English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ M ] / Mühendislik

Mühendislik traduction Espagnol

1,267 traduction parallèle
"Her ne kadar Benny'nin İrlandalı monologiste karşı bir meyli olsa da bana bir mühendislik işi verdi ve görünüşe göre benden çok memnun."
Pese a la predisposición de Benny a contratar irlandesas hipertensas, me dio un trabajo como ingeniero doméstico... y por ahora parece contento conmigo.
Söyle. Benim mühendislik alanında geçen otuz yılımı şişelere doldur bir servet yaparız.
Embotellas mi experiencia técnica de más de 30 años con tu suerte... y nos hacemos millonarios.
Mühendislik harikasına gözlerinizle bakın.
Regocíjense con una maravilla de la ingeniería.
Mühendislik diploması falan var.
Se recibió como ingeniera o algo así.
Mühendislik terimi efendim.
Es jerga de ingeniero, señor.
Önümüzdeki üç günün Mühendislik görev çizelgesini göster.
Visualiza tareas de Ingeniería para los próximos tres días.
Mühendislik'e dönmeden önce bitirebilir miyim?
- ¿ Puedo acabarlo antes de irnos?
Kayıtlarımızı inceleyecek zamanımız olduğunu sanmıyorum. DaiMon, tamiratınıza destek olmak için bir mühendislik ekibi versek bu size kayıtlarınızı taramak için zaman yaratır mıydı?
No es buen momento para revisar nuestros archivos. ¿ dispondría de tiempo para recuperar los registros?
Mühendislik bölümü ikinci gövdenin 12 güvertesini birden kaplıyor.
La sección de reactores cubre 12 cubiertas del casco secundario.
Mühendislik bölümü ve güverte 42.
Sección de reactores y cubierta 42.
Mühendislik, rapor.
Reactores, informe.
Tüm Beta Nöbeti Mühendislik personelinin...
Todo el personal de reactores de la nave Beta debe presentarse...
Ana Mühendislik.
Ingeniería.
Görsel bir incelemeyle anlaşılması mümkün değil. Ancak savaş kuşunun mühendislik bölümüne odaklanmış gibi.
Es imposible evaluarlo con una inspección visual pero parece centrarse en los reactores del pájaro de guerra.
Mühendislik ekibim bunu yeni hazırladı, çoklu iğne enjekte etme makinesi.
Una de mis compañías de ingeniería inventó esto, estúpido hombre-músculos.
Sekiz yıl mühendislik okudum.
Estudié ingeniería 8 años.
Onun mühendislik diploması ya da öyle bir şeyi var.
Licenciada en ingeniería o algo así.
Yıldız Filosu Tıp'da okurken ek olarak mühendislik dersi almıştım.
Estudié los cursos de extensión en ingeniería en la escuela médica.
Mühendislik, burada toryum sızıntısı var!
Ingenieria, ¡ tenemos una fuga de torio aqui abajo!
Yani genetik mühendislik ürünü. Ama neden?
Es el resultado de un experimento genético pero, ¿ por qué?
Mühendislik ekipleri, 15 saati aşkın bir süredir kanalları arıyorlar.
El equipo de ingenieros lleva 15 horas buscando en los conductos.
Bu alt programlar, mühendislik dosyaları kadar kötü durumda değil gibi görünüyor.
Estas subrutas no parecen tan malas como las de los archivos de ingenieria.
Utopia Planitia'nın Mühendislik kayıtlarına erişmemiz lazım.
Deberíamos revisar los diarios de reactores de Utopía.
Ana mühendislik terk edilmiş.
La sala de reactores está vacía.
Tam krizin ortasında, birinci subay, mühendislik subayı ve mürettebatın çoğu Kaptan Pressman'a isyan ettiler.
El primer oficial, el ingeniero y varios oficiales en el puente se amotinaron ante el capitán Pressman.
Şanslıysak, mühendislik bölümünün tamamı orada olabilir.
Con un poco de suerte, la sección de reactores sigue allí.
Mühendislik sınavın en zor bölümüdür.
Reactores es lo más duro de la prueba.
Bilgisayar, köprü subayı mühendislik kısmını yükle.
Ordenador, carga prueba de oficial de puente para titulación de reactores.
Mühendislik işlerini hep çekiklerle sarıklılar alıyor.
Los chinos y los moros pillan los trabajos de ingeniería.
Bildiğimiz tek kesin şey ise ; bu kişinin stokçuluk, yasa dışı yollarla bilgi toplama – – politik mühendislik, bir kaç terör eylemi gibi birçok suçtan dolayı, –
Lo unico que sabemos es que esta persona esta en la lista de los mas buscados internacionalmente... – por crimenes que incluyen manipulacion de la bolsa, recoleccion ilegal de informacion, –
Pek çoğu bilgisayar destekli araştırma, biyogenetik, fizik kimya ve mühendislik konularında uzmandırlar.
Todos ellos son expertos altamente calificados en computadoras... biogenética, física, química, ingeniería- -
Mühendislik bölümünde çalışıyor. İşe alınma tarihi, 11 Ocak 2260.
Contratado en la división de mantenimiento de la estación, el 11 de enero del 2260.
Birinci sınıftaki mühendislik öğrencisi bile böyle hata yapmaz.
Ni un estudiante cometería un error semejante.
Garak,... beni mühendislik terminaline götür. Derhal.
Garak, llévame a la estación de ingeniería.
Yıldızfilosu tıp fakültesindeki mühendislik ek derslerim yıldızgemisinin işleyişine odaklanmıştı. Fakat birincil komut işlemcisini yeniden yönlendirerek devre dışı sistemleri bay pas edip işlemciyi tekrar çalıştırabilirim sanırım.
Mis cursillos de ingeniería en la división médica de la Flota se concentraban en las operaciones de la nave estelar, pero si puedo redirigir... redirigir el procesador central de mando, podría desviar los sistemas desactivados y ponerlo en funcionamiento.
Beraber çalıştığımız mühendislik fizikçisi.
Un físico ingeniero con el que trabajábamos.
Kocam ile konuştuktan sonra, onu görmek için mühendislik enstitüsüne gittim.
Fui a verlo al Instituto de Ingeniería tras hablar con mi marido.
Yıldız Filosu Mühendislik kurulunda görev yapma talebi. Talep, uygun bulundu.
Solicitud de entrada en el Cuerpo de Ingenieros de la Flota.
Sakın unutma kıdemli mühendis subay benim, ve mühendislik ile ilgili ben konuşacağım.
Sólo recuerde, Torres, que soy el oficial superior y hablo por ingeniería.
Holografik mühendislik konusunda pek bir şey bilmiyorum, fakat fikrimi sormak istersen pek kabul edilmemişsin.
No sé nada de ingeniería holográfica, pero si quiere mi opinión, usted no ha sido aceptable.
Lütfen tüm verileri Mühendislik Bürosu 1. Bölge Analiz Grubu'na gönderin.
Todo el Personal Técnico de la División de Ingeniería favor de enviar los datos a la Sección de Análisis.
Irak'ta nükleer mühendislik yapmış.
Un ex ingeniero nuclear para los iraquíes.
Şey, bazen katır inadını yarattığını düşünüyorum bir şeyde en iyisi olalım diye, çünkü bu köprü bitince, benim mühendislik yeteneklerimle ilgisi olmayacak benim inatçılığımla ilgili olacak.
También inventó la terquedad para que podamos llegar a ser los mejores. Porque el terminar el puente no tiene que ver con mi talento... sino con mi terquedad.
Askeri mühendislik işleri benim sorumluluğumdadır.
Yo me ocupo de obras militares y de fortificaciones.
Bunlar mühendislik şemalarına benziyor.
Parecen diagramas de ingeniería, diría que hasta planos.
Mühendislik diplomamı alıp havuzumda yüzerken de sorun olmayacak.
- Te diré algo. Cuando tenga mi título de ingeniero y esté bañándome en mi piscina eso estará jodidamente bien.
Okinawa gemisine geldiğinde komutanlıktan çok mühendislik ve gemi tasarımıyla ilgileniyordun.
Cuando llegaste a la Okinawa, te interesaba más la ingeniería y el diseño que la comandancia.
Mühendislik ve taktik hazır.
Ingeniería y tácticas listas.
Mühendislik bilgisayarının başa çıkabileceğini sanmıyorum. Katılıyorum.
El programa de navegación muestra una variación en el calibrado.
Mühendislik cevap ver. Dax, neler olup bittiğine bakmaya gidiyorum.
La gente lo supera.
Mühendislik de.
- Bien.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]