Ofıs traduction Espagnol
1,238 traduction parallèle
Bölgelendirme ofısi ile toplantısı ertelenmiş.
Su meeting con la oficina de edificacion esta retrasada.
Geceleri kulüpte çalış, gündüzleri ofıste.
Trabajar a la noche en el club, a la mañana en la oficina
şimdi artık 3 cinsiyet var sırt sırta yapıştırılmış iki adam gibi ona güneşinçocukları derler ve şeklen "düzgün" olanlar dünyanın çocukları dedikleri birbirine bağlanmış iki kız gibi olanlar
Now there was three sexes then One that looked like two men glued up back-to-back They called the children of the sun
Shag, bi-level, bob, Dorothy Hamill do sosis bukleler, tavuk kanatları hepsi senin yüzünden zevk düşkünlüğünden
Shag, bi-level, bob, Dorothy Hamill do Sausage curls chicken wings It's all because of you
Flip,'fro, frizz, flop hepsi senin yüzünden hepsi senin yüzünden
Flip,'fro, frizz, flop It's all because of you It's all because of you
lt's not so much of an office as it is a place to pick up your messages. Doğru.
- No lo es, es un lugar... para recoger tus mensajes.
Birleşmiş Milletler Sağlık Birliği, neyin yanlış gittiğini bulmaları için, Anadolu çölüne araştırma yapmak üzere, 4 uluslararası bilim adamından oluşan bir delegasyon yolladı.
La Organización Mundial de la Salud, mandó una delegación of de 4 científicos internacionales, en un viaje al desierto de Anatolia, para averiguar que puede estar mal.
Fransız subay sınıfını kötüleyici tasvirinden dolayı Paths of Glory Fransa'da 20 yıl yasaklandı.
Por su crítica de los... Senderos de gloria
Nine Fence of the Recluse Hua Shan dan çıkmış gibi geldi.
Las nueve espadas del recluso vienen de Hua Shan.
Got a whole lot of money that's ready to burn
¿ Tienes un montón de dinero que está listo para grabar
Hiç duymadı bile.
He's never heard of it.
Seven of Nine, Unimatris Sıfır'a ne kadar büyüklükte karışmıştı.
Que tan importante fue el desempeño de Siete de Nueve con la Unimatrix 0? .
Katil Domateslerin Saldırısı filmini izledin mi?
¿ Viste "Attack of the Killer Tomatos"?
Kalbin gücüne sahibim
I've got strength of the soul. Y nadie me doblará o romperá. And no one's gonna bend or break me.
Memur Howell'a göre, hiçbir neden yokken kardeşin ona saldırmış.
La Of. Howell dice que tu hermano la golpeó sin provocación.
Kaptan Janeway... Seven of Nine ile tanışın- - Unimatris Sıfır Bir'in üçüncü eki.
Capitán Janeway... le presento a 7 de 9, Tercera Adjunta de Unimatriz 01.
- ÖLÜMLER Yapılan hata, atom bombasının yok etme potansiyelinin % 15'i için, insanların endişe kapasitesinin % 85'ini harcamasıdır. ENDİŞE Bu sırada Edward Bernays New York'ta yaşıyordu.
is the fell to see of the voting 85 percent of ones worring capacity to an agent that constitute only about 15 percent of an atomic bomb destroy potencial en este punto Edward barney vivia en New York
Maddi değerler üzerine kurulmamış bir yaşam sürmek istiyoruz.
- Member of Weatherman Revolutionary Group :
Bence çok komik. Bence komik, çünkü insanlar hayatlarının büyük bölümünü geçmişlerine hapsolmuş ve geçmişleriyle kafayı yemiş,... geçmişle sınırlı bir halde geçiriyor. Bundan kurtulmak büyük bir özgürlük getiriyor.
- Founder of EST - esa es toda la broma creo que es gracioso porque la gente gasta mucho de su vida siendo acosado por su pasado y entonces siendo encerrados en su pasado... y siendo limitado por su pasado, y hay una enorme libertad de eso,
Kapitalizmin en zekice başarısı, = STEW ALBERT = Yippie Partisi Kurucu Üyesi... benim gibi insanların bile ilgi duyabileceği...
- Founder member of Yippie Party - lo que el capitalismo ingenio fue brillante fue que realmente crearon productos en los que que gente como yo estaria interesado que gente como Jery Reuben estaria interesado el capitalismo desarrollo toda una industria desarrollando productos Stew Albert
lt's ten of.
Son diez para.
Takashi MIIKE "Onurun Mezarlığı" nı gururla sunar.
* * * Takashi MiiKe's * * * GRAVEYARD OF HONOR - CEMENTERIO DE HONOR
'Artık moda olmasa da şık olan bu mekan, eleştirmenlerce - - " of, bunu sevdim - -
"Es elegante, mas no un tedioso lugar de moda" "los críticos dicen- -" - adoro esto -
yanlız hissettiğim zamanlarda Bushnell ve karısı Toby bana the American Institute of Filmes ( AFI ) hakkında ki şeyleri anlatırlardı...
Por esta época, Bushnell y su esposa Toby Me contaron de una cosa nueva llamada Insituto Americano de Cine ( AFI ).
Şarkı : "Faith of the Heart" ( Çok uzun bir yol oldu )
Ha sido un largo camino... "It's been a long road"
Kimse beni kararımdan döndüremeyecek.
"I've got strength of the soul" Nadie me hará abandonar... "No one's gonna bend or break me"
- Days of Our Lives dışında en beğendiğiniz pembe dizi hangisi?
Aparte de Days Of Our Lives, ¿ cuál es tu telenovela favorita?
I traded four pairs of Levi's for that.
La cambié por cuatro pantalones.
Şimdiki solistleri, "The Courtship of Eddie's Father" daki çocukmuş.
y que ahora su líder sea ese pavo de "hay que casar a Papá" ¿ si, qué será después?
Yanlış kişiyi söylemişim. "Facts of Life" ı kim yönetmişti?
Lo siento, me equivoqué de persona.
- "Sevgi Sözcükleri" ni hatırlar mısın? Shirley MacLaine hastanedeydi, ama kızına iğne yapmadıkları için çılgına dönüyordu.
¿ Vio en Terms of Endearment... que Shirley MacLaine, en el hospital... hace un escándalo pues no inyectan a su hija?
Ayaklanma sırasında liderlerden birisiydiniz ve memur Joseph Mineo'da dâhil olmak üzere bir sürü insan yaralandı.
Ud. fue uno de los líderes principales en la revuelta y lastimó a cantidad de gente, incluyendo al Of. Joseph Mineo.
Bana şunu açıklamak zorunda kalmazsın, bir bakalım Sinirlerim bozuk çünkü "Bay of Pigs" den beri hiç yapmamışım.
No tendrías que explicarme por qué, veamos estoy "probablemente frustrado por no haber tenido acción desde lo de Bahía de Cochinos".
"Tales of a Fourth Grade Nothing" i okumalısın.
Tiene que leer Cuentos de una nulidad de cuarto grado.
Hollywood'lu Frederick mi?
Frederick's of Hollywood?
"Neşeli Günler" kiralanmış mıydı?
¿ Qué? ¿ No tenían The Sound of Music?
Of adamım, karmakarışık oldu.
Cielos, esto está jodido.
Bak. Çarşamba akşamı Horizon Odası'nda Sinbad'lı Man of La Mancha varmış.
El miércoles actúa Simbad en El hombre de la Mancha.
Bye bye bye not let's of
Bye bye bye No dejes s de
U-21 botu, İngiliz zırhlısı HMS Pathfinder'ın Rosyth Ana Deniz Üssünden ayrıldığı nokta olan Firth of Forth'a doğru yol aldı.
Uno de ellos, el U-21, llegó hasta el estuario del Forth, donde el crucero británico HMS Pathfinder, abandonaba la base naval de Rosyth.
Soykırımlarla yıpranmış, Çar'ın diğer azınlıklara tanıdığı haklardan mahrum bırakılmış ve Pale of Settlement denilen kendilerine ayrılan özel bölgelerde yaşıyorlardı.
Maltratados por los pogromos, y negándoles derechos que eran concedidos a otras minorías del Zar, los judíos fueron forzados a vivir en áreas específicas, conocidas como "Zonas de Residencia".
Today the world's on top of me
Today the world's on top of me
Callin'on all of God's children
Callin'on all of God's children
- Oldu Bayan Mehra, kaza sırasında karnınızı çarptığınızda bebeğin beyninde bir hasar oluştu o rahminizdeydi ve beynin bu kısmı darbe aldı bu yüzden normal olmayan zihinsel bir gelişim süreci geçirmesine sebep oldu sekiz yaşında olmasına rağmen onun beyni 1,5-2 yaşında korkarım ki, büyüdüğü zaman bu onun zihinsel yeteneklerini engelleyecek.
Lo hizo, la Sra. Mehra, cuando tú caíste en adelante Tu estómago durante el accidente.... Causó una lesión Al bebé cerebro estar.... Quién estaba en tu útero y Este part of su cerebro estaba dañado.
- 300 milyon insan yoksulluk sınırı altında yaşıyor onlar bir avucu dolduracak kadar yiyecek bulamıyorlarken sen, ikinci bir porsiyon istiyor musun?
300 millón personas en el país Vive bajo el umbral de pobreza. No consiguen ver Un fistful of foodgrains.... Y tú estar tomando una segunda porción?
There's a kiss at the end of the rainbow
Queda un beso al final del arco iris
Cartwheels and piggybacks It's just that kind of day
Es hora de saltar de alegría Es esa clase de día
"The siIver tentacIes of the moon's rays haunt me...."
"Los plateados tentáculos de la luna me persiguen..."
The story of this mighty wind That's blowing everywhere
La historia de este viento impetuoso Que sopla por todas partes
Sanırım Anna'yı bu gece House of Blues'daki seçmelere götürmeye çalışıyorlar.
Bueno, creo que están tratando de llevar a Anna a una audición que es esta noche, pero les que dije no. Tiene que quedarse aquí. - Estás bromeando.
eğer kuzuların sessizliğini... larrynin ahırın dışında dolaşması sanıyorsanız....
Si crees que Silence of the Lambs es cuando Larry va al establo.