Palermo traduction Espagnol
323 traduction parallèle
DANS KULÜBÜ
CLUB PALERMO BAILE
Club Palermo'yu ve burasının sizin mekanınız olduğunu.
Este Club Palermo es su frente.
DOSTLUK
CLUB PALERMO AMISTAD
Palermo mafyasını toparla.
Ve por la pandilla Palermo.
Palermo'ya kadar çekilecek miyiz?
Debemos seguir con la retirada. Tal vez, hasta Palermo. ¿ Por qué?
Palermo. Bir kez daha Palermo'yu görmek istersin değil mi Anne?
A Palermo. ¿ Te gustaría volver a Palermo una vez más?
Elli bir yaşında. Palermo'da doğmuş.
Nacido en Palermo, Sicilia.
- Pontenegro'da, Palermo'nun dışında.
- Pontenegro, cerca de Palermo.
Niyetim sizi rahatsız etmek değil, ama bu Palermo treni olduğuna göre siz de oraya gidiyorsunuz herhâlde?
No quiero entrometerme, pero como este tren va a Palermo... ¿... es ése su destino?
Palermo'da sizi nasıl karşıladılar?
¿ Y cómo le recibieron en Palermo?
Palermo'da kocamla birlikteydim.
En Palermo estuve con mi marido.
Kesinlikle Palermo'da da aynı şey olmuştur.
En Palermo ocurrió lo mismo.
Sizinki Palermo gazetesi, öyle değil mi?
Su periódico es de Palermo, ¿ no?
Palermolu avukatın önünde "boynuzlu" sözcüğünü kullanma.
No menciones la palabra "cornudo" delante del abogado Palermo.
Yarından itibaren daha çok İtalyan partilerinin, temsil edildiği Palermo Meclisi'nde bir koltuğun olacak.
Desde mañana te sentarás en el parlamento de Palermo, representando al partido más italiano que existe.
Palermo'da federasyon sekreteri olarak çalışmak ister misin?
¿ Quieres trabajar en Palermo de secretario de la federación?
"Palermo bulutlu"... gibi şeyler.
"Nublado en Palermo"... cosas así.
Ve Palermo'ya birkaç km uzaklıktalar.
Alcamo. Y unos kilómetros más lejos, Palermo.
Tabii ki. Giuliano'nun telsizi var ama biz Palermo'ya telefon bile edemiyoruz.
Giuliano tiene una radio, y no podemos telefonear a Palermo.
- Bunlar Palermo'ya gidecek olanlar. - Anlaşıldı, komutanım.
- Estos son los que nos llevamos a Palermo.
Onları Palermo'ya götüreceklermiş!
Se los llevan a Palermo. ¡ Asesinos!
19 Ağustos 1949'da, Palermo'nun girişinde bulunan Bellolampo'da pusuya düşürülen jandarmaların 6'sı öldürüldü, 11 tanesi ise yaralı kurtuldu.
En Agosto de 1949 ; en Bellolampo ; a las puertas de Palermo ; 6 policías murieron en una emboscada y otros 11 fueron heridos.
Sanık Gaspare Pisciotta, Temyiz'e gelmeden önce tahkikatı yapan delege tarafından Palermo'da sorguya çekilmiştir.
El imputado Gaspare Pisciotta ya fue interrogado en Palermo por el delegado de aquel Juzgado.
İlk olarak Montelepre'de jandarma tarafından sorgulanmış daha sonra Palermo'da mahkemeye çıkmadan önce de itirafınızı teyit etmişsiniz, öyle mi?
Usted ha sido interrogado por la policía de Montelepre, y en Palermo ha confirmado su confesión, ¿ cierto?
Palermo'nun orta yerinde insanları kaçırırken çok cesurdun.
Usted. Ha sido valiente para secuestrar gente en el centro de Palermo.
Hayır. 2 ay kadar sonra Giuliano bir anı defteri gönderdi, ben de Palermo'daki yetkililere teslim ettim.
No. Pasados unos 2 meses, Giuliano me envió una declaración, que yo remití al juez de Palermo.
Geçen sene diş iltihabı tedavisi için Palermo'daydım ve orada pilicin biriyle oldum.
El año pasado fui a Palermo a tratarme una infección en una muela y me lo hice con esa pollita.
Paolo, hemen bu akşam Palermo'ya inip saraya yerleşeceksin.
Paolo, deben mudarse al palacio de Palermo.
- Yemekten sonra hemen Palermo'ya gideceğim.
- Iré a Palermo después de comer.
Palermo'ya eğlenmek için gelen bir tanıdığım gibi değildim.
¡ No como cierto pariente mío que fue a divertirse a Palermo!
Ben Yüzbaşı Falconeri'yim. Palermo'da sizinle birlikte savaştım.
¡ Soy el capitán Falconeri, peleé en Palermo junto a ustedes!
Herkes şöyle diyor : " Ekselans, bu yıl Palermo'yu terk edemez.
Todos dicen : "Su excelencia no es capaz de dejar Palermo".
Aslında Garibaldi'nin Palermo'ya girişinden birkaç gün sonra,..... Tancredi villanın fresklerini görmek isteyen..... kuzeyli, sempatik bir general getirdi.
De hecho, pocos días antes de la llegada de Garibaldi a Palermo... Tancredi trajo a casa a un agradable general toscano. Que quería ver los frescos de la Villa...
Palermo savaşı gazisinin elini sıkmakla onur duyarım. Ne gazisi canım!
¡ Estoy muy orgulloso de dar la mano a alguien que fue herido en Palermo!
- Onunla Palermo'da tanışmıştınız.
- Ustedes lo conocieron en Palermo.
Palermo'dan geldiğinize göre görmüş olmalısınız.
Usted lo debe de haber visto.
Sizin Garibaldi'nin Palermo'ya girişinden birkaç gün önceydi. Beni gemileri..... havuza alınmış birkaç İngiliz deniz subayıyla tanıştırdılar. Deniz kıyısındaki evimden söz etmişler kendilerine.
Unos días antes de que Garibaldi viniera a Palermo, algunos oficiales ingleses me pidieron que los subiera a la terraza de mi casa desde donde se pueden ver las montañas que rodean la ciudad.
Palermo'da birlikte üniversitedeydik.
Estudiamos juntos en la universidad de Palermo.
Ve Palermo'da, 37500 litre en iyisinden İtalyan zeytinyağı.
Y en Palermo, 38.000 litros del mejor aceite de oliva italiano.
Ben buraya çıkıp Palermo'yu alacağım.
Yo ataco las playas aquí y tomo Palermo.
Ve o da buraya Palermo'ya saldıracak.
Y él ataca Palermo acá.
Önce, Palermo'ya gideceğim.
Me iré a Palermo.
Eğer istersen Palermo'ya gidebilirsin.
Así podrías ir a Palermo.
Palermo'dan söz eden oldu mu?
¿ Quién dijo algo de Palermo?
Güzel, bizimle gelirseniz Palermo'ya götürebiliriz.
Los llevaremos a Palermo.
Efendim, Patton Palermo'yu almış!
¡ General! ¡ Patton tomó Palermo!
Palermo, tarihin en çok fethedilen şehri.
Palermo es la ciudad más conquistada de la historia.
General Alexander'dan geliyor Palermo'yu almamanız gerektiğini hatırlatıyor.
Es del general Alexander recordándole que no tome Palermo.
Palermo'yu alışımızı nasıl karşıladılar?
¿ Qué opinan ahí de que hayamos tomado Palermo?
Burada bataklığın ortasında, Almanlar ve Malarya ile savaşıyorum bu arada Patton, hiç direniş görmeden Palermo'yu alıyor.
Sigo en los pantanos, contra el paludismo y los alemanes mientras él toma Palermo y se cubre de gloria.
Amerikalılar, Palermo'yu almış.
¡ Los norteamericanos tomaron Palermo!