Torchlite Oteli'nde bulduk.
La encontramos esta mañana en el motel Torchlite, en Sacramento.
Otelde cesedi bulan hizmetçi Sandra Guzman'ı arıyoruz.
Estamos buscando a Sandra Guzman, la mucama del motel que halló el cuerpo.
Olabildiğince çabuk otele gidin ve orayı kontrol altında tutun.
Vayan al motel tan pronto como puedan y hagan guardia.
Sadece otelde gördüklerin hakkında konuşmak istiyorduk.
Sólo queríamos hablar contigo sobre lo que viste en el motel.
Otel odasından alınan süt ve bezler Red John'un ortağının tutumlu biri olduğunu anlamamı sağladı.
Los pañales y la leche fueron tomados de la habitación de motel lo cual me dijo que el compañero de Red John era alguien humilde.
Otele taşındı.
Se mudó al motel.
Gantry Motel'de.
En el Motel Gantry.
Arkadaşının dediğine göre Gantry Motelde kalıyormuş ama bu mesajı bıraktığı gece otelden ayrıImış.
Motel Gantry, según su amigo. Pero el tema es que se fue de allí la misma noche en que dejó ese mensaje.
Bardan çıktıktan sonra iki gün daha kalmayı düşündüğü halde otelden ayrıIdığını biliyoruz.
Bueno, sabemos que se fue del motel después que dejó el bar a pesar de que tenía reservada la habitación por dos noches más.
Ama Chad Dumont kaldığı otelden ayrıIdı.
Pero Chad Dumont se fue del motel.
İkincisi o bölgede sahibi kadın olan, veya kadın tarafından yönetilen 82 tane otel, motel, konaklama yeri var.
En segundo lugar, hay 82 hoteles, moteles, posadas y pensiones en el área que son administrados o pertenecen a mujeres.
Bir motel odasının kapısındayım ve de Rochelle'e gelip kapıyı açması için bağırıp kapıyı yumrukluyorum. Ama asla gelmiyor.
Estoy en este motel puerta de la habitación, y estoy golpeando en ella y gritando por Rochelle para venir a abrir la puerta, pero nunca lo hace.
Sayın yargıç, özetlemek gerekirse bu otelin Bayan Menchengo'ya borcu bulunmaktadır.
Señoría, todo se reduce a esto : El motel le debe a la Sra. Menchengo...
Üstünden araba geçmiş olmalı. Ama Bilgi İşlem, seri numarasının izini sürüp alınan yeri buldu, ki orası da otoyol kenarındaki bir motelin hemen yanındaydı. Hani şu keskin nişancının profilini bulduğumuz motel.
Un coche debe haberlo aplastado, pero I.T. rastreó el número de serie a la tienda dónde fue comprado, que estaba justo al lado de un motel de carretera dónde nos encontramos...
Otelin arkasındaki bir ara sokakta boğulup, ölüme terk edilmiş halde bulundu.
Ella fue encontrada en el callejón detrás del motel, estrangulada y dejada por muerta.
Şehrin batısındaki bir caddedeki otele götürdüm onu.
- No. Le llevé hasta un motel en Western Avenue.
- I-66 yolundaki Stargazer Oteli'ne giriyordu.
Estaba entrando en el motel Stargazer de la I-66.
Bir motelde kalsanız daha rahat etmez misiniz sizce? Ne?
Ahora, ¿ está seguro de que no se sentiría más cómodo en un motel?
Indianapolis, Ivy Oteli oda 116.
Indianápolis, Motel Ivy, cuarto 116.
Jeremiah'ın evinden ya da otelinden bir şey elde edebildin mi?
¿ Encontraste algo en la casa de Jeremiah o en el motel?
- Az önce otele uğradım.
Acabo de pasar por el motel.
Otel anahtarı.
Es la llave de un motel.
Aramızdaki bu "Bir oda bulun" şakalaşmasını özleyeceğim. - Dekanım.
Voy a echar de menos nuestras charlas juquetonas en plan "idos a un motel".
Lanet olsun, Motel 6'da bile daha zorlu şartlar gördüm.
Joder, he estado en peores condiciones en un motel de la 6.
Bütün gece onunla konuşmaya çalıştım ama beni odasına almadı.
Lemon, he encontrado a George Tucker, he intentado hablar con él toda la noche, pero no me deja entrar en su habitación del motel.
Tatlım, otele geri dönsek olur mu?
Cariño, ¿ te parece bien que volvamos al motel?
Eğer birkaç saatliğine bir motelde kalırsak, iyi oluruz.
Si la dejamos en un motel por un par de horas, estaremos bien.
Motele mi gittiniz bir de?
Cielos. - Espera, ¿ se detuvieron en un motel?
Bir motel odam var.
Tengo una habitación en un motel.
Barlardan adam toplayıp, pis bir motelde ilişkiye giriyordu,
Está cogiendo chicos en bares y llevándolos a algún motel sucio.
Çünkü pis bir otelde mahsur kaldık.
Porque estábamos atrapadas en un motel de mala muerte.
Kocaayak Oteli.
- Sí... El motel Pie Grande.
Güle güle Kocaayak Oteli.
- Adiós, Motel Pie Grande.
Üç hafta önce Three Rivers, Michigan'daki bir otel odasında göğsünden iki kere vurulmuş halde bulundu.
Hace tres semanas que fue encontrado en una habitación de motel en Three Rivers, Michigan, dos disparos en el pecho.
Annemin silahını aldım, tekrar arabaya atladım ve Three Rivers'deki otele gittim.
Tomé la pistola de mi madre, volví al auto y conduje al motel en Three Rivers.
Doğum günü haftam, yağlı burgerler, kara fatmalarla istila edilmiş motel ve iki dolarlık şarap şişesi.
El fin de semana de mi cumpleaños, hamburguesas grasientas, un motel infestado de cucarachas, y una botella de prosecco de dos dólares.
Sen! Motel restoranına git ve hemen soğan suyu getir.
Ve al restaurante del hotel, consígueme caldo de cebolla. ¡ Ve!
Lynchburg'deki Fairview Motel saat 01 : 30.
Motel Fairview en Lynchburg, 0130.
Motele taktik ekibi göndereceğiz.
Tiene razón. Enviaremos un equipo táctico al motel.
Dana dağ başında motel odalarını temizleyerek ne yapıyor?
¿ Por qué Dana está limpiando habitaciones de moteles... -... en el medio de la nada? - ¿ Por qué?
Motelde olan karmaşadan sonra aramızdaki gerginliğe son vermek istiyorum.
Quiero hacer las paces después de ese desastre con Franklin en el motel.
Palm Motel'e gittim.
Fui al Palm Motel.
Adamı sınıra bir kilometre uzaklıktaki bir motele kadar takip ettim.
Lo perseguí hasta un motel a media milla de la frontera.
En çok boş yeri olan ve sizin gibi bir grup soysuzun kalmasını kabul eden en yakın otel burası.
Este es el motel más cercano con más disponibilidad y menos buen criterio a la hora de aceptar a unos degenerados como ustedes.
Motele özgü bir şey.
Es algo interno del motel.
Açıldığımızdan beri California'daki moteller arasında en çok intihar vakası görülen moteliz.
Desde la inauguración, más que ningún otro motel en California tenemos la mayor cantidad de suicidios entre nuestros clientes.
Bir motelde kalıyoruz.
Estamos en un motel.
Çok iyi bir motel değil ama sadece bir gecelik.
No es muy bueno, pero es solo una noche.
Söylediğine göre bir otelde kalıyormuş.
Según ella, él vive en un motel que cobran a diario.
- Beni motele geri götür.
- Llévame al motel otra vez.